SON NOKTA
Hakemlik müesesesi dünyada olduğu gibi KKTC’de de en çok eleştirilen kesimdir.
Tabi, bizdeki farklılık, sanki de KKTC ekonomisi, siyaseti, kamusu, sporu, federasyonları, kulüp yapıları, antrenörleri, futbolcuları ve sahaları mükkemelmiş de en kötüsü hakemler gibi hava yaratılıyor. Halbuki, kötünün iyisi hakemler olduğu hep unutuluyor.
Sezonun ikinci yarısının kıran kırana geçeceği apaçık ortada. Sahada her mağlup olanın eleştiri noktası hakemler olacak. “Eşşek sopasıyla” hakemleri dövmeye çalışan bir çok ucuz kahramanla karşı karşıya kalacağız. Ne üzücüdür ki, Türkiye televizyonlarından esinlenip bizler de maç izlerken tüm konsantremizi hakemlere veriyoruz. Dikkat edilirse futbol maçının güzelliğinden çok hakem kararlarını tartışıyoruz. Bu yüzdendir ki, futbolun standartı her geçen gün aşağıya çekiliyor.
Bence insan birazcık aynaya bakıp utanmalı. Ben nerede hata yaptım diyebilmeli. Ama KKTC’de böyle düşünce ne ala! Herkes birbirinden üstün ve ultra uzman. Sanki de futbol ailesinin dört bir tarafı mükemmel ve içlerinde en kötüsü hakemler. Halbuki, futbol ailesinin iç yapısına baktığımızda en son konuşulması gereken hakemler olmalı. Dünyadan çok fazla örnek vermek istemiyorum çünkü adamlar adı üstünde dünyalı. Sistemleri oturmuş, futbolun daha çok kitlelere yayılmasını ve bu çerçevede futboldan daha çok kazanç elde edebilmek için uğraş veriyorlar. Bizler tam aksine (evrenin hangi tarafından geldiği belli değil), kitleleri futboldan uzaklaştırmak ve futbolu batırmak için uğraş veren toplumların başında geliyoruz.
KKTC’deki yapısal bozukluk, malumunuz futbola da yansımış. Boşu boşuna “Anasına bak, kızını al” dememişler. Bir kere Futbol Federasyonu, federasyon değil. Kulüpçülük siyasetin önüne diz çökmüş. Teknik adamlar ve futbolcular sözde bilmsel ancak iklimsel çalışıyor. Futbol yapımız bu bozuk sistemle birlikte tamamen çökmüş. Federasyonun aldığı günlük kararlar, şubat tatilinde mahalle aralarında oynayan küçük çocukların aldığı kararlardan daha etkisiz. Üstelik şaibeli ve anlamsız.
Futbol ailesinin içerisinde tüm bu olumsuzluklar yaşanırken hakemlerin mükemmel olmasını beklemek bence “aptallık” olur. Evet kötü maç yöneten, takımların kaderleriyle oynayan hakemlerimiz mevcut. Ne de olsa onlar da bu bozuk sistemin bir parçasıdır. Ancak dünyanın her ülkesinde özellikle de sistemi oturmuş üst düzey liglerde bile hata yapan hakemler var. Bu yüzden insanoğlu gelişen ve hızlanan futbola teknolojiyi getirirken, hakemlerin az tartışılmasını istiyor.
Kulüplere tavsiyemdir! Sezonun ikinci yarısında hakemlerden uzak durup, futbola konsantre olan takımlar, hanelerine ekstra puan koyacak. Ha, kendi hatalarını örtmek isteyip hakemlerle uğraşanlar, havluyu erken atacak. Böylesi ortamlarda da kazananın kim olacağını söylemeye gerek yok herhalde.
Şunu lütfen unutmayalım! Hakemler için eleştiri yapılırken, ilk önce aynaya, daha sonra bir daha aynaya bakıp biz kimiz ve kimi eleştiriyoruz diyebilmeli. Ucuz kahramanlık yapmakla, hakemleri toplumun önünde aşağılamakla, futbolu ileriye götürmemiz mümkün değil. Bir de özellikle spor medyasına sesleniyorum. “Yüzümüze baka bak şike yapanları eleştiremeyenler, lütfen hakemleri hiç eleştirmesin” çünkü ayıp ederler.