Kayıplar Komitesi’nin bir süre önce Hamit Mandrez’de yürüttüğü ve 16 “kayıp” şahıstan geride kalanların bulunduğu kazıda DNA kimlik tespitleri yavaş yavaş sonuç vermeye başladı.
16 “kayıp”tan beşinin 1963-64 “kaybı” oldukları tespit edildi. Bu beş “kayıp”tan birisi Yunanlı, diğer dördü ise 63-64’te “kayıp” edilmiş Kıbrıslırumlar’dan oluşuyor.
Aralarında öykülerine bu sayfalarda yer vermiş olduğumuz 63-64 “kaybı” bazı Kıbrıslırumlar da bulunuyor.
Bunlardan 18 Nisan 1964’te Lefkoşa’dan Leymosun’a giderken “kayıp” edilen Antonakis Karolos Griny’den geride kalanlar da Hamit Mandrez’de gömülü bulunan 16 “kayıp” arasında bulundu.
Antonakis Karolos Griny, bir Alman yurttaşı idi. Babasının adı Welly Otto Griny, annesinin adı Anna... 18 Nisan 1964’te “kayıp” olmuştu... Bu Kıbrıslı Alman “kayıp” şahsın, Köfünye’de öldürülmüş olabileceği yönünde çeşitli bilgiler vardı... “Kayıp” edildiğinde henüz 18 yaşında bir gençti...
Antonakis Karolos Griny, Leymosun’da yaşıyormuş ve Valter Griny adlı bir de erkek kardeşi varmış. Griny, su tesisatçısı imiş, bir de ortağı varmış. Ortağının adı Andreas Antoniu Lefku.
18 Nisan 1964’te ortağının gri renkli Hillman marka arabasıyla yola çıkmışlar. Araç plakası A699 imiş. Her ikisinin ortak arkadaşı olan Pantelis Hristoforu da onlarla birlikte Lefkoşa’ya gitmiş.
18 Nisan 1964’te saat 15.30’da Leymosun’dan Hillman marka arabayla ayrılıp saat 17.00 sularında Lefkoşa’ya varmışlar. Pantelis Hristoforu Griny ve Lefku’dan ayrılmış ve ertesi sabah saat 09.00 sularında buluşarak Leymosun’a yine birlikte dönmeyi kararlaştırmışlar. Ancak arkadaşları ertesi sabah anlaştıkları yere gittiği halde Griny ile Lefku gelmemişler ve Hillman arabalarıyla birlikte “kayıp” edilmişler.
Griny’nin babası oğlu “kayıp” olunca Kıbrıs’taki Alman Elçiliği’ne de başvurmuş ancak herhangi bir sonuç alamamış.
Aradan zaman geçmiş ve Griny’nin bir arkadaşına bir Kıbrıslıtürk, bu iki gencin o günlerde Köfünye’de tutuklanarak öldürülmüş olduklarını, büyük olasılık Köfünye’de gömülü olabileceklerini söylemiş. O günlerde zaten Köfünye’de Kıbrıslıtürkler’le Lefkoşa-Leymosun yoluna ilişkin Kıbrıslırumlar’ın kavgaları varmış ve Köfünye civarında durum gerginmiş. Ancak bu iki gencin Lefkoşa’da yolları fazla bilmedikleri için yanlışlıkla Lefkoşa’nın Türk kesimine geçip tutuklanmış olabilecekleri ve “kayıp” edilmiş olabilecekleri de söyleniyor.
Antonakis Karolos Griny’den geride kalanlar 24 Mayıs 2014 Cumartesi günü Leymosun’da düzenlenen törenle ailesi tarafından toprağa verildi.
Antonakis Karolos Griny’yle birlikte “kayıp” edilen ortağı Andreas Antoniu Lefku’nun da Hamit Mandrez’de bulunanlar arasında olup olmadığını öğrenemedik.
Hamit Mandrez’deki gömü yerinden çıkarılan ve DNA kimlik tespiti yapılan bir diğer 63-64 “kaybı” Kıbrıslırum da yine bu sayfalarda öyküsüne geniş yer verdiğimiz Dalili Mihalakis Solomontos idi. Evli ve üç çocuk babası olan Mihalakis Solomontos, henüz 32 yaşındaydı. Atiyenu’da (Kiracıköy) salam-sosis üreten bir fabrikanın yöneticiliğini yapmaktaydı. Lefkoşa’dan bir iş teklifi almıştı... 25 Haziran 1964’te CC694 plakalı beyaz Morris arabasıyla yola koyuldu. Karısının köyü olan Dali yakınlarındaki Ay Varvara’dan geçerek yanına altı yaşındaki oğlu Hristakis’i de almak istedi. Küçük Hristakis, köyde ninesi ve dedesiyle birlikte kalıyordu...
Ancak Mihalakis’in babası, “Bırak çocuk bizde kalsın, dönüşün alın onu...” demişti... Böylece Mihalakis Solomontos oğlucuğunu yanına almadan yola koyulmuştu...
Lefkoşa’dan gelen iş teklifi üzerine görüşme yapmak üzere Lefkoşa’ya gidiyordu. Gitmesi gereken yer Pallaryotissa bölgesindeydi... Ancak herhalde Mihalakis Solomontos yolları pek iyi bilmiyordu ve bu civardaki roundabout’tan hatalı bir dönüş yaparak Lefkoşa’nın Türk kesimine yanlışlıkla girdi. O günden sonra “kayıp” edildi.
“Mullis”lerden olan Solomontos’un büyük halası, Lurucina’da bir Kıbrıslıtürk’le evliydi… Mihalakis Solomontos, Kıbrıslıtürkler’e yardımseverliğiyle de tanınıyordu… Dali’ye komşu köy Limbya’dan bazı fanatik Kıbrıslırumlar, bir gün Dali’ye gelerek, Mihalakis Solomontos’un Dalili bir Kıbrıslıtürk arkadaşını alıp ona kötü şeyler yapmak istemişler ancak Solomontos arkadaşını alıp kendi evine götürmüş, “Kimse ona dokanmayacak” demişti… Arkadaşını korumaya almıştı, böylece bu Limbyalılar da çekip gitmişlerdi...
Solomontos “kayıp” edildiğinde oğlu Hristakis altı yaşındaydı, kızı Stavrulla 5 yaşındaydı, küçük oğlu Andros 3 yaşındaydı ve eşi Egli dördüncü çocuklarına hamileydi. Solomontos “kayıp” edildikten beş ay sonra küçük Yorgos dünyaya gelmişti…
Mihalakis Solomontos’un trajik öyküsünü oğlu Hristakis’in ağzından bu sayfalarda dört yıl önce yayımlamıştık, Şubat 2010’da…
64 “kaybı” Mihalakis Solomontos’tan geride kalanlar 21 Haziran 2014 Cumartesi günü düzenlenecek törenle ailesi tarafından defnedilecek. Biz de bu cenazeye giderek küçük tabutuna çiçekler koyacağız ve onu ebedi istirahatgahına uğurlarken, ailesinin yanında duracağız…