Dila ŞİMŞEK
İlaç ve Eczacılık Dairesi Müdürü Dr. Ayşe Gökyiğit, ülkedeki ilaç denetimini, yaşanan sorunları, yapılan yeni çalışmaları YENİDÜZEN’e anlattı.
Otomasyon sistemi, uzun süredir mücadele verdiğimiz ve istediğimiz bir şeydi” şeklinde konuşan Gökyiğit, bu sistem sayesinde artık ilaçların etkin bir denetimi olduğuna değindi. Gökyiğit, “Otomasyon dediğimiz çevrimiçi denetim sayesinde, kime ne ilaç yazıldığı, miktarı, depoda azalan veya son kullanma tarihi yaklaşan ilaçlar, depoda fazlasıyla bulunan ilaçlar bilgisayar üzerinden denetlenebiliyor. Bu sayede, hem doktorun kime, ne ilacı yazdığı anlaşılıyor, hem de ithal edilmesi gereken ilaçlar son dakikaya bırakılmamış oluyor. Aynı zamanda ise, depoda fazlasıyla olan ilaçlar ise, tekrardan ithal edilmiyor” şeklinde sistemi anlattı.
“Ülkemizde ilaç sektöründe çok iyi bir denetim olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuşan Gökyiğit, hem ithal edilen ilaçların, hem de otomasyon sistemi sayesinde ülke içinde yapılan alışverişin sıkı bir denetim altında olduğunu açıkladı.
“Dairemizin izni olmadan, ülkeye hiç kimse ilaç getiremiyor, burada da sadece kayıtlı eczacılar ilaç alıp satabiliyor” diyen Gökyiğit, gayri yasal ilaç ithali eden insanların da bulunduğunu belirtti. Gayri yasal ilaç ithal eden kişilerin ise, polis tarafından belirlendiği anda gerekli cezai yaptırımların yapıldığını da ekledi.”
”Otomasyon sistemi, uzun süredir mücadele verdiğimiz ve istediğimiz bir şeydi” diyen Gökyiğit, bu sistem sayesinde artık ilaçların etkin bir denetimi olduğuna değindi.
“Doktorların kime hangi ilacı verdiğini görebiliyoruz”
“Ülkeye ilacı sadece kayıtlı eczacılar veya ecza depoları sahipleri ithal edebilir. Gelen tüm ilaçları biz kontrol edip onaylarız” diyen Gökyiğit, ruhsatsız kişilerin ilaç temin edemeyeceğini kaydetti. Gökyiğit, ilaç sektörü için bir ihale sistemi olduğunu ve ilaç azalması durumunda ya Kıbrıs marketinden, ya da Türkiye’den ithal edildiğini de belirtti.
Türkiye marketinde bulunmayan ilaçların ise, TC Eczacılar Birliği üzerinden Kıbrıs’a sipariş edildiğini belirten Gökyiğit, otomasyon sistemi sayesinde, ülkede artık sıkı bir denetim olduğunu vurguladı, “Otomasyon sistemi sayesinde doktorların kime, hangi ilacı, ne kadar yazdığını görebiliyoruz, depolarda azalan veya son kullanma tarihi yaklaşan ürünleri fark edebiliyoruz” şeklinde konuştu.
2018’de, seçim sebebiyle ihalede ve bütçede sorun yaşandığını ifade eden Gökyiğit, 2019 bütçesinin şimdiden karara bağlandığını, Ocak ayı itibari ile yeni çalışmalar da yapılacağını bildirdi. “En büyük eksikliklerden birisi ise personel” diye konuşan Gökyiğit, istihdam yapılmasının öneminin altını çizdi. Gökyiğit, 2019 itibari ile ilaç dağıtımının da daha kolay olacağı, Güzelyurt ve Karpaz gibi bölgelerin, ilaç alabilmek için başka kente gitmek zorunda kalmayacağı müjdesini verdi.
“Otomasyon dediğimiz çevrimiçi denetim sayesinde, kime ne ilaç yazıldığı, miktarı, depoda azalan veya son kullanma tarihi yaklaşan ilaçlar, depoda fazlasıyla bulunan ilaçlar bilgisayar üzerinden denetlenebiliyor.”
2018’de yaşanan sorunlar
“Kamu sistemi ile ilgili eksikliklerimiz var. Bu aslında, 2018 yılında yaşanan bir sorun oldu. Seçimlerin olması, sonrasında ihalede yaşanan gecikmeler, bütçenin geç onaylanması ve yetersizliği…” diyerek anlatan Gökyiğit, Daire’nin Ocak’ta verdiği ihalenin, Haziran ayında onaylandığını açıkladı.
“Sonrasında ise ekonomik kriz patlak verdi ve ithalimizde düşüş yaşadık, çünkü dış ülkelerden ithalde, döviz üzerinden ödeme yapıyoruz. Fakat aradaki kur farkı sebebiyle zorluklar yaşadık” diyen Gökyiğit, birçok ilaç deposunun bu sebeple ihalelerini geri çektiğini veya ithal sayısını düşürdüğünü ifade etti.
Gökyiğit, bu dönemde normalin neredeyse yarısı kadar ithal yapıldığını aktardı. Bu ilaçların tıbbi olduğunu veya hayati önem taşıdığını belirten Gökyiğit, Türkiye’de de ayrı bir kriz yaşandığı için, onların da elindeki ilacın azaldığını ve yedeklediklerini vermek istemediğini, ithal etmekten ise kaçındığını anlattı. “Bazı ilaçlar her yerde satılmaz, kişiye özeldir fakat hayati önem taşır. Bu sebeple, reçete kontrolü yapılır, siparişe göre ithal edilir ve peşin ödeme gerekir” şeklinde konuşan Gökyiğit, maddi sıkıntılar sebebiyle peşin ödemede sorun yaşandığını, bu yüzden ise ithalde gecikmeler olduğunu söyledi.
Diğer bir sorunun ise personel sıkıntısı olduğuna değinen Gökyiğit, “Devlete ait kurumlarda ne yazık ki yeterli sayıda eczacı yok. Son yirmi senede toplam 14 eczacı emekli oldu, fakat onların yerine istihdam yapılmadı. Kalan iki üç kişi ile tüm bu işlerin eksiksiz yapılması çok zor” dedi. Gökyiğit, Eğitim Bakanlığı ile ortak bir proje geliştirerek, genç eczacıları devlet kurumlarında çalışmaya yönlendirmenin bu sorunu çözebileceğini ifade etti. “Son olarak ise Teşkilat Yasası’nın düzenlenmesi gerekiyor” diyen Gökyiğit, mevcut yasanın 1987’de tasarlanıp yürürlüğe girdiğini ve o dönemin şartlarına göre yapıldığını vurguladı. Bu sebeple, yasanın tekrar gözden geçirilerek günümüze uyarlanması ve AB standartlarına uygun olması gerektiğini kaydetti.
2019 itibariyle yürürlüğe girecek yeni çalışmalar
“Artık, otomasyon dediğimiz çevrimiçi denetimimiz var” diyen Gökyiğit, en önemli gelişmelerden birinin ise bu sistem olduğunu vurguladı. Diğer bir yeni çalışmanın ise, ilaç dağıtımı üzerine olduğunu söyleyen Gökyiğit, artık her kentin sağlık merkezinde gereken tüm ilaçların bulunabileceğini ve özellikle Güzelyurt, Karpaz gibi bölgelerdeki yurttaşların, ilaç almak için başka bir kente gitmesine gerek kalmayacağını belirtti. “Kozmetik ürünlerinde ise yeni düzenlediğimiz bir yasa var ve gelecek yıl itibari ile yürürlükte olacak” şeklinde konuşan Gökyiğit, kozmetik ürün yasasının, dikkatle ve AB standartlarına uygun bir şekilde yapıldığını açıkladı.