Başlangıçlar her zaman zordur. Yenicami için Lefke deplasmanı ile başlamak daha da zordu. Öyle de başladı zaten.
İlk yarının ortalarında Yenicami’nin hem seyircileri hem de sahadaki oyuncuları maçın sonunda böyle bir galibiyetle sahadan ayrılacaklarını tasavvur bile etmemişlerdir herhalde. Genel bir çeçeveden baktığımız zaman Lefke’nin artık Süper Lig’in müdavimlerinden olduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz.
Çok geniş olmasa da oturmuş kadrosu ve Süper Lig tecrübesi olan futbolcularıyla özellikle yerlerinde rakipleri için çok zor bir takım oldukları belli, ancak kendi kendilerinin rakibi olmaları, ki dün öyle oldu, rakiplerinin işini umulmadık ölçüde kolaylaştırır.
Yenicami yine iddialı bir takım kurmuş. Maç öncesi kâğıt üzerinde baktığınız zaman Lefke’den daha üstün olduklarını söylemek mümkün, ancak maç başladıktan sonra Lefke karşısında üretkenlikten çok uzaktaydılar.
İlk yarının son dakikalarında korner atışınan gelen topla kazandıkları golden başka bir pozisyonları yoktu. Zaten gollerin ikisini kornerden birini de penaltıdan kazandılar. İyi bir organizasyonla attıkları tek gol Tansel’in ayağından gelen Yenicami ikinci golüydü.
Lefke yan toplardaki zaafiyetini önemsemeli.
Yenen gollerin iki tanesi korner atışından geldi. En az bunun kadar önemli diğer nokta da Lefke futbolcularının gerginlikten uzak olması lazım. Bunun onların oyun kalitesini düşürdüğünü ve onları olumsuz yönde etkilediğini net bir şekilde gördük.
Sahadaki oyuncuların asabiyeti türbünlere yansıyor, türbündeki seyircinin asabiyeti sahadaki oyuncuya yansıyor. Bu kısır döngü Lefke’yi bitirir.
Dünkü maçla ilgili gerekli derslerin çıkarılması lazım. İlk golü yedikten sonra bir takımın bu kadar panik yapmaması lazım.
Frikik ustası Kasım’ın kullandığı frikiklerde Kasım’ın konsantrasyonunun sıfır olduğunu ve panik havası içerisinde olduğunu gözlemledim. Bunu da geçtim, ama takımın ağabeylerinden Arif Solkanat’ın yaptığı hareket akıllara ziyan. Arif son derece ağırbaşlı, soğukkanlı ve toparlayıcı bir kişiliğe sahip birisi. Maçın bitmesine daha uzun bir süre kala ikinci sarı kartı göstermesi için adeta hakeme ısrar etmesi anlaşılacak bir durum değil. Böyle bir hareketi yapabilmesi için Arif’in ya aşırı yorgunluktan kontrolünü kaybetmiş olması lazım yada türbünlerdeki gerginlikten onun da nasibini almış olması lazım. Bunun başka bir açıklaması yok herhalde.
Sonuçta Lefke’nin maçın ikinci yarısında oyuna odaklanamaması ve sayısal üstünlüğü de Yenicami’ye vermesi, Yenicami’nin oyun üstünlüğünü eline geçirmesine ve istediğini ummadığı kadar kolay almasına sebep oldu.