Kapalı mekanlara girişlerde kullanılacak AdaPass için pilot uygulama dün Lefkoşa’da başladı. Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Deren Oygar, sistemin bulaş riskini artırmadan vatandaşın hareket alanını genişletmek için önemli bir adım olduğunu dile getirdi.
Pilot uygulamanın ilk gününde YENİDÜZEN’e konuşan bazı vatandaşlar sistemi başarılı bulurken, bazıları ise bunun vakaları düşürmek için yeterli olmayacağını savundu.
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Deren Oygar: “Hedefimiz aşılı kişilere avantaj sağlayacak bu uygulamayla aşıyı teşvik etmek…”
Derya ULUBATLI
Kapalı mekanlara girişlerde kullanılacak AdaPass için pilot uygulama dün Lefkoşa’da başladı. Resmi Gazete’de yer alan Bulaşıcı Üst Kurul kararlarına göre uygulanacak olan AdaPass, kişilerin aşı ve test bilgilerini içeren ve çevrimiçi kayıt yoluyla edinilecek bir uygulama olarak kullanıma girdi.
Bundan sonra kapalı mekanlara girişte AdaPass talep edilecek.
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Deren Oygar, sistemin bulaş riskini artırmadan vatandaşın hareket alanını genişletmek için önemli bir adım olduğunu vurguladı. Bunun hem aşıyı teşvik etmek, hem de aşı oranını denetim altında tutabilmek için kurgulanan bir sistem olduğunu ifade eden Oygar, AdaPass’ın şimdilik sadece ada içerisinde aktif olduğunu ancak yakın zamanda yurtdışı kullanımı için de çalışmaların başlayacağını duyurdu.
Öte yandan Oygar, AdaPass uygulamasına rağmen kişilerin tedbiri elden bırakmaması gerektiğini söyledi, maske ve sosyal mesafe kurallarına uyulması zorunluluğuna dikkat çekti.
Karar üzerine gözler, uygulamanın ilk başladığı yer olan Lefkoşa’daki bölge halkına çevrildi. AdaPass’ı yorumlayan vatandaşlardan bazıları bunu doğru ve faydalı bir uygulama olarak değerlendirirken, bazıları ise yetersiz bir önlem olduğunu ve vaka sayısını azaltmada etkili olmayacağını savundu.
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Deren Oygar:
“Hedeflerden biri aşıyı teşvik etmek”
AdaPass benzeri uygulamaların başka ülkelerde de yapıldığını ve çok faydalı sonuçlar doğurduğunu ifade eden Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Deren Oygar, kendilerinin de bakanlık olarak bu sistemi oluşturarak halka kolaylık sağlamaya çalıştıklarını kaydetti. Bu sistemi uygulamaya koyarken çeşitli amaçlarının olduğunu ifade ede Oygar şöyle devam etti: “Bir süredir nasıl bir sistem oluşturalım da bu virüs ülkemizde halen etkin durumdayken bulaş riskini artırmadan vatandaşın hareket alanını genişletelim diye düşünüyoruz. Bu sistemi böyle kurguladık. Hem kişilerin aşılı ya da aşısız olduğunu görüp devlet denetimini otomatik hale getirmek, hem testleri görmek, hem de insanların ada içerisindeki dolaşımı kolaylaştırmak istedik. Şimdilik sadece ada içerisinde aktif olacak ama yakın zamanda bunun ada dışı seyahatlerde de kullanılması için çabalayacağız”.
Denetimin yanı sıra uygulamanın aşı teşviki de yaratacağını dile getiren Oygar, artık aşılı kişilerin dolaşımının daha kolay olacağını ve aşısızların son 72 saat içinde ücretli yapılmış PCR göstermeleri gerekeceğini söyledi. Bunun aşısız kişilerde hem maddi kayba hem de zaman kaybına yol açacağını aktaran Oygar, “bu şekilde aşılanma oranını artırmayı da hedefliyoruz” şeklinde konuştu.
AdaPass uygulamasında e-devlet sistemine kayıtlı PCR ve Antijen testlerinin de görülebileceğini anlatan Oygar, bu konuyla ilgili özel laboratuarlarla da görüşmeler yaptıklarını ve artık tüm testlerin e-devlet sistemine kaydedileceğini açıkladı.
Pilot uygulamaya başlanacağını yaklaşık 10 gündür duyurduklarını söyleyen Oygar, haberin hem Resmi Gazete’de, hem de internet ortamında yayıldığını, olabildiğince fazla insana ulaşmaya çalıştıklarını belirtti.
“Bakanlık ekipleri uygulamayı kullanamayan kişilere yardım etmek için hazır”
Oygar, uygulamayı indiremeyecek durumda olan insanların bir süre için aşı kartı ve QR kodlu PCR testleriyle mekanlara girebileceğini de ifade etti. Özellikle yaşlı kişilere bu ayrıcalığın tanınacağını dile getiren Oygar, Sağlık Bakanlığı bünyesinde oluşturulan ekibin de sorun yaşayan kişilere destek vermek için hazır olduğunu, ilgili kişilerin 1111’i arayarak yardım alabileceğini duyurdu.
AdaPass’ın aşılı kişilere ayrıcalık sağladığını yineleyen Oygar, yine de aşının tehlikeyi tamamen bitirmediğini, aşılıların hem kendilerini hem de etrafındakileri korumak için önlemlere devam etmesi gerektiğini vurguladı. Oygar şunları söyledi: “Bu salgın ülkemizde halen sürüyor. Bu yüzden insanlar uygulamayı kullanarak mekanlara girse bile yine de kendilerini korumaya devam etmelidir. Maskelerini takmalı ve sosyal mesafeyi korumalıdırlar. Unutulmamalıdır ki aşılı insanlar da halen hastalığı kapabilecek, daha da önemlisi bulaştırabilecek konumdadır. Aynı durum testleri negatif çıkan kişiler için de geçerlidir. Bu gün testlerin hassasiyeti yüzde 60 civarındadır. Negatif sonucunu alıp maskeyi çıkaran insanların hastalığı kapma ve bulaştırma riskleri devam etmektedir”.
“Denetleme şart”
Son olarak Oygar, AdaPass sisteminin titiz bir şekilde uygulanması halinde bulaşma ve vaka oranlarını azaltacağına inandığını belirtti. Sağlık Bakanlığı’nın uygulama konusundaki denetlemeleri olabildiğince sık yapmaya çalışacağını ifade eden Oygar, belediyeler ve ilçe emniyet kurumlarının da denetleme hakkına sahip olduğunu ve bu birimlerin de Sağlık Bakanlığı’na yardımcı olması gerektiğini söyledi.
Vatandaşlar ne dedi?
Fırat Kaya:
“Uygulamanın bugün başlayacağını bilmiyordum”
Tek doz aşılı olduğunu söyleyen Fırat Kaya çoğu insanın henüz bu uygulamanın başladığından haberi olmadığını, bu yüzden bazı mekan girişlerinde kuralın esnetildiğini ifade etti. Henüz uygulamayı indirmediğini söyleyen Kaya şöyle devam etti: “Uygulamanın başlayacağını biliyordum ancak bugün olacağından haberdar değildim. Ben henüz tek doz aşılı olduğum için uygulamayı indirmedim. Az önce markete güncel bir PCR göstererek girdim”.
Girişlerde PCR testi göstermenin AdaPass uygulamasına göre daha sağlıklı olduğuna inandığını belirten Kaya, aşılı kişilerin de virüsü bulaştırma riskinin devam ettiğini ancak PCR ya da Antijen’in daha garanti bir çözüm olacağını savundu. Kaya, “AdaPass yerine PCR testleri baz alınırsa vatandaş kapalı mekanlarda gezerken daha güvende hissedecektir” dedi.
Yezdan Kurtel:
“Vakaların düşeceğini düşünmüyorum”
Üç doz aşılı olduğunu belirten Yeliz Kurtel, uygulamanın bugün başlayacağını bilmediğini ancak buna rağmen AdaPass kartını yanında taşıdığını ifade etti. Bu uygulamanın vakaların düşüşünde etkili olacağına dair şüpheleri olduğunu dile getiren Kurtel şöyle devam etti: “AdaPass kartımı bizzat Sağlık Bakanlığı’na giderek çıkardım, uygulama üzerinden yapamadım. PCR testlerimi de zaten düzenli olarak yaptırıyorum ancak aşılı kişiler de bulaştırabiliyor o yüzden bu uygulama vakaları düşürür mü bilemiyorum”.
Hüseyin Çelik:
“Aşıyı teşvik için güzel bir uygulama”
Doktor olduğunu söyleyen Hüseyin Çelik konuyu takip ettiğini ve uygulamanın bugün itibariyle başladığından haberdar olduğunu anlattı. Aşılarını tamamladığını dile getiren Çelik uygulamayla ilgili bir sıkıntı yaşamadığını, oldukça rahat bir şekilde internet ortamından kartını indirerek kullanmaya başladığını aktardı.
Uygulamanın COVID-19 vakaları üzerindeki etkileriyle ilgili de konuşan Çelik şunları aktardı: “Elbette bu uygulama aşılanmayan kişiler için zorlayıcı bir etkiye sahip olacaktır. Ne yazık ki gözlemlediğim kadarıyla genç nüfusun bir kısmı aşılanmaktan kaçıyor. Ben bir doktor olarak toplumun en az yüzde 70’inin aşılanması gerektiğini düşünüyorum. Diğer türlü bu virüsten kurtulmamız mümkün olmayacak. Bu anlamda girişlerde AdaPass kartının sorulması aşılanmak istemeyen kişiler için bir nebze caydırıcı olabilir. Aşısız bir kişi kapalı alana girmek istediğinde ya kartını gösterecek ya da ücretli PCR testlerinden yaptırması gerekecek. Testler de artık masraf olarak görüldüğü için AdaPass uygulamasını bir nevi aşı teşviki olarak değerlendiriyorum”.
Ceşen Luricinalı:
“Uygulamam yok, aşı kartıyla girdim”
Tüm aşılarını tamamladığını ifade eden Ceşen Luricinalı, AdaPass uygulamasını doğru bulduğunu belirtti. Henüz uygulamayı indiremediğini ancak sabah markete aşı kartıyla girdiğini anlatan Luricinalı şöyle devam etti: “Ben online uygulamaları kullanamadığım için kızımın uygulamayı telefonuma indirmesini bekliyorum. Uygulamayı kullanma esnasında bir sorun yaşayacağımı düşünmüyorum. Şimdilik aşı kartımızla girişimize izin verildi”.
Aşılı kişilerden PCR ya da Antijen istenmesinin yanlış olacağını dile getiren Luricinalı, bu uygulamanın aşısız ya da kurallara uymayan kişilere yapılması gerektiğini söyledi. Aşılı kişilerin tedbirli ve bilinçli kişiler olduklarına inandığını söyleyen Luricinalı, “aşılı kişilerin bulaştırma riskini daha düşük buluyorum” dedi.
Salih Kocadal:
“Henüz hiçbir yerde kart sorulmadı”
AdaPass uygulamasını son derece doğru bulduğunu ifade eden Kocadal, bu uygulamanın vaka artışlarını da engelleyeceğini savundu. Bugün içerisinde girdiği kapalı alanlarda kendisine kart sorulmadığını anlatan Kocadal şöyle devam etti: “Henüz hiçbir yerde bana kart sorulmadı. Ben de online uygulamaya girip kodu indiremedim ancak aşı kartımı yanımda gezdiriyorum. Bu bir başlangıçtır, uygulamanın işe yarayıp yaramayacağını ilerleyen günlerde göreceğiz”
Özsan Güzeloğlu:
“Uygulama küçük işletmeleri zorlayabilir”
Metropol bölgesinde işletme sahibi olan Özsan Güzeloğlu AdaPass’ın büyük işletmeler için çok büyük sıkıntılar yaratmayacağını ancak küçük işletmelerin uygulamayla ilgili zorluklar yaşayabileceğini dile getirdi. Güzeloğlu şunları söyledi: “Büyük işletmelerin yeterince elemanı olduğu için kapıya birini koyarak kontrolleri sıkı tutabilirler ancak küçük işletmeler için bu durum biraz daha sıkıntılı olabilir. Ayrıca bu kart sadece aşı olanlar için geçerli, ancak aşı olmayan veya olmak istemeyen kişiler de var. Bunların da bir şekilde kontrol edilmesi gerekecek. Her gelen müşteriyi denetlemek biraz zor olacaktır ancak bu da devlet tarafından alınan bir önlemdir ve önlemin yanlışı olmaz diye düşünüyorum. Sonuç olarak bu vaka sayılarını azaltmak için atılan bir adımdır”.
“Bilgilendirme ve denetlemeler yetersiz”
Öte yandan Güzeloğlu hükümetten yapılan açıklamaların da yeterince detaylı olmadığından yakındı. Bölge esnafı olarak AdaPass ile ilgili yeterli bilgiye sahip olmadıklarını savunan Güzeloğlu, “ben aşılı olduğum için uygulamayı kullanarak kartı indirdim ancak gelen müşteriden bunu nasıl talep edeceğimi, neye bakacağımızı çok bilmiyoruz” dedi.
Salgının başladığı dönemde yeterli devlet denetlemesi yapılmadığını iddia eden Güzeloğlu, hükümetin bu uygulamayı mutlaka denetlemesi gerektiğini ifade etti. Güzeloğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Hükümetimiz bir kuralı koyuyor ancak bunlar sadece sözde kurallar ya da önlemler oluyor. Kendi adıma konuşacak olursam bu zamana kadar hiçbir sektörde COVID-19 denetlemesinin düzgün yapıldığını görmedim. Denetleme olmayınca da yürürlüğe giren uygulama düzgün çalışmıyor. Herhalde AdaPass uygulamasında da benzer şeyler yaşanacaktır”.
Latife Çobanoğlu:
“Sadece aşı ile virüs önlenemez”
AdaPass uygulamasının vakaları azaltacağına inanmadığını söyleyen Latife Çobanoğlu, bunun hükümet tarafından alınmış bir önlem olduğunu ancak sadece aşı yapmakla bu virüsün önleneceğini düşünmediğini ifade etti. Aşılı kişilerin de COVID-19 pozitif olabileceğini ve hastalığı bulaştırma ihtimali olduğunu anlatan Çobanoğlu şöyle devam etti: “Kartımızı internetten sorunsuz bir şekilde indirdik ve bugünden itibaren girdiğimiz yerlerde de AdaPass kartlarımızı gösterdik ancak bu sadece aşısız kişilerin aşı olması için bir teşvik olabilir. Vakaların azalması için bir önlem olacağına inanmıyorum”.
Selin Akmal:
“Müşterilerimizi yönlendirmeye çalışıyoruz”
Metropol Market sorumlusu Selin Akmal, 27 Ağustos tarihinden itibaren bakanlığın ve yasaların öngördüğü kuralı marketlerinde uygulamaya başladıklarını ve bu konuda oldukça titiz davrandıklarını vurguladı. Akmal, AdaPass uygulamasının oldukça önemli olduğunu ve halkı aşıya teşvik etmek için çok güzel bir adım olduğunu da söyledi.
Halkın en kısa zamanda uygulamaya adapte olmasını umduğunu belirten Akmal şunları aktardı: “Bugün ilk gün olduğu için insanlarımız adapte olmakta zorlanıyor olabilir. Şimdilik kartını göstermek istemeyen biriyle karşılaşmadık ancak özellikle yaşı ileri olan veya akıllı telefon kullanmayan bazı vatandaşlarımız online kodu göstermekte biraz zorluk yaşadı. Müşterimiz bu konularda biraz mağdur oldu ancak elimizden geldiğince onları yönlendirerek ve bilgilendirerek yardımcı olmaya çalıştık”.