Ben her zaman hayrandım sana.
Geçen gece yeniden hayran oldum, daha da fazla…
Güzel yüreğine…
Cesaretine…
Sessiz de olsan gözlerinde parıldayan ışıkla verdiğin mesaja hayranım ben…
Kim ne derse desin…
Kim incitirse incitsin.
Kim kırarsa kırsın.
Yüreğinin derinliklerindeki o muazzam hoşgörünle “büyüklük bende kalsın” der gibi davranışına hayranım ben…
**
Çok acılar çektin, biliyorum.
Hayatta kalacak bir lokma ekmeği zor bulduğun günler oldu senin…
En zor dönemde bile ‘ben’ demedin, etrafına baktın hep…
“Okusun” dedin çoluk çocuk…
“Okusunlar da kurtulsunlar…”
Yemedin yedirdin.
İçmedin içirdin.
Giymedin giydirdin.
Bağrına taş basıp da gururunu yere vurmayışına hayranım ben senin…
**
‘Tarih’ diye yalanı, yanlışı ezberlettiler sana…
‘Düşman’ diye birilerini bellettiler, eline silah verdiler gün geldi…
Kardeşini, eşini, oğlunu, dedeni, amcanı, gelinini, arkadaşını kaybettin.
Travmaların her çeşidini yaşattılar sana…
“Kalk” dediler, “Gidilecek buradan.”
Kalktın, göçtün.
Geldin, gördün.
Bıraktın, bulamadın.
Bırakmayanlar buldu.
Kahır çektin bir daha…
Emeğinle kurduğun yaşamın altüst oldu kaç defa…
Yılmayışına, yaşama sevgiyle bakışına hayranım senin…
**
Hayatını sıfırlamak istediler.
Belleğini kaybettirmek…
İsimleri değiştirdiler, alışkanlıklarının yerine yenisini dayattılar, ağzının tadını kaçırmak istediler.
Parayla, mahalle baskısıyla maneviyatını etkilemek istediler.
Köklerin argasti gibi sağlam çıktı, kaybetmedin benliğini…
Konjonktürel, stratejik, politik hesap kitabın kurbanı oldun her daim…
‘Batmayan uçak gemisi’nin tayfasıydın sen.
Yahut ‘uç beylik’te nöbetçi asker…
“Senin kaderine biz karar veririz” dediler, bırakmadılar sana kararı…
Buna rağmen uyumadığına, uyanışına hayranım ben…
**
Her daim hayrandım sana…
1 Mayıs akşamı bir kez daha hayran bıraktın kendini…
Gördü dünya-alem, iki ‘Taksim’ arasındaki farkı…
Birinde kavga, tekme, cop, kan, tutuklama…
Diğerinde sevgi, müzik, halay, dostluk, birliktelik…
Hem ilkinde hepsi aynı kimlik kartını taşıyordu kapışanların…
Diğerinde farklı kimlikler, farklı kökler, farklı din, farklı dil…
İstanbul’un ‘Taksim’inde insanlık kaybetti.
Kıbrıs’ın ‘Taksim’inde kazandı insanlık…
Emeğin barışıydı o gece yaşanan…
Ve barışa emekle varılacak, ama mutlaka…
Hep hayrandım ben sana…
Şimdi çok daha hayran…