Tıp literatürünü ve özelikle -mutasyonlu hali dahil- yeni tip Corona virüsünün her türlü özelliğini bilen Başbakanımız kesin konuştu: “1 Nisan sonrası çifte aşı yaptıranlar ülkeye karantinasız girecek.”
Harika haber!
Açılıyoruz…
Duyduk duymadık demeyin.
Nisan ayı sonrasında ekonomiyi uçuracak karar işte böyle alınır.
Sonuna kadar açılacağız.
Yaşasın!
Mayıs, en geç Haziran, bilemediniz Temmuz’a kesin patlar artık.
Yok yok, endişe etmeyin, Corona değil, turizm patlar, ekonomi patlar.
Mutlaka…
Muhakkak…
Kesin…
***
Başbakanımızın bu müthiş açıklaması üzerine derhal bir listeleme çalışması yapılmalı…
Hangi sektör ne zaman, nasıl açılacak diye…
Birinci birinci kumarhaneler açılmalı.
Hem de hemen, derhal!
Yarından tezi yok…
Canımız çekti, kumar oynamalıyız hemen.
Peşi sıra eğlence mekanları açılmalı…
Eskilerin ‘disko’, şimdilerde ‘club’ denilen mekanlar…
Eğlenmek lazım, bol bol…
Publar, barlar, meyhaneler…
Okullar ve bütün iş yerleri…
1 Nisan’a kadar kendi kendimize açılalım ki gelenlerle beraber daha kolay açılabilelim. Bir nevi antrenman yapalım yani şimdiden…
***
Tabii ki sürekli kapanma olmaz, olamaz.
Tabii ki her yer açılmalı.
Ama günü geldiğinde…
Bir plan dahilinde…
“Açılalım” demek kolay. Lakin bu filmin sonu hep “kapanalım”la bitiyor.
Her ne kadar Başbakan’ın kapanma kararı alırken ‘içi cız’ ediyorsa da…
Bizim de ölen insanlarımıza ‘cız’ ediyor içimiz!
Hastalanıp zor günler geçirenlere…
Sağlık emekçilerine…
Ve gelirsiz, desteksiz, işsiz, ekmeksiz kalanlara…
Başbakan’ın ‘baktığı’ kesim bambaşka…
O yüzden sürekli bir ‘açılıp saçılma’ eğiliminde…
Dünyaya bakmıyor ama… Mutasyonlu virüsün yayılma hızını hesaba katmıyor ama… Birçok ülkenin tedbirleri uzattıkça uzattığını kale almıyor ama…
Sürekli elini vatandaşı cebine atıyor ama devletin cebine el atmayı ve cebinde kuruş kalmayanları virüsten ve açlıktan korumayı akıl edemiyor bizi idare etmek için atananlar…
“Hemen açılacağız” diyorlar.
Açılalım açılalım…
Açılmak iyidir.
Filmin sonu da iyi olur umarım.