HER ASKERLİK YAPANA KKTC YURTTAŞLIĞI MI?

Sami Özuslu

Bir yandan gariban halkın cebindeki son kuruşa da el uzatacak, iğneden ipliğe zamlar yapacaksınız, diğer taraftan da bol maaşlı danışmanlar istihdam edecek, tayin ve terfilerde hız kesmeyecek, ahbap-çavuşunuzun, partili ve destekçilerinizi ihya edeceksiniz.
‘Ucuzluk yaratacağım’ diye diye memleketi dünyanın alım gücü bakımından en berbat yerlerinden birine çevireceksiniz.
2020’li yıllarda ülkeyi elektriksiz, gazsız bırakacak, insanlarımıza ‘Taş Devri’ni yaşatacaksınız.
Sağlık emekçilerinin özverisi ve halkın gayretiyle iyi giden pandemi sürecini sürekli yanlış kararlar alarak, torpil uygulamalarınız ve belirli kesimleri tatmin etme gayretinizle yüzünüze gözünüze bulaştıracaksınız.
Sosyal Sigortaları 30 milyon TL borçlanma noktasına getirecek, ama aynı gün falan torpillinin bol maaşlı üst düzey sözleşmesini onaylayacaksınız.
Kamu yönetiminden karayollarına, denetimsizlikten yolsuzluk ve rüşvet iddialarına, daha o kadar çok ‘yazıklar olsun’ dedirtecek konu var ki…
Özetle insanımıza bu güzelim topraklarda ‘sürekli cehennem’ ortamı yaşatacaksınız.
Yazıklar olsun!..
**
Ama durun. Henüz asıl yazıklar olması gereken konuya gelmedik.
Asıl konumuz KKTC yurttaşlıkları…
Azınlık ve biat hükümeti yurttaşlık dağıtımı konusunda adeta gemi azıya almış durumda…
‘Çalışma izni’ ve ‘doğal yollarla’ İçişleri Bakanlığı’nın verdiği yurttaşlık sayısı her gün yüzer yüzer, iki yüzer iki yüzer artıyor.
Ama yetmedi!
Bir de ‘müstesnalar’ var. Son iki hükümetin bir tek kez bile kullanmadığı yetkiyi tepe tepe kullanıyor Saner ve arkadaşları… Her kabine toplantısında muhakkak yeni yurttaşlarımız oluyor.
‘İstisnai yurttaş’ sıfatıyla…
Bir kısmı ‘KKTC’de doğmuş’, ‘anne-babası KKTC yurttaşı’, ‘uzun süredir KKTC’de yaşıyor’ falan gibi akmazsa damlar gerekçelerle alınıyor yurttaşlığa…
‘İnsani nedenler’ adı altında bir kılıf bu aslında, ama bir yere kadar kabul edilebilinir.
Ama bazı örnekler var ki, evlere şenlik!
**
Mesela son Bakanlar Kurulu toplantısında verilen 50 civarı yurttaşlık arasında çok tuhaf gerekçeler yazılmış olanlar var.
Yeni yurttaşlık verilenlerden birinin Kıbrıs’la ilgili tek bağı, mecburi askerlik yapmış olması!..
1974-76 arasında Kıbrıs’ta asker olarak bulunmuş, ‘gazi’ sayılmış.
Ve UBP-DP-YDP koalisyonu bu kişiye KKTC yurttaşlığı vermeyi uygun görmüş.
Kıbrıs’ta 40 bin civarı Türk askeri varsa eğer, 1974’ten bu yana 2 milyona yakın asker görev yaptı demektir.
Kutlu Evren idaresindeki İçişleri Bakanlığı’nın kafasıyla gidersek, burada kim ‘vatani görev’ yapmışsa yarın kapıya dizilecek demektir!
Bir diğer örnek… Şahsın biri 2 yıl önce adaya gelmiş, peynir üretimi yapıyormuş. Aynı UBP-DP-YDP koalisyonu onu da ‘istisna’ sayıp yurttaş yazmış.
Peynirciler yurttaş olabiliyorsa eğer, inşaat ustaları olamaz mı? Alüminyumcular, boyacılar, kaportacılar ya da?
Sınırı yok ki bu mantığın…
Herkes, süresine bakılmaksızın, hiçbir kriter aranmaksızın KKTC yurttaşlığına alınabilir demektir bu!..
O zaman yasayı değiştirin hemen, ‘KKTC yurttaşlığı için Kıbrıs’ta askerlik ya da peynircilik yapmak yeterlidir’ diye yazın!
Ya da –lafı gevelemeden- ‘hiçbir şart aranmaz’ deyin de olsun bitsin.
Yazıklar olsun!..