Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) 6 genel başkan adayı, üye listelerinin kendilerine gerektiği şekilde verilmediğini iddia ederek, bu durumu ve parti organlarının toplanmamasını eleştirdi.
UBP’nin 31 Ekim’de yapılacak kurultayında başkanlık için yarışacak 6 aday bugün UBP Genel Merkezinde basın toplantısı yaparak, UBP yetkili organlarına bir an önce toplanarak kurultayla ilgili kararlar alma çağrısı yaptı.
Basın toplantısında sırasıyla, Zorlu Töre, Ersin Tatar, Ünal Üstel, Nazım Çavuşoğlu, Ersan Saner ve Oğuz Ceyda açıklamalarda bulundu.
Töre: Kurultay düzeni nasıl olacak?
Basın toplantısında İlk sözü alan UBP Genel Başkan adayı Milletvekili Zorlu Töre, UBP Kurultayına 15 gün kaldığını anımsatarak, çalışmaların ne durumda olduğunu bilmediklerini, birçok konuyu da gazetelerden öğrendiklerini söyledi.
Kurultay düzeninin nasıl olacağını genel başkan adaylarıyla ilçe başkan adaylarının biraraya gelerek belirlemesi gerektiğini ifade eden Töre, “UBP’de bugüne kadar yapılan bütün kurultaylarda böyle yapılırdı” dedi.
Töre, partinin yetkili organlarının toplanarak değerlendirme yapması gerekirken 3 aydır toplanılmadığını ileri sürerek, UBP’nin yönetim şeklinde ve anlayışında ciddi sıkıntılar olduğunu savundu.
Parti tabanına da ayrı bir vefa duygusu taşıdıklarını ve üye yapılmayanları da kurultayda seçilmeleri halinde üye yapacaklarının sözünü veren Töre, kurultay sürecinin her zaman zor olduğunu, bunun ancak uzlaşıyla aşılabileceğini, parti liderliğinde bu uzlaşı ve hoşgörünün olmaması nedeniyle de üzüntü duyduklarını söyledi.
Töre, Genel Başkan, Genel Yönetim Kurulu ve Parti Meclisi’ne, süratle toplanarak kurultay düzeninin nasıl olacağıyla ilgili kararlar alması için çağrıda bulundu.
Tatar: 1700 ek üye
UBP Genel Başkan adayı Milletvekili Ersin Tatar ise, bu hafta sonu ilçe kongrelerinin ilçe başkanlarının ve ilçe yönetim kurullarının, 15 gün sonra da parti başkanının seçileceğini söyleyerek, hala imzalı mühürlü üye listelerinin kendilerine ve ilçe başkan adaylarına verilmediğini ileri sürdü.
Tatar, 15 Ağustos’ta 7 bin 500 olan üye sayısının şu an 9 bin 224 olduğunu; kendilerinin talep ettiği kimseler üye yapılmazken 1700’e yakın kişinin üye yapıldığını ileri sürerek, kendilerine verilen listelerdeki üyelerin adres ve telefon numaralarının da bulunmadığını ve bunun üyelere ulaşamamaları için kasıtlı yapıldığına inandıklarını belirtti.
“Bir kurultay bu kadar mı önemlidir de etraf bu kadar karışıp geriliyor anlamak mümkün değil” diyen Tatar, merkez yönetim kurulu ve parti meclisini de bir kez daha göreve davet etti.
Tatar, “10 bine yakın kişinin” oy kullanacağı kurultayda nasıl bir düzen belirleneceğinin cevabını alamadıklarını kaydederek, “31 Ekim’deki kurultay için tüzükte ‘6 ay koşulu aranmaz’ dendi ancak 1 Kasım’da oy verilecekse tüzük ne der, itiraz edilirse ne olacak kimsenin açıklaması yok “ şeklinde konuştu.
Tatar, Genel Başkan Hüseyin Özgürgün’ü de sağduyuya çağırarak, bir an önce parti yetkili organlarını toplamasını istedi ve kurultay düzenini tartışarak UBP için en doğru olanı yapmak istediklerini kaydetti.
Üstel: Partiyi bölmek için bir yerlerden görevlendirilmiş gibi
UBP Genel Başkan adayı Milletvekili Ünal Üstel de, iki aydır sürekli UBP’yi ve kurultayı konuşmaktan dolayı üzüntü duyduğunu belirterek, “Memleketin ekonomisinde, hayvancısında tarımcısında sıkıntı varken biz sadece kurultayla ilgileniyoruz” dedi.
Kimsenin halkın bu kadar zamanını çalmaya hakkı olmadığını savunan Üstel “bizim genel başkanımız hem bizim hem halkın zamanını çalıyor. Reform hükümeti kurmasına rağmen kurultayla uğraşmaktan ülke için hiçbir şey yapamadığını söylüyor” ifadelerini kullandı.
Cumartesi gün seçim yapılacağını ancak hala ortada liste olmadığını savunan Üstel, kendilerine bile mühürlü liste verilemediğini söyledi. Üstel, CD’lerden çıkan listelerle yayınlanan üyeler arasında bile fark olduğunu ileri sürerek, Parti Başkanının bütünleştirici olması gerekirken Özgürgün’ün partiyi bölmek için bir yerlerden görevlendirilmiş gibi davrandığını ileri sürdü.
Üstel, cumartesi günü yapılacak seçimlerden galip çıkılmasının kimseye bir şey kazandırmayacağını dile getirerek, “küçük hesaplarla partimizi de küçültüyoruz halbuki partide bir dizi sıkıntı var, ülkede sorunlar var, Genel Başkanımız hala adaylarla uğraşır. İstifa edip partinin önünü açsın” dedi.
Üstel, Özgürgün’ün nasıl ilçe başkanlıklarını hileyle kazanırım çabası içerisinde olduğunu savunarak, hiç kimsenin kurultay günü nisabın nasıl sağlanacağı, oylamanın nasıl olacağı, uzaktan geleceklerin 2 gün ne yapacağını bilmediğini belirtti.
Üstel, partinin bölünmesine karşı olduklarını, seçimin galibi olacaklarına inandıklarını “eğer yanlışlıkla ve hileyle bu seçimi Özgürgün kazansa bile” partinin bölünmesine engel olmak için canla başla çalışacağını vurguladı.
Üstel de parti yetkili organlarını göreve çağırarak, 2012’deki kurultayda da adayların biraraya gelerek kurultay konusunda kararlar aldıklarını belirtti.
Çavuşoğlu: “Ne kadar hile yaparsa yapsın gidecek”
Nazım Çavuşoğlu konuşmasında, eşitlik temelinde bir hükümet ve eşit şartlarda yarış motivasyonuyla çıkılan yolda sıkıntılar yaşandığını kaydederek, halkın sorunlarına çare olacağını düşünen ve “hükümete başlık yapacağını iddia edenlerin bugün partiye dahi başlık yapamadığını” söyledi.
Genel Başkan Özgürgün’ün partiyi tek başına iktidar hedefinden uzaklaştırdığını, halkı kucaklayamadığını ve anti-demokratik uygulamalarıyla partiye hiçbir katkı sağlayamadığını savunan Çavuşoğlu, Özgürgün’ün, patiyi ileriye taşımada başarısız ve yetersiz olduğunu ileri sürdü.
“Özgürgün’ün anti demokratik uygulamalarının, partiyi halka hizmet etmekten aciz duruma getireceğini, güçlü KKTC’yi de yok etme noktasına getireceğini” söyleyen Çavuşoğlu, “Özgürgün her ne kadar hileli üye yaparsa yapsın 31 Ekim, ya da 1 Kasım akşamı bulunduğu mevkiden gidecek” ifadesini kullandı.
Bugün parti başkanlığının yetkilerini genel sekretere devretmesi ve yarışın sağlıklı şekilde devamını sağlamasının gerekli olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, Özgürgün’ün “hiçbir yetkili kurula sormadan 31 Ekim’de seremoni, 1 Kasım’da oylama kararı alıp bunu açıklayabildiğini” ifade etti.
Çavuşoğlu, bu açıklamanın mantığının doğru olup olmadığına bakılmaksızın, Özgürgün’ün, adaylarla uzlaşmak, Parti Meclisini toplamak ve oy kullanılacak saatleri diğer adaylarla da paylaşmak zorunda olduğu görüşünü paylaştı.
Şu an Parti Meclisinin sesinin çıkmadığını, MYK’nın sesinin kısıldığını savunan Çavuoğlu, Özgürgün’ü “Osmanlı zamanındaki padişahlara” benzeterek, parti yönetiminin yeniden şeffaf, sağlıklı ve kurumsal bir yapıya getirilmesinin gerekli olduğunu kaydetti.
Çavuşoğlu, “partinin aciz duruma getirilmesi karşısında kendisi ve arkadaşlarının zor bir sorumluluk seçerek yola çıktığını belirten, üyelerin telefon ve adres bilgilerinin açıklanmaması karşısında en güzel cevabı 31 Ekim’de üyelerin vereceğini” ifade etti.
Saner: 2 gün önceye kadar üye yazıldı
Başkan adaylarından H. Ersan Saner de, UBP’nin bu şekilde gündemi meşgul etmesinden üzüntü duyduğunu dile getirerek, kendisi ve 5 diğer adayın partiden istedikleri bilgi ve belgelere ulaşmakta zorluk çektiklerini, 2 gün sonra yapılacak ilçe seçimleri ve daha sonra yapılacak kurultayla ilgili belirsizliğin kendilerini rahatsız ettiğini söyledi.
Tüm partililerden özür dileyerek, bugün yarattıkları durumun tamamıyla hak arama durumu olduğunu söyleyen Saner, “tüzükte çalışan bir milletvekili olarak” da tüzüğün çiğnendiğini iddia etti. Tüzüğün 6. maddesinde bölgeler, örgütler ve sandıklar arasında bir proratadan söz edildiğini ve bunun hiçbirine uyulmadığını basın yoluyla öğrendiklerini kaydetti.
Saner, 2 gün öncesine kadar üye yazımının devam etiğini ve Genel Başkanın bayramda açıkladığı 7 bin 500 rakamının 9 bin 224’lere gelmesinin üye yazımının nasıl tüzüğe aykırı yapıldığının göstergesi olduğunu savundu.
Kendi projelerini partililere anlatmakta sıkıntı yaşadıklarını belirten Saner, Genel Başkan Özgürgün’ü sağduyuya davet ederek, “Bizimle bu bilgileri paylaşmasında hiçbir sakınca olmadığını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Ceyda: Diyalog kurmak bu kadar zor mu?
Başkan adaylarından Oğuz Ceyda, Kıbrıs konusunda ciddi gelişmeler yaşandığı bugünlerde partinin geldiği durumun “içler acısı” olduğunu söyledi.
Devleti kuran ve sonuna kadar KKTC’nin arkasında duracağını söyleyen partinin son iki kurultay döneminde oldukça “kan kaybettiğini” anlatan Ceyda, geçtiğimiz kurultay neticesinde 2 kişinin cezaevine düştüğünü hatırlattı ve “yine böyle bir duruma düşersek hepimize yazıklar olsun; değer mi?” şeklinde konuştu.
Ceyda, Başkan ve yetkili kurullardan tek talepleri olduğunu ifade ederek, kurultayın sağlıklı olabilmesi için bir araya gelme, değerlendirme yapma ve listelerden partili olmayanları “ayıklama” çağrısında bulundu ve bunu yapmanın zor olmadığını söyledi.
Genel Başkan Özgürgün’e seslenen Ceyda “Bizimle diyalog kurmak bu kadar zor mu, ‘benim Talat’la aramdaki diyalog çok iyi’ diyorsun da, ömrünü UBP’yi yıkmaya adamış Talat’la aran iyi olacak ve sen bununla övüneceksin, partiye onca sene hizmet ve emek vermiş, bakanlık yapmış insanlarla bir masa etrafında oturmayacak mısın? Eğer bu mantıkla bu başkanlığı yürütmeyi düşünüyorsan 9 bin üyenin tamamının oyunu alsan da ne partiye ne de ülkeye faydan dokunur” şeklinde konuştu.
Ceyda’dan baklavalı diyalog çağrısı…
Partiye gelirken baklava da getiren Ceyda, “sözde değil özde UBP’liler olarak” diyalog çağrısı yapacaklarını ve baklavayı Genel Başkan’a sunacaklarını söyledi.
Ceyda ve diğer parti başkanı adayları partiye girdiklerinde, ne Genel Başkan Özgürgün ne de Genel Sekreter Sunat Atun’u bulamayınca, baklavaları basın mensupları ve parti görevlileriyle birlikte yiyerek geri kalanını da Genel Başkan’a verilmek üzere partide bırakarak ayrıldılar.
----------------
UBP’DEN NOTLAR…
FAYKA ARSEVEN KİŞİ
‘Osmanlı Padişahı Özgürgün’
- Ulusal Birlik Partisi (UBP) 31 Ekim-1 Kasım’da 20’nci Kurultayı’nı gerçekleştiriyor. Genel Başkanlığa aday Hüseyin Özgürgün dışındaki adaylar, sinirli, öfkeli… Kurultaya sayılı günler kala da tansiyon yükseliyor. Açıklamalar sertleşiyor, Özgürgün’e çeşitli yakıştırmalar yapılıyor.
Üye listeleri tartışmaları devam ederken, şimdi kurultayın nasıl yapılacağına, divanın nasıl oluşacağına dair de net bilgilerin olmaması, yetkili kurulların toplanmaması, uzlaşı sağlanmaması adayları öfkelendirdi.
- UBP’nin Köşlüçiftlik’teki Genel Merkezi’nde dün Özgürgün dışındaki adaylar basın açıklaması için toplandı. Genel Merkez’deki işler ise Sarayönü Merkez Binası’na taşındı. Bir taraftan Kurultay’ın Tüzüğe uygun olmadan yapıldığı tartışılırken, Sarayönü Binası’nda Parti Meclisi adaylıkları için sıralama kurası çekilişi yapılıyordu.
- Basın toplantısında ilk sözü alan Zorlu Töre, Kurultay sonrası üye yapılmayan kişilerin üye yapılacağını söylüyor, yetkili kurulların biran önce toplanmasını istiyor.
- Töre’nin sakin konuşmasının ardından, sözü alan Ünal Üstel açıklamaları sertleştiriyor.
Özgürgün’ün gaflar yaptığını söylüyor, Özgürgün’ü ‘bölücülükle’ suçluyor, ‘sanki bir yerlerden partiyi bölmek için emir almış’ diye ekliyor. Küçük hesaplarla partiyi yönetmeye çalıştığını, hile yaptığını, hile ile seçim kazanmaya çalıştığını savunuyor biran önce istifa etmesini istiyor.
- Nazım Çavuşoğlu, yetkili kurumların aciz duruma düşürüldüğünü belirtiyor, Parti Meclisi’nin 4 aydır toplanmadığına dikkat çekiyor, PM’nin sesinin kısıldığını kaydediyor.
Ve Çavuşoğlu, “Kendini Osmanlı padişahı zanneden partiden, yönetimden uzaklaştırılmalı” diyor Özgürgün için…
- Ersan Saner, ise Tüzüğün çiğnendiğini kaydediyor, örnekler veriyor, sağduyu çağrısı yapıyor.
Basın toplantısına en son elinde bir paket baklava ile gelen Oğuz Ceyda, CTP’li kişilerin bile UBP üye listesine yazıldığını tekrardan gündeme getiriyor. “Ciddi kan kaybettik” diyerek, bir önceki kurultayı hatırlattı, “Kurultay için 2 arkadaşımız cezaevine girdi. Hepimize yazıklar olsun. Değer miydi” sorusunu sordu.
- Ceyda, ‘Tatlı yiyelim tatlı konuşalım’ diyerek elindeki baklavaları Hüseyin Özgürgün’e vermek istedi, ancak parti binasında olmayan Özgürgün’e baklavaları iletmesi için Basın Sorumlusu Hüseyin Çobanoğlu’na tatlılar verildi.
- Çobanoğlu ise yaşananlardan üzüntüsünü dile getirdi. Ardından üye listeleri üzerinden Çobanoğlu ile tartışan adaylar, listelerdeki eksiklikleri söyledi, Çobanoğlu üyelerin adres ve telefon bilgilerinin olduğunu söyledi. Çavuşoğlu ise bunların niye verilmediğini sordu.
- Cumartesi günü bütün ilçelerde, yeni ilçe yönetimleri belirlenecek kadın ve gençlik örgütleri de dahil… Ve kimsenin elinde üye sayılarına ilişkin net bilgi yok. Halen daha üye yapıldığına dair iddialar da var.
- Peki adaylar bu kadar usulsüzlüğün yaşandığı bir Kurultay’a nasıl onay verecek? Hem Tüzüğe uyulmadığı söyleniyor, hep parti disiplinine… Üye listelerinde uzlaşı sağlanmaması yanında Kurultay’ın nasıl yapılacağına dair bilgi de yokken üstelik…
- Bazı adaylar tepki için üyelikten geri çekilme noktasını gündeme getirmiş ancak kabul görmemiş.
UBP’de geçmiş Kurultay’da Tüzük’teki bir maddeden yaşadığı sıkıntıları yaşamamak için Tüzük değişikliğine gitmişti. Ancak şimdi baştan aşağı uygulanmayan bir Tüzük ortada duruyor.