HP’den Müstafi Üç Milletvekili ve Azınlık Hükümeti…

Kutlay Erk

 

Evet, bu hükümete muhalifim… İdeolojik tarafından da bu hükümete muhalifim, halkımızın bir azınlık hükümeti ile yönetilmesine de… Hele ki, kendilerince eşref saatte kendi partisinden istifa eden değerleri kendinden menkul üç milletvekilinin dışardan desteği ile kurulan bir hükümete muhalif olmak bir siyasi duruş değil, demokrasi için gereken bir tavırdır…

Üç parti anlaştı, on bir kişilik Bakanlar Kurulu oluştu, uzun uzun hükümet programı hazırlandı, mecliste okundu, kırk dokuz milletvekilinin bilgi ve yorumuna açıldı, birçok milletvekili mecliste yorumladı… Bugün saat 11:00’de mecliste bu hükümete güven oylaması var… Alsalar ne yazar?! Azınlık Hükümetinin ipleri HP’den istifa eden üç milletvekilinde… Bakan da onlar, hükümetin programına uysa uymasa da neyin nasıl uygulanacağına ve yapılacağına karar verecek olan da onlar… Hükümetin güven oyu alması en çok onları mutlu eder; onlar gerçek hükümet olacak, mevcut hükümetin üyeleri de onlara bakan… Dolayısıyla, azınlık hükümeti partilerinin milletvekillerinin, özellikle de UBP’li milletvekillerinin güven oyunda oyunbozanlık yapmamaları en çok bu üç milletvekili için önemli… Üç partili azınlık hükümeti, üç milletvekilli ‘iktidar’… Erken seçime kadar Bakanlar Kurulu diye toplanan ekibin ipleri bu üç ‘iktidar’ milletvekilinin ellerinde…

Hade bu on bir kişilik Bakanlar Kurulu heyetinden bir cesur bakan çıksın ve o üç milletvekilinden birini kırsın?! Önce meclis toplantıları için nisap sorunu, sonra da çok kırılmışlarsa güvensizlik oyu ile tehdit etme sorunu… Yapmazlar mı dersiniz?! Son anda partisinden istifa edip, azınlık hükümetine hayat öpücüğü verenlerden her şey beklenir ve yapacaklar da… Tıynet ve fıtrat kavramları ipucunu veriyor…

Ekim 2021’de yapılması kararlaştırılan erken genel seçime yakın, yani en geç Mayıs 2021’de partilerin milletvekili aday saptamaları ve sıralamaları kesinleşmeye başlayacak… Hade bu üç milletvekili bu üç partiden birinden aday listesinde yer almak istesin, sırasını da kendi söylesin ve bu partiler reddetsin?! Erken seçimden önce hükümet tumba… Hade bu hükümet seçimler için istihdam yapmaya kalkışsın ve bu üç milletvekilinin verdiği listelere itibar etmesinler?! Görür o zaman hükümet gününü… Hükümet kadrolarına, kurum ve kuruluşlara atamalar yapılacak; kimin haddine bu üç milletvekilinin önerdiği isimleri dışlamak?! Vatandaşlık dağıtmak mı dediniz?! Önce o milletvekillerinin listelerindeki isimlerden başlanmalı; yoksa azınlık hükümetini şişte kebap çevirirler… Seçim dönemi hükümet partileri partizanlık yapacak, ne bulurlarsa dağıtacaklar, bulmadıklarını da vaat edecekler… Bu üç milletvekilini bu konularda devre dışı bırakmak olası mı?! İsteyen denesin şansını, “Kafalarına giyecekler”… Pandemi nedeniyle ekonominin mağdurlarına hükümet mali iyilikler yapacak; liste bu üç milletvekilinin katkısı ile hazırlanacak…

İzleyiniz.. Eğer meclis oturumlarının açılması için bu milletvekilleri diğer milletvekillerinden önce toplantı salonuna ağız kulakta girerse, istediklerini almış olmanın mutluluğundadırlar; en son giren üç milletvekili bunlarsa, azınlık hükümeti ile sorunları var ve tehdit mesajı veriyorlardır… Meclis kürsüsünden azınlık hükümetini övüyorlarsa, işleri yolundadır; kem küm ediyorlarsa, azınlık hükümetine mesaj veriyorlardır… Eleştiriyorlarsa da ipler gergin, koptu kopacak demektir… Bu üç milletvekili muhalif partilere yükleniyorlarsa, azınlık hükümetine “Sizin için çarpışıyoruz, bizi görün” demek istiyorlardır; “Muhalefete de kulak vermek gerek” babından konuşuyorlarsa, “Bizi hesaba katmıyorsunuz, bizsiz hesaplarınız bu meclisten döner” uyarısını veriyorlardır. Ama muhalefetin sözlerine, eleştirilerine, önerilerine atıfta bulunurken “Muhalefete hak vermemek elde değil” gibilerinden konuşuyorlarsa, hükümet gitti-gidiyor demektir.

Peki, bu tehditler karşısında azınlık hükümetinin üç partisi de hep gerileyecek mi?! Hükümet düşerse çok erken seçim kaçınılmaz olacak; DP için kabus, UBP için korkulu rüya, YDP için bulunmaz fırsat… Dolayısıyla?! DP hep gerileyip, ortaklarını da ikna etmeye çalışacak… UBP bir aşamada “Yetti gayri” diye rest çekip, karşı tehditlere girişebilir ve “Sizi aday yapmayacağız” diyebilir; ipi kim koparır bilinmez, gerginliğin konusunun taraflar için önem derecesine bağlı… YDP kanadı ise onların şantajlarına rahatlıkla boyun eğmeyip, “Buyurun cenaze namazına” der gibi hemen seçime gitmeyi ve örneğin en geç Mayıs 2021’de seçim yapmayı gündeme getirebilir.

Yani, kısacası, bir azınlık hükümeti tarafından yönetilmek Kuzey Kıbrıs insanına reva görülmemeliydi; görülmüş olmuşsa bile dışardan bir siyasi partinin desteği ile olabilmeliydi… Yok da son anda partisinden istifa eden üç milletvekilinin siyasi desteği ve onların insafına kalmış bir azınlık hükümeti tarafından yönetilmek ile…   

Bu yazı içeriğinde o üç milletvekiline saygıda kusur mu var?! Affetmesinler…