“Hristodulidis, federasyona karşı olan partilerin desteğiyle cumhurbaşkanı seçildi”

Kıbrıs Rum Gazeteciler Birliği eski Genel Sekreteri Christos Christofides, “Kıbrıs sorununda en ufak bir hareketlenmeyle umudun yeniden canlandığını, çözüme yönelik hareketin yeniden alevlendiğini göreceğiz” diye konuştu.

Tünay MERTEKÇİ

Kıbrıs Rum Gazeteciler Birliği eski Genel Sekreteri Christos Christofides, “Kıbrıs sorununda en ufak bir hareketlenmeyle umudun yeniden canlandığını, çözüme yönelik hareketin yeniden alevlendiğini göreceğiz” diye konuştu. Christos Christofides, Kıbrıs sorunu, Kıbrıs’taki ifade özgürlüğü ve Kıbrıs’ın güneyindeki güncel duruma ilişkin düşüncelerini YENİDÜZEN’e anlattı. Rum Lider Hristodulidis’in, federasyon karşıtı partilerin desteğiyle “cumhurbaşkanı” seçildiğinin unutulmaması gerektiğine vurgu yapan Christofides, “iki devletli çözüm” fikrinin de ilk olarak dönemin Rum Lideri Nikos Anastasidis tarafından ortaya atıldığını belirtti. Kıbrıslı Türklere YENİDÜZEN aracılığıyla mesaj da gönderen Christofides, “Kıbrıslı Türklere vermek istediğim mesaj, onların mücadele gücüne olan hayranlığımdır!” ifadelerini kullandı.

 

“Hristodulidis’in federasyon karşıtı partilerin desteğiyle seçildiğini unutmayalım”

Kıbrıs'taki mevcut durumu, “endişe verici derecede durgun” olarak niteleyen Christofides, “Kıbrıs tarihinin en uzun durgunluk döneminden bahsediyoruz” ifadelerini kullandı. Crans Montana görüşmelerinin, dönemin Rum Lideri Nikos Anastasidis’in hatasıyla başarısızlıkla sonuçlandığına dikkat çeken Christofides, 2017 yılından bu yana görüşmelerin yeniden başlamasına yönelik en ufak bir adım atılmadığını söyledi. İki taraftaki mevcut toplum liderlerinin, müzakerelerin yeniden başlatılmasını arzuladıklarıyla ilgili halkı ikna edemediklerini kaydeden Christofides, “Cumhurbaşkanı Nikos Hristodoulidis'in, önceki hükümette Dışişleri Bakanı olduğunun unutulmaması gerektiğine dikkat çekerek, “Hristodulidis’in, federasyona karşı olan partilerin desteğiyle cumhurbaşkanı seçildiğini unutmayalım” ifadelerini kullandı.

 

“İki devletli çözümü ilk öneren Anastasiadis’ti”

Rum Lider Hristodulidis’in, halkı ‘çözüm üzerinde çalıştığına’ ikna edemeyeceğini söyleyen Christofides, “Kıbrıslı Türklere yönelik sözde tedbirleri duyurarak mı ikna edecek?” diye sordu. Kıbrıslı Türk Lider Ersin Tatar’ın iki devletli çözümden bahsettiğini de anımsatan Christofides, “Unutmayalım ki bunu ilk öneren Nikos Anastasiadis oldu” diye konuştu. Ukrayna'daki ve şimdi de Gazze'deki savaşlarından dolayı dünyadaki dikkatin de oraya döndüğünü söyleyen Christofides, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesine yönelik görüşmelerin olumlu gelişmesi durumunda da Kıbrıs sorununda bir miktar ilerleme kaydedilebileceğine dikkat çekti. Christofides, “Dışarıdan gelen baskılarla müzakerelere başlamanın pek de ideal olmadığı söylenebilir. Ama ne şekilde olursa olsun başlasınlar ve liderlikleri doğru yönde ilerlemeye zorlamak için elimizden geleni yapmak, çözüm ve yeniden birleşme isteyen hepimizin görevi olsun” dedi.

 

“Kıbrıslı Rumların en büyük sorunu ekonomi”

Kıbrıslı Rumları günümüzde en çok endişelendiren durumun ekonomi olduğunu ifade eden Christofides, “Enflasyonun tavan yapması, işsizliğin yüksek olması nedeniyle insanlar geçimlerini nasıl sağlayacağını düşünüyor” diye konuştu. Yolsuzluklar, pek çok alandaki kötü iç yönetim, eğitim ve sağlık sorunları, çevre sorunları gibi başka sorunların da var olduğuna dikkat çeken Christofides, “Ne yazık ki halkın çoğunluğu hiçbir şeyin değişemeyeceğine inanıyor ve kaderci bir şekilde kayıtsız kalıyor. Kıbrıs konusunda ise uzun süreli bir durgunluk yaşandığı için halkın duyarsız kaldığı da düşünülebilir” diye konuştu. “Kaderciliği” inkar eden ve yolsuzluğu, hükümeti protesto eden önemli bir yüzdeliğin de olduğuna vurgu yapan Christofides, “Çeşitli protesto ve gösterilerde birçok insanın ve hatta gençlerin katıldığını görmekten memnuniyet duyuyorum. Bu da en azından henüz dibe ulaşmadığımıza dair bir umut veriyor” ifadelerini kullandı.

 

“İfade özgürlüğüyle ilgili sorunlar mali krizden sonra arttı”

Kıbrıs'ın her iki tarafındaki ifade özgürlüğüyle ilgili de konuşan Christofides, şunları kaydetti: “En azından adanın en iyi bildiğim güney kesiminde ifade özgürlüğünün olduğunu söyleyemem. İstisnalar elbette var ama sayıları az. Bunun çeşitli nedenleri var. Bazı medya kuruluşlarının belirli partileri veya politikaları desteklemesi veya medyanın sermayeye ve büyük şirketlere finansal bağımlılığı gibi etkenler vardır. Gazeteciler, bazıları bilinçli olarak, çoğu da zorunluluktan dolayı, medyanın dayattığı çizgiden kopmaya ve kendilerini özgürce ifade etmeye kolay kolay cesaret edemiyorlar. İfade özgürlüğüyle ilgili sorunlar az çok her zaman vardı, ancak 2008 mali krizinden ve basının küçülmesinden bu yana büyük ölçüde arttı. Bu kadar işsiz gazeteci varken uygulanan çizgiyi sorgulamak hiç de kolay değil.”

 

“Kıbrıslı Türklerin mücadele gücüne hayranım”

Kıbrıs sorununda uzun süren çıkmazın, çözüm yanlılarının birçoğunu “eylemsizliğe” sürüklediğine işaret eden Christofides, “Elbette çeşitli fırsatlara sahip ortak etkinlikler de var ama bunlar daha seyrek ve daha az kişiyle yapılıyor. Hatırlayacağınız gibi, 2016-2017'deki görüşmelerde çözüm yanlısı gösteriler neredeyse her gün oluyordu ve kitleseldi. Olumlu tarafı, Kıbrıslı Türkler ile Kıbrıslı Rumlar arasında yıllar içinde gelişen dostlukların sağlam temeller üzerine kurulmuş olması ve temasların devam etmesidir. Eminim ki en ufak bir hareketlenmeyle umudun yeniden canlandığını, çözüme yönelik hareketin yeniden alevlendiğini göreceğiz” diye konuştu. “Kıbrıslı Türklerin biz Kıbrıslı Rumlara göre çok daha zor günler yaşadığını biliyorum” diyen Christofides, Kıbrıslı Türklerin, Kıbrıslı Rumlardan çok daha kitlesel ve etkin bir şekilde direndiğine dikkat çekti. Christofides, “Kıbrıslı Türklere vermek istediğim mesaj, onların mücadele gücüne olan hayranlığımdır!” ifadelerini kullandı.

Röportaj Haberleri