“Kurulduydu, kurulacaktı... Şu kuracaktı bu kuracaktı...Şöyle kurulacaktı böyle olacaktı” derken Hükümetimiz kuruldu ve göreve de başladı.
Şu bir gerçek ki, çok enteresan bir döneme girmiş bulunuyoruz. Dedikodu çok. En önemlisi, T.C.Hükümeti’nin, CTP-DP Koalisyonunu pek de benimsemediği dedikodusu. Doğru mu ? Bilmiyoruz... İmalı konuşmalar dışında, ne “Yok öyle bir şey” diyen var, ne de “Evet var” diyen. “Doğru mu yalan mı ?” sorusunun cevabını kısa süre içinde almaya başlarız herhalde. Bekleyeceğiz. Başka çaremiz de yok zaten.
‘TC Bu Hükümeti sevdi mi sevmedi mi ?’ dedikodusu ağızdan ağıza dolanırken Hükümet Programı da okundu. Programdaki bazı ifadeler pek de alışılmış ifadeler değildi. ‘Sever-sevmez’ tartışmaları içinde, alın size yeni bir tartışma konusu daha....
“Kıbrıs Türk halkının, kendisi ve ülkesiyle ilgili kararları herhangi bir müdahale olmaksızın özgür iradesiyle vermesi, hülümetimizce demokrasinin birinci koşulu olarak değerlendirilmektedir.”
Yani... Kibarca deniyor ki: “Biz Kıbrıslı Türkler olarak kendi kaderimizi kendimiz çizmek istiyoruz. Bu kadar zamandır bizim adımıza başkaları karar veriyordu. Bu bitsin artık. Lütfen hiç kimse karışmasın...
“Merkez Bankası’nın yönetimine KKTC’den atama yapılacak....”
Yani... Kibarca deniyor ki: “Bu benim Merkez Bankam ise eğer, yönetimde benden de birileri olmalı...”
“Güvenlik Kuvvetleri Komutanı ve Sivil Savunma Teşkilat Başkanı, KKTC yurttaşlarından olacak. Polis, özerk, tarafsız, hukuka ve sivil otoriteye bağlı olacak...”
Yani... Kibarca deniyor ki : “GK benim ordum. Benim de generallerim var, olmalı. Benim ordum’un başında neden benim insanım yok ?..... Sivil Savunma Teşkilatı, benim sivil savunmam için kuruldu. Yani, benim Sivil Savunma Teşkilatım.. Benim Teşkilatımın başında neden benim bir yurttaşım yok ?.... Aynı şekilde, Polis benim polisim....Neden komutanı ithal malı olan GKK’na bağlı olsun ki ? Dünyanın bir yerlerinde buna bir örnek var mı ? Polisimiz ‘özerk’ değil; ‘tarafsız’ değil; ‘hukuka’ bağlı değil... Neden ?
“KKTC ile TC arasında imzalanan 2013-2015 Ekonomik İşbirliği Protokolü değerlendirilecektir....”
Yani... Kibarca deniyor ki: “Sözü edilen Ekonomik İşbirliği Protokolü, hazırlanış ve sunuluş bakımından rahatsız edici. Protokolden çok bir ‘ferman’a benziyor. Bunu gözden geçirip ortaklaşa bir çalışma ile yeniden kaleme alsak nasıl olur ?”
***
Hepsi bu değil tabii.. Programda başka başka ‘devrim’ nitelikli ifadeler, temenniler, planlar, programlar da var..Bu sütuna aktardıklarımız sadece ve sadece Türkiye ile olan ilişkilerle ilgili önemli olanlar. Galiba bu programdan sonra Türkiye de karar vermek durumunda... Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bağımsız bir ülke mi yoksa Türkiye’nin bir vilayeti mi ?
Ve sorular... Sorular çok çok.... Cevaplar , daha da çok.... Öyle görünüyor ki ‘Sorular’ bir başka yazıya kalacak....