Kıbrıs Vakıflar İdaresi’ne ait olan atıl vaziyetteki yapının ihaleye çıkılmadan kiralanması, müracaatta bulunan kişilerin tepkisini topladı. Yapının ihaleye çıkılmadan kiralandığını doğrulayan Kıbrıs Vakıflar İdaresi ise, Genel Müdürlüğün bazı durumlarda bu yetkisinin olduğunu ifade etti.
Fehime ALASYA
Lefkoşa Surlariçi’nde Selimiye Bölgesinde Borazanbaşı Sokak, Belediye Otoparkı yanında bulunan ve Kıbrıs Vakıflar İdaresi’ne ait olan atıl vaziyetteki deponun ihaleye çıkılmadan kiralanması, söz konusu yapıya talip olanları çileden çıkardı.
Söz konusu yerin ihaleye çıkılmadan kiralanması, bu yer için müracaat edip ihale açılmasını bekleyenleri ayaklandırırken, Kıbrıs Vakıflar İdaresi Emlak Müdürü Mustafa Doğru, genel müdürlüğün, bazı durumlarda ihalesiz kiralamaya gitme yetkisinin olduğunu belirtti.
Kıbrıs Vakıflar İdaresi Emlak Müdürü Mustafa Doğru, söz konusu yerin ihaleye çıkılmadan kiralandığını belirtirken, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün bu yetkisi olduğunu ifade etti.
Doğru, müdürlüğün söz konusu yerle ilgili tüm müracaatları incelediğini ve atıl durumda olan bu yerin en kısa zamanda kullanılır kılınması için böyle bir seçim yapıldığını belirtti.
Doğru, bu yerin kullanımı için yapılan müracaatlar arasında bir kişinin sözleşme şartlarını yerine getirebileceği için sözleşmeyi onunla imzaladıklarını ifade ederek “Yasalara göre ihaleye çıkma zorunluluğumuz yok. Genel müdürlüğün ihalesiz kiralamayla ilgili bir yıllık yetkisi vardır, genel müdürlük bu yetkisini olumlu yönde kullandı” dedi.
Söz konusu yer için müracaat eden, bu yerin ihaleye çıkmasını beklerken, kiralandığını duyan ve bu durma tepki gösteren bölge sakinleri, “Yasalar sadece bizim için mi işliyor?” diye sordu.
Keyfi uygulamalarla, yasa dışı ve ihale süreci olmadan bu yerin kiralandığını ileri süren bölge sakinleri, yargıya başvurmaya hazırlanıyor.
“Her sorduğumda ‘ihaleye çıkılacak’ denildi”
Bölgede muhtarlık yapan Mesut Kazık, 2015 yılından beridir bu depo için müracaatı olduğunu ve buna karşın Vakıflar İdaresi’ne konuyu her sorduğunda ‘ihaleye çıkılacak’ bilgisini aldığını ifade etti.
Bu yerin ihale sürecine gidilmeden kiralanmasının yasal bir zemini bulunmadığına değinen Kazık, Surlariçi’ndeki ev kiralarının yüksek olduğundan yakınarak, “bizim vakfımız şu anda tam bir emlakçı gibi çalışıyor” dedi.
‘Acaba buraya ne açılacak?’ kaygısı…
Öte yandan kiralan yapının bitişiğindeki evde yaşam süren Ahmet Çelik, yüksek teminat istendiği için bu yeri kiralayamadığını ve mağdur edildiğini savundu.
Evinin bitişiğinde olan ve şu anda sadece depo olarak kullanılabilecek atıl durumda olan yer için ‘acaba buraya ne açılacak?’ kaygısı taşıdığını anlatan Çelik, “Surlariçi’nde olan yapılaşma hiç programlı yapılmıyor. Bir evin yanına restoran, bar izini vermeyin, ambar olarak kiralamayın… Bu bölgeyi kalkındırmaya giderken, yaşayan insanları da düşün…” şeklinde konuştu.
Kıbrıs Vakıflar İdaresi Emlak Müdürü Mustafa Doğru:
“Genel müdürlüğün ihalesiz kiralamayla ilgili bir yıllık yetkisi vardır, genel müdürlük bu yetkisini olumlu yönde kullandı”
“Park alanın yanındaki yer mülhak bir vakıftır, harabe durumdadır. Buraya üç, dört kişi müracaat etti. Bunlardan biri bu yerin yanındaki kiracıydı. Burayı bir yıl içinde tamir etme güçleri yoktu ve teminat da gösteremediler.
Müracaat eden ikinci bir kişi de oranın depo olarak kullanılmasını talep etti, bunu uygun bakmadık. Biz oranın tadilatının yapılmasını ve konut olarak kazandırılmasını istedik, depo olarak kalmasını değil. Bir başka şahıs da öncesinde burayı istedi fakat daha önce bir vakıf malını devren kiraladığı için uygun görmedik.
Burayı kiralarken başvuranların şartları da incelendi.
Bir diğer başvuru yapan kişi ise bir yılda 120 bin TL’lik yatırım yaparak burayı tadil edeceğini garanti verdi, teminat gösterdi, tadilat yapmazsa teminatına el konulacağı hükmüyle burası ona kiralandı.
Yasalara göre ihaleye çıkma zorunluluğumuz yok. Genel müdürlüğün ihalesiz kiralamayla ilgili bir yıllık yetkisi vardır, genel müdürlük bu yetkisini olumlu yönde kullandı.
Biz tamamen harap durumdaki bu binanın kurtarılması için bu hakkı kullandık.
Bu kiracı ile binanın kullanılacağı hükmüne vardığımız için kiraladık.
Diğer başvuru sahiplerinin şikâyetleri olduğu bize ulaştı fakat burayı hane olarak tadilatını bir yıl içerisinde yapıp, teminat gösterecek güçleri yoktu…
Burayı alsalardı iyi bir şekilde kurtarılamayacaktı. Tüm şartlar değerlendirdi ve ihaleye çıkılmadan kiralandı. Vakıfların bununla ilgili yetkisi vardır.
Burası Mülhak Vakıf’tır yani emaneten yönettiğimiz münhal vakıflardır. Biz burayı tamir ettirmek istedik fakat çok fazla bütçe gerekiyordu. O yüzden yapamadık. Eğer tadilatını yapsaydık orayı konut olarak çocuklu aileleri yerleştirecektik.”
Söz konusu yer için müracaat eden, bu yerin ihaleye çıkmasını beklerken, kiralandığını duyan ve bu durma tepki gösteren bölge sakinleri ne dedi?
Haydarpaşa Mahallesi Muhtarı Mesut Kazık:
“Bu yeri ihaleye çıkmadan kendi yandaşlarına peşkeş çektiler”
Ben 2015 yılından beridir burasının ihaleye çıkmasını bekliyorum. Bu süreçte de başka bir şahsa kiralandığını öğrendik. Neden ihaleye çıkılmadı? Konuyu duyar duymaz Vakıflar’a gittik fakat hiçbir muhatap bulamadık, herkes dışarıda herkes toplantıda, bizimle görüşen kimse olmadı bile… Vakıflar İdaresinde şu anda 900 TL’ye kadar ev kiralanıyor, Vakıf dediğiniz dar gelirli ailelere destek çıkmalı ama bizim vakfımız şu anda tam bir emlakçı gibi çalışıyor. Bu yeri de ihaleye çıkmadan kendi yandaşlarına peşkeş çektiler.
Abdulhay Gezer:
“Bir yıldır gidip geliyorum, her sorduğumuzda ihaleye çıkılacak denildi… Hani ihale nerede? Bu yasalar bize mi çalışıyor?”
Bu yasa sadece bizim için mi çalışıyor? Bir yıldır gidip geliyorum, bir ay önce yönetim kurulu başkanına gittik, her yere çıktık… İhaleye çıkacağını söylediler, sürekli gidip geldik. Her sorduğumuzda ihaleye çıkılacak denildi… Hani ihale nerede? Bu yasalar bize mi çalışıyor? Burada yeri olanlara da dönüp bir daha yer vermeyin, bunların düzenlenmesi gerek…
Diğer dilekçe veren ve buraya talip olan arkadaşı arayıp bilgi veriyorlar, teminat istediklerini söylüyorlar, bize onu bile yapmıyorlar… Hiç haberimiz olmadan burayı kiralıyorlar.
Ahmet Çelik:
“Benden teminat istediler, bunun yanında kısa sürede de burayı yaşanır hale getirip kullanmamam gerektiğini söylediler ona göre verebileceklerini söylediler. Hem eve masraf yapacağım, hem de vakıflara teminat göstereceğim, bu olur şey değil…”
Burasının yanı benim evim, çoluğum çocuğum burada kalıyor. Ben buraya 1 yıl önce taşındım. Bizi bir duvar ayırıyor, defalarca gidip geldim, benden teminat istediler, bunun yanında kısa sürede de burayı yaşanır hale getirip kullanmamam gerektiğini söylediler ona göre verebileceklerini söylediler. Benim o kadar teminatı bulmam zordu… Hem eve masraf yapacağım, hem de vakıflara teminat göstereceğim, bu olur şey değil…
Surlariçi’nde olan yapılaşma hiç programlı yapılmıyor. Ben burada yaşıyorum, ya yarın burası bir bar olursa? Ben nasıl yatıp uyuyacağım? Tüm bunlar düşünülmüyor… Mademki burasını yapılandıracaksınız o zaman bizi buraya yerleştirmeyin.
Bir evin yanına restoran, bar izini ermeyin, ambar olarak kiralamayın… Bu bölgeyi kalkındırmaya giderken, yaşayan insanları da düşün…