Kamu Sağlık Çalışanları Yasası’nın 43’üncü maddesine uyulmadığı gerekçesiyle Kıbrıs Türk Serbest Çalışan Hekimler Birliği (KTSÇHB) tarafından Sağlık Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı’na açılan ve 2 yıldır süren davada tamamlandı, gözler karara çevrildi…
Ayşe GÜLER
Kamuoyunda ‘sağlıkta ikinci iş davası’ olarak bilinen, kamuda çalışan doktorların özel sektörde de hizmet vermesine ilişkin 2 yıldır sürenin davanın sonuna gelindi.
Kamu Sağlık Çalışanları Yasası’nın 43’üncü maddesine uyulmadığı gerekçesiyle Kıbrıs Türk Serbest Çalışan Hekimler Birliği (KTSÇHB) tarafından Sağlık Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı’na açılan davanın dünkü duruşmasında taraflar hitaplarını yaptı.
Yargıtay Mahkemesi, davayı karar için süresiz erteledi.
Taraflar hazır bulundu
Başkanlığı’nda Ahmet Kalkan, üye yargıçlar Mehmet Türker ve Bertan Özerdağ’dan oluşan Yargıtay Mahkemesi’nde görüşülen davada Serbest Çalışan Hekimler Birliği adına Avukat Güner Göktuğ, davalı Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın avukatı Serhan Çınar, Tıp-İş adına avukat Tahir Seroydaş mahkemede hazır bulundu.
Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın avukatı Çınar: Kamu menfaati ön planda tutulmalı
Duruşmada mahkemeye ilk hitabı davalı Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın avukatı Serhan Çınar yaptı.
Avukat Çınar, İyi İdare Yasası’nın 20. maddesinin ‘ihmalkarlık’ tespiti yönünde Yüksek İdare Mahkemesi’ne başvuru hakkı verdiğini savundu.
Geçtiğimiz duruşmalarda mahkemede şahadet veren Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu’nun da ‘kamu menfaatini’ ön planda tuttuğunu söylediğine değinen Çınar, bu yönde açık izahatının bulunduğunu hatırlattı.
Çınar, mandamus emrinin yapması gereken ancak yapmakta kusur işlenen durumları içerdiğine işaret ederek, şunları söyledi: “Sağlık Bakanı takdiri bu yönde kullandığını, kendisinden önce görev yapan bakanlarla görüştüğünü ve şu andaki durumun devamından yana olduklarını söyledi. Yani bakan disiplin soruşturması açılması kamu menfaati adına gerek görmediğini söyledi”
Anayasa Mahkemesi’nin emrine saygısızlık ya da karşı davranma amacında olmadıklarını ancak yasada disiplin işlemlerine yönelik bir kararın bulunmadığını dile getiren Çınar, kamu menfaatinin bu bağlamda ön planda tutulması gerektiğine, davacı tarafın müracaatının reddedilmesini talep etti.
Tıp-İş’in avukatı Seroydaş: Yargıtay davayla ilgili mandamus emri verirse, yargı icra alanına müdahale etmiş olabilir
Çınar’ın ardından söz alan Tıp-İş’in avukatı Tahir Seroydaş ise bu noktada Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu’nun önemli olduğunu vurguladı.
Seroydaş, kamudaki doktorlarla ilgili Sağlık Bakanı Sucuoğlu’nun gerek görmemesi halinde herhangi bir disiplin işleminin yapılamayacağına değindi.
Davanın Anayasa Mahkemesi’ne havale edilmesi yönündeki taleplerinin reddedilmesi sırasında Yargıtay’ın prensiplerini ortaya koyduğunu ve verilen karara saygılarının sonsuz olduğunu dile getiren Seroydaş, “Ancak bir konu özel hukuku ilgilendiriyor ise Yargıtay mandamus emri verir. Kamuyu ilgilendiren bir kararsa bu kararı vermekten kaçınır. Yargıtay’ın bugüne kadarki kararlarında ağır basan görüş buydu” şeklinde konuştu.
Seroydaş, son olarak Yargıtay’ın davayla ilgili mandamus emri vermesinin sakınca doğuracağına, yargının icra alanına müdahale etmiş olabileceğini vurguladı.
Serbest Çalışan Hekimler Birliği adına Avukat Güner Göktuğ: Bu konuda yargı kararı olmasına rağmen yasa ve Anayasa'ya adeta meydan okunuyor
Öte yandan Serbest Çalışan Hekimler Birliği adına Avukat Güner Göktuğ, Anayasa Mahkemesi’nin kararının üzerinden 5 yıl 8 ay geçtiğini, birçok hükümetin başa geldiğini ancak böyle bir karar yokmuş gibi davranarak, hukuk dışılığa göz yumulduğunu savundu.
Göktuğ, yasaya göre kamuda görev yapan doktorların dışarıda görev yapması halinde para alsın ya da almasın suç işlediğinin belirtildiğine dikkat çekerek, yasada bu konudaki çerçevenin çizildiğine işaret etti.
Bu konuda yargı kararı olmasına rağmen yasa ve Anayasa'ya adeta meydan okunduğunu vurgulayan Göktuğ, mahkemede verilen beyanlarda kamu görevlilerinin yüzde 80-90’ının dışarıda çalıştığının Sağlık Bakanı’nın bilgisinde olduğunun söylendiğini de hatırlattı.
Göktuğ, doktorların dışarıda çalışmasına ilişkin ‘böyle bir şeyi görmedik’ denmesinin mümkün olmadığını, bu yönde mahkemede itirafların olduğunu dile getirdi.
“Anayasa Mahkemesi’nin kararına direnenler ile karşı karşıyayız. Bu durum daha da tehlikeli durumlar yaratıyor” diyen Göktuğ, ilgili yasanın kamu doktorlarına özel hasta bakma hakkı tanıdığını da dile getirdi.
Göktuğ, sözlerine özetle şöyle devam etti: “Yasa uygulanırsa ya da böyle emir verirseniz kaos çıkar deniliyor. Böyle bir şey olamaz. Kanunsuzluk bir bakandan diğerine devam etti, karar göz ardı edildi, keyfi uygulamalar devam etti. Yıllardır bu konuda herhangi bir düzenleme yapılmadı. İlgili tüzüğün hiçbir kuralı bugüne kadar uygulanmadı. Adli ihbar olarak kabul edin ki davayla ilgili başvuru huzurunda olduğu safhada konu Sağlık Bakanı yasayı uygulamayacağını, uygulaması halinde kaos çıkacağını söyledi. Bize göre bu konudaki yetkili mahkeme Yargıtay'dır.”