Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkan adayı, Lefkoşa milletvekili Ersin Tatar, parti tabanının koalisyon hükümetinden rahatsız olduğunu kaydetti. Tatar, “Hükümete kurultay hesaplarıyla geldiler. ‘Küçük ortak’ olarak damgalanan UBP, CTP’nin koltuk değneği gibi görülüyor. Yeni bir iradenin ortaya çıkması için erken seçimi de konuşabiliriz” dedi
4 adımda güçlü bir UBP ve KKTC yaratabileceklerini kaydeden Tatar, bunları “kurumsallaşan demokratik bir UBP”, “iyi yönetilen, hızla kalkınan bir KKTC”, “Anavatanla gelişen sağlıklı ilişkiler” ve “Kıbrıs konusunda aktif siyaset” olarak sıraladı.
“Birlikte Başaracağız, Güçlü UBP; Birlikte Başaracağız, Güçlü KKTC” sloganıyla genel başkanlığa aday olan Tatar, bugün vizyonunu paylaştığı bir basın toplantısı düzenledi.
Tatar, Lefkoşa Merit Otel’deki basın toplantısında ülke gündemi, CTP BG UBP hükümeti, Kıbrıs sorunu gibi konularında da açıklama yaparak, UBP Genel Başkanlığı’na seçilmesi halinde hükümetle ilgili tutumun, partinin yetkili organları ve üyelerle belirleneceğini vurguladı.
“Bu konuda belki sandık da kuracağız” diyen Tatar, “UBP, Kıbrıs konusu dahil ana konuların hiçbirinde gerçek görüşünü yansıtmadı. Hükümet programını CTP Genel Sekreteri Tufan Erhürman yazdı, onlar da imzaladı” şeklinde konuştu.
“Divanın nasıl oluşturulacağı netlik kazanmadı”
Konuşmasında, UBP Genel Başkanı ve Başkan adayı Hüseyin Özgürgün’ü de eleştiren Ersin Tatar, “Kurultaya hangi üye listesiyle gideceğimizi bilmiyoruz. Divanın nasıl oluşturulacağı da netlik kazanmadı. Bu endişe verici. Mevcut yönetim üyelik sistemini yozlaştırdı” dedi.
“Divan başkanı tarafsız olmalı”
Divan başkanının, tarafsız, objektif ve kıdemli olması gerektiğini vurgulayan ve UBP yetkili organlarını bu konuyu tartışmaya çağıran Tatar, “Özgürgün’ün buraya en yakınındakini koymasına ve işi oldubittiye getirmesine izin vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.
İlk turda zor
Adaylardan birinin genel başkanlığı ilk turda kazanmasının zor olduğunu belirten Tatar, “İkinci tura kaldığım takdirde kazanırım. Bölgelerden gelen mesajlar böyle. Çünkü benim duruşum ulusal duruştur. Ben hükümete girmek için yalpalamam” dedi.
Oy verme günü av var…
Kurultaydaki oy verme işleminin Büyük Av’ın başladığı 1 Kasım’a denk geldiğine işaret eden Tatar şunları ifade etti:
“1 Kasım av var. Üyelerimizin çoğu avcıdır. Genel kanaat kurultayla ilgili konuşmaların 31 Ekim Cumartesi değil, 30 Ekim Cuma akşamı, oylamanın da 31 Ekim cumartesi günü bölgelerde olmasıydı. Hüseyin Özgürgün ve yanındakiler bizi adam yerine koymadı, gerekli tartışmaları yapmadı. ‘Bu kadar aday oturup konuşamıyorsunuz’ diye bizi eleştirenler var ama sorun bizde değil, Özgürgün’dedir.”
“UBP’nin eski gücüne kavuşması lazım”
“Kurultay hesaplarıyla yola çıkmadım, ben sürekli halka beraberim” şeklinde konuşan Tatar, adaylığını ilk açıklayanın kendisi olduğunu, hatta bu konudaki çalışmalara 1 yıl önce başladığını söyledi.
Partinin kurumsallaşması için de çalışacağını vurgulayan Ersin Tatar, şunları söyledi:
“UBP’nin kurumsallaşmış olduğunu kimse söyleyemez çünkü yetkili kurullar çalıştırılmıyor. Bu konuda zafiyet var. Hiçbir konu bizimle tartışılmadı.
Üye listeleri bile belli değil. Biz hangi üye listesiyle sandığa gideceğimizi bilmiyoruz. 7-8 bin insanın Atatürk Spor Salonu’nda katılacağı kurultayın düzeni ve emniyeti nasıl olacak? O da belli değil. Genel sekreter de bunlarla ilgilenmeli.
9 bin 200 üye var. Üyeler oy kullanmaya özen göstersin. Partideki iradenin ortaya çıkması için bu fevkalade önemli. 2 bin kişiyle kurultaya gitmeyelim. UBP’nin eski gücüne kavuşması lazım. Bu nedenle kurultay dönüm noktası olacak.”
“Kardeşi kardeşe kırdırdılar”
UBP’de son 5 yıldır izlenen politikayla kardeşin kardeşe kırdırıldığını savunan Tatar, bu tutumun üyeleri karma oy kullanmaya, partiden kopmaya ittiğini söyledi.
Tatar, partinin son yıllarda iş ve ekonomi çevresinden koptuğunu da savunarak şunları ekledi: “Ben ekonomistim. 4,5 yıl Maliye Bakanlığı yaptım. Her zaman halkla iç içe oldum. Bu ülkedeki sorunları biliyorum.
Gerçekleri halka paylaşmazsak, gidecek yerimiz yok. Halka her şeyi paylaşmak lazım. Halka olanları anlatmıyorlar sonra da halkı çıldırtıyorlar. Ben konuşan dolaşan, bir başkan ve nasip olursa başbakan olacağım.”
“Despot bir genel başkan olmayacağım”
“Despot bir genel başkan olmayacağım” diyen Tatar, ekip çalışmasına inanan biri olarak başkanlığa seçilmesi halinde gençlik ve kadın kollarını aktifleşeceğini de belirtti.
Türkiye ile olan ilişkiler; salt ekonomi değil, sevgi ve saygı…
Ekonomik kalkınmaya vereceği önemden de söz eden Tatar, “Türkiye ile ilişkilerimiz salt ekonomi değil, sevgi saygı çerçevesinde devam etmeli. Sağlıklı ilişkilere ağırlık vereceğim. Oradaki kardeş partilerle, sivil toplum örgütleriyle istişare içinde olacağız” dedi.
“Ekonomik program gerçekleştirilmezse sıkıntı olacak”
Türkiye’den gelen suyu kim yönetecek gibi tartışmalar yapılmasını eleştiren Tatar, “Türkiye’den elektrik getirilmesini önemsiyoruz” dedi.
Tatar, ekonomik programın gerçekleştirilmemesi halinde ise kaynak sıkıntısı olacağını savundu.
UBP’nin Kıbrıs konusundaki görüşünün de net olduğunu vurgulayan Tatar, “Halkı göç ettirmeyecek, Anavatan’ın etkin ve fiili garantisini göz ardı etmeyecek bir anlaşmadan yanayız. Kıbrıs konusundaki temel görüşümüz de hükümet programına konmadı” dedi.
(TAK)