Dr. Derviş Özer, “Savaş sırasında insaniyetini yitirmeyenler” için yaptığı heykelleri yazdı: “İnsanlığa adanmış heykeller…”
Bugüne kadar savaş esnasında insaniyetiyle öne çıkan dört Kıbrıslı’nın heykelini yaptı Dr. Derviş Özer: Maraş’tan ünlü kırıkçı-çıkıkçı Dr. Kostas Hacıgagu, Abohor’dan Alpay Topuz, Stroncilo’dan “kayıp” muhtar Stavros Poyrazis ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin tek “kayıp” milletvekili Cengiz Ratip…
Her yıl biri Kıbrıslıtürk, biri Kıbrıslırum iki kişinin büstlerini yapmayı tasarlayan Dr. Derviş Özer’e, bu süreçte biz de araştırmalarımızla yardımcı oluyoruz…
Dr. Derviş Özer şöyle yazdı:
“Savaşta kahramanlar vardır. Bu kahramanların bazıları savaşır ve ölür, bazıları ise savaşmaz. Savaşanlardan geriye kalan kötülükleri temizler, yani insanlığın bittiği, kötülüklerin hüküm sürdüğü yerde bir güzellik ve insanlık oluşturur. İşte o insanlığı yaşatan kahramanları tanımak, onların elini öpmek, onlarla konuşmak istersin. Onların yaratmış olduğu hikayeleri, tüylerin diken diken olup dinlemek istersin.
Savaşın içinde insanların ölmesine rağmen insanlığın ölmediğine inanmak yaşatır insanı. İnsanlık efsanesi yaratan güzel insanlar vardı bu çirkin ve pis savaşta. Evet vardı, hem de fazlasıyla vardı. Bu kadar çok katliamın, bu kadar çok tecavüzün içinde, bize içimizde bir damla olsun insanlık olduğunu hatırlatacak olaylar ve insanlar vardı. Bu insanlar öyle insanlardı ki yaptıklarıyla övünmediler, sakladılar, sorulduğunda bile, “Ben sadece olması gerekeni yaptım” dediler. Ama kurtulanlar, onları anlattı, defalarca anlattı, yine yeniden anlattı.
Ben işte bu güzel insanları SEVGÜL ULUDAĞ sayesinde tanıdım ve onları gelecek nesillerin hatırlaması için heykellerini yapıp, ara bölgede sergilemek ve onların hikayelerini kahramanlıklarının öğrenilmesini istedim.
Kimdi bu insanlar? Gelen geçen yolcular okumalı ve savaşta insanların ölmelerine rağmen insanlığın ölmediğini heykellerle göstermek için bu heykel serisine başladım. Her yıl iki büst yapmayı planladım. Biri Kıbrıslı Türk diğeri Kıbrıslı Rum. Umarım bu heykeller yüzleri aşar ve Kıbrıs'taki savaş katliamlarla değil, insanlık hikayeleri ile anılır.
“Kıbrıs'ta kanlı bir savaş yapıldı.
Kıbrıs'ta yapılan savaşta bir çok vahşet ve ölüm vardı
Bu ölümler ve vahşet hep hatırlanmakta ve hatırlatılmaktadır.
Bu da Kıbrıs’ta savaşı yaşamamış çocukların, vahşeti ve ölümleri öğrenmesinin yanında savaşta ırk ve din ayırımı yapmadan insanlara yardım eden insanların da olduğu hatırlatılmalı ve çocukların, insanların bu insanları örnek alması sağlanmalıdır,..
Ülkemizde yani Kıbrıs'ta gizli kalmış insanlık kahramanı yüzlerce kişi vardır. Savaşta birilerini kurtaran, onları çocuklarına ulaştıran, din,dil ırk ayırımı yapmadan sadece insanlık için, hiçbir menfaat gözetmeksizin uğraşmış insanlar vardır. Bu insanların yaptıkları da hatırlanmalı. Bu güzel şeyleri, onlar sadece insanlık için, gelecek için gelecek nesiller için yapmışlardır ve bu yapılanların bir anlatısı ve yapanın bir görüntüsü olmalıdır ki çocuklar, insanlar onu tanıyabilsin ve onları örnek alabilsin.
Adada savaşın vahşeti yanında adamızın güzel insanlarının da olduğu hatırlanmalı ve gelecek nesiller onları örnek almalı.
Hobi olarak heykel yapmaktayım ve bu projeyi başlatıp devam ettirmek istiyorum. Her sene için iki kişi seçtim. Gelecek senelerde ortaya çıkmayan gizli kalmış insanlık kahramanlarını da yapmak istiyorum ve bunların birleşik Kıbrıs toprağı olan ara bölgeye konulmasının iyi ve güzel olacağının düşünüyorum.
Bitirilip bronz dökülmüş heykellerden biri Dr. Hajıgago’dur Kıbrıslı Türkler tarafından iyi bilinen ve savaştan önce ve savaş sırasında Kıbrıslı Türklere yardım etmiş birisidir . Savaş sırasında Kıbrıslı yaralıları tedavi etmiş ve geri göndermiş Mağusalı bir doktordur. Ve savaş sırasında tedavi ettiği bir Kıbrıslı Türk tarafından da sınırdam geçirilerek Rum tarafına götürülmüştür.
Bir diğer heykel Alpay Topuz’dur, savaşta Voni esir kampı yöneticisi idi. Davranışları ve yaptıkları için heykeli yapılması gereken, Kıbrıslı insanlık kahramanlarından birisidir.
Tamamlamış olduğum bir diğer heykel Stroncilo’nun (Turunçlu) muhtarı Stavros Poyrazis’in heykelidir. Stavros Poyrazis hem 1963’te, hem 1974’te Stroncilolu Kıbrıslı Türkler’i öldürmek maksadıyla köye girmek isteyen başka köylerden gelmiş bazı Kıbrıslı Rumlar’a “Dur” demiş ve onların köye girişine izin vermemiş, böylece köylüsü Kıbrıslı Türkler’in hayatını iki farklı çatışma ve savaş döneminde kurtarmıştır. Daha sonra kendisi “kayıp” edilmiş ve sonra da kalıntıları bir toplu mezarda başka Stroncilolu Kıbrıslı Rum “kayıplar”la birlikte bulunmuş, defnedilmek üzere ailesine küçük bir tabutta iade edilmiş, cenaze töreni de yapılmıştır.
Son olarak tamamlamış olduğum bir diğer heykel de Kıbrıs Cumhuriyeti’nin tek “kayıp” milletvekili olan Cengiz Ratip’tir. Cengiz Ratip, 14 Şubat 1964’te “kayıp” edilmeden önce, pek çok Kıbrıslı Türk ve pek çok Kıbrıslı Rum’un hayatını kurtarmış, rehin alınmış esirleri ikna kabiliyetini ve etkisini kullanarak sağ salim ailelerine teslim etmiştir. Cengiz Ratip, Poli’den “kayıp” edilmiştir ve hala onun gömü yeri aranmaktadır.
Bu dört insan, sadece Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar için değil, tüm insanlık için birer insaniyet örneğidir…
Ben heykellerimi yapmayı sürdüreceğim: Bunlar insanlığa adanmış heykellerdir…”