Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman, geçtiğimiz gün Mutluyaka, Tuzla ve Dipkarpaz’ı ziyaret ederek yurttaşlarla bir araya geldi. Beraberindeki heyetle birlikte ilk olarak Mutluyaka Spor Kulübü’nü ziyaret eden Erhürman, ardından Tuzla’da köy meydanında kurulan Tuzla Spor Kulübü kermesini ziyaret ederek, halkın sorularını yanıtladı. Mutluyaka'dan Dipkarpaz’a geçen Erhürman burada Cumhurbaşkanlığı hedeflerini anlattı. Kıbrıs Türk halkının uluslararası alanda çok daha fazla görünür olması gerektiğini vurgulayan Erhürman, kapsamlı çözümün olmadığı koşullarda çözüme ulaşacak adımların atılması gerektiğini ve ülke içinde de kendi ayakları üzerinde durabilen bir ekonomik yapı yaratılmasının önemine işaret etti.
Erhürman: “Çözümden başka hedef, çözüm iradesini haykırmaktan başka yol yok!”
Kıbrıs Sorununun çözümünün hayati öneme sahip olduğunu dile getiren Tufan Erhürman, Cumhurbaşkanlığı’nın çözüm için çok daha etkin bir rol üstlenmesi gerektiğini söyledi. Seçim biter bitmez beşli konferansın toplanması, cumhurbaşkanlığı etrafındaki diplomasiden anlayan herkesin, aralıksız yurt dışı mekik diplomasisi yürütmesi gerektiğini kaydeden Erhürman, “Biz Kıbrıs Türk halkı olarak en zor koşullarda bu topraklarda var olduk, bugünden sonra da varlığımızı ve çözüm irademizi daha güçlü, daha etkin biçimde hissettirmek durumundayız. Bizim çözüm irademiz net. Biz daha fazla zaman yitirmeden çözüm istiyoruz” dedi.
“Statükoya teslim olmayacak, statükonun Kıbrıs Türk halkına daha fazla zarar vermesine seyirci kalmayacağız"
Erhürman sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Ama bizim irademize rağmen oradan bir sonuç çıkmazsa, spor konusunda hâlâ bizim çocuklarımız uluslararası spor müsabakalarına katılamayacak mı? Hâlâ bizim ticaret insanlarımız doğrudan ticaret yapamayacak mı? Direkt uçuş sorunu yüzünden, turizmden elde edebileceğimiz kadar turisti elde edemeyecek miyiz? Bu statüko bizi yok ediyor. Çözüm irademiz ortadadır. Her zaman da ortada olacak. Barışı inşa çabamıza devam edeceğiz. Biz bundan vazgeçmiyoruz. Ama kapsamlı çözüme kadarki dönemde bizi adım adım çözüme yaklaştıracak, halkımızı adım adım uluslararası toplumla, uluslararası hukukla buluşturacak hamleleri de yapmamız lazım.”
“BM çerçevesinde iki lider de toplum lideri..."
“Bizim memleketimiz öyle bir memleket ki, KKTC tanınmıyor. Ama Cumhurbaşkanlığı makamı makam olarak tanınıyor. Çünkü Cumhurbaşkanlığı makamı BM çatısı altında toplum liderliği makamıdır. BM çerçevesinde Anastasiadis ne kadar toplum lideriyse, bizim Cumhurbaşkanımız o kadar toplum lideridir. Bunu kullanmak zorundayız. Dışarda çok daha aktif olmak zorundayız.
“Cumhurbaşkanı içeride de dışarıda da topluma liderlik etmeli"
“Oturup bekleyemeyiz. Hangi Cumhurbaşkanı adayı seçime girerse hepsi halka ‘Biz içeride de hareketli olacağız, sadece müzakereci olmayacağız. Sadece dışarısı ile ilgilenmeyeceğiz. İçeride de işler yapacağız’ diyor. Ama ne zaman Cumhurbaşkanı olunur, nedense bir anda ‘Bizim içerde bir şeyler yapmak için yetkimiz yok’ denir. Yetkiniz göreviniz yoksa, Cumhurbaşkanlığı seçimine girerken bunu söylememeniz gerekiyor. Cumhurbaşkanlığı seçimine girerken söylemişseniz, demek ki yetkiniz vardı. Cumhurbaşkanlığı makamı, istediği her Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık edebilecek bir makamdır. Hareketlenmesi lazım. Bizim orta ve uzun vadeli işleri yapmamız için, cumhurbaşkanlığının o beş senelik güvenceli ve istikrarlı görev süresine ihtiyacımız var. Cumhurbaşkanının ne koalisyon ortağı var ne erken seçim ihtimali var. 5 senelik görev süresi var. O 5 seneyi bizim ihtiyaç duyduğumuz orta ve uzun vadeli işleri yapmak için kullanmalı.”