Fehime ALASYA
Asgari Ücreti Tespit Komisyonu'ndaki temsiliyet tartışmaya açıldı. Çalışma Bakanı'nın "gerçek işçilerin temsilcileri bu masada yok" çıkışından sonra gözler komisyonun yeniden düzenlenmesi beklenen yapısına çevrildi.
Özel sektör çalışanlarının yaşamını doğrudan etkileyen asgari ücretin tespiti ile ilgili genel olarak ortaya konulan aksaklıkları değerlendiren Hür İşçi Sendikaları Federasyonu (Hür-İş Federasyonu) ve Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu (DEV-İŞ) en büyük sıkıntının ‘İşçilerin temsiliyeti ve özel sektörde sendikalaşma’ olduğunu kaydetti.
Asgari ücret belirlerken, ele alınması gereken kriterlere değinen sendika başkanları, bu kriterleri göz önünde bulundurarak asgari ücret tespitinde daha insanca bir rakamın ortaya çıkarılması gerektiğine değindi.
Asgari ücrete çalışan işçilerin temsilcilerinin de tespit komisyonunda yer alması gerektiğini belirten DEV-İŞ Sendika Başkanı Hasan Felek, işçilerin temsiliyetinin daha demokratik bir ortama dönüştürülmesi gerektiğine dikkat çekti.
Özel sektörde sendikalaşmanın önünün yasalar ile açılması durumunda sorunların büyük bir çoğunluğunun ortadan kalkacağını ifade eden HÜR-İŞ Sendikaları Federasyonu Genel Sekreteri Ali Yeltekin, belirlenen asgari ücrete ‘kriterlere göre belirlenmediği’ gerekçesiyle itiraz edeceklerini belirtti.
Yeltekin, “Gerçek rakam bu değildir. Baştan toplanılsın ve bu rakam baştan belirlensin.
2 bin 800 TL brüt rakam için yeniden masaya oturacağız, bunun altındaki rakamları kabul etmeyeceğiz.” dedi.
Eski Bakan ‘hayat pahalılığı ve geçim endeksi’ne işaret etti…
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eski Bakanı Aziz Gürpınar ise nin asgari ücretin tespitinde çok önemli bir parametre olduğuna değinerek, tek düzeydeki tespitlerden çıkılması, işgücünün niteliği ve kıdemi gibi hususların da dikkate alınması gerektiğini savundu.
Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu (DEV-İŞ) Başkanı Hasan Felek: “Asgari ücrete çalışanların da temsilcileri o komisyonda yer almalıdır”
Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu (DEV-İŞ) Başkanı Hasan Felek:
“Asgari ücrete çalışanların da temsilcileri o komisyonda yer almalıdır”
“Asgari ücret meselesi bu toplumun kanayan yarası… Bu ülkede toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren ciddi bir konudur. Tüm vergi, harç, ceza ve uygulamalar, asgari ücret baz alınarak yapılıyor, bu yüzden asgari ücret üzerinde de büyük bir baskı var. Asgari ücret, Asgari Ücret Yasası’ndaki kriterlere göre belirlenmeli.
Bunun da hesaplanma biçimi yasada çok açık ve net şekilde ortaya konmuştur. Talebimiz, bu kriterlere göre asgari ücret belirlenmeli.
Asgari ücret yasasına uyulmayacaksa da tekrardan hukuksal anlamda tartışılmalı. Son on yıldır el yordamıyla yapılan bir belirleme var. Bunun artık son bulması gerekiyor. Ya bu yasa tamı ile uygulanmalı ya da yeni bir yöntem ile belirlenmelidir.
Dev-iş’in görüşü, asgari ücretin, sektörlere göre toplu iş sözleşmeleri ile belirlenmesidir. Yasadaki şimdiki yöntem kimseyi memnun etmektedir.
Kimse bu uygulamadan memnun değildir. Özellikle de çalışan kesim her zaman bu yöntemle mağdur olmaktadır.
2015 yılı başında 621 Euro olan asgari ücret 420 Euro’lara indi. Rakamsal olarak artmasına rağmen asgari ücret ile çalışanlar her zaman için sefalet içinde, insanca olmayan koşullarda yaşamaktadır. Bu bir an önce ülkede çözümlenmeli, bu ücret insan onuruna yaraşır olmalı.”
“İşçilerin temsiliyeti de daha demokratik bir ortama dönüştürülmeli”
“Komisyonu oluşturanların içerisinde çalışan taraf asgari ücretliyi temsil etmemektedir, bunu yıllardır söylüyoruz. Bu mesele ciddi bir konu olarak ele alınmaktadır.
İşçi ayağında, asgari ücret ile çalışan kişileri, yıllardan beridir temsil eden biri yok.
Tespit komisyonunda her sektörden bir işveren var, Müteahhitler Birliği, turizmci, Ticaret Odası, Sanayi Odası gibi sektörler var… İşçilerin temsiliyeti de daha demokratik bir ortama dönüştürülmeli.
Asgari ücrete çalışanların da temsilcileri o komisyonda yer almalıdır.”
“Daha insanca bir rakam göz önünde bulundurulmalı”
“Belirlenen en son rakamın ne olması gerektiğini hiç kimse konuşmadı. Ne hükümet, ne işveren, ne de işçi tarafı dile getiremedi.
Sağlık Bakanlığı’nın gıda endeksi, Ticaret Dairesi’nin fiyat endeksi ve DPÖ’nün hane halkı anket verileri dikkate alınarak bir rakam ortaya çıkarılmalı. Bu rakam da 2017 ağustosunda 4 bin TL 200 TL idi… Bu kriterleri göz önünde bulundurarak daha insanca bir rakam göz önünde bulundurulmalı.”
Hür İşçi Sendikaları Federasyonu (Hür-İş Federasyonu) Genel Sekreteri Ali Yeltekin: “Özel sektörde sendikalaşmanın önü yasalar ile açılmalı”
Hür İşçi Sendikaları Federasyonu (Hür-İş Federasyonu) Genel Sekreteri Ali Yeltekin:
“Özel sektörde sendikalaşmanın önü, yasalar ile açılmalı”
“Çalışma Bakanımız biraz önyargılı… Çalışma hayatında nerelerde eksiklikler var, özel sektörde kanayan yaralar, büyük sorunlar, buna kayıt dışı işçi, yabancı işçi, yerli işçinin göçü gibi büyük tehlikeler önce göz önünde bulundurulmalı. Sayın bakanımız acil olarak bir şeyleri değiştirmeye başladı ama öncelikleri sıraya koymalı diye düşünüyorum.
Bu rakamı konuşurken daha yüksek bir rakam söylemek istedi fakat maliye temsilcisini uyarısıyla geri gidiş yaptı ve işverenlere bu rakamı kendisi teklif etti. Hem bu rakamı teklif etti, hem de memnun olmadığını söyledi. Bunun yanında sistemden de memnun olmadığını belirtti. Burada ona neden diye sormak gerek…
Devletin, Asgari Ücret Yasası ile yaptığı tüm matematiksel hesaplamalar bize bu günkü rakamı 4 bin 300 TL civarlarında gösteriyor fakat biz resmi rakamlarla değil daha düşük rakamlarla uğraşıyoruz. DPÖ, Ticaret Dairesi, Sağlık Bakanlığı ve büyüme, refah, gibi birçok rakam toplanır, bu rakam 4 bin TL’yi aşar… Yasada bir anomali var, asgari ücret hesaplanırken resmi verilere dikkat etmeden herkes bir şeyler söylüyor, bu doğru değil.
Tüm sorunların bize göre tek bir çözümü var, o da özel sektörde sendikalaşmadır. Özel sektörde sendikalaşma geldiği zaman bu sorunların yüzde 85’i biter. Masada asgari ücreti temsil eden kimse yok deniliyor. HÜR-İŞ federasyonu temsilcilerinin orada bulunmasının asgari ücret yasasındaki ilgili maddeye bağlı olarak, federasyon istediği sektörden temsilcileri atayabilir deniliyor.”
“2 bin 800 TL brüt rakam için yeniden masaya oturacağız”
“Günümüze dek döviz karşısında giderek değer kaybeden TL’nin yanında, asgari ücret yasasındaki belirlenen şartların şu andaki rakamı 4 bin civarında ancak, enflasyon, dövizdeki artış, KKTC’nin büyüme rakamları bize 2 bin 800 TL civarında durmayı gösteriyor.
Bu rakam devlette olan en basit bir işçinin alacağı 3 bin 194 TL’ye çok yakın bir rakamdır. Biz bu rakamı 2 bin 800 TL üzerine çekip, devlet ile özel arasındaki rakam arasındaki farkı kapatarak, gençlerin hayat bulmalarını sağlayalım teklifinde bulunduk, suçlu olduk.
Bu ülkedeki gençlerimize yaşam hakkı vermeliyiz. Sadece 2018’yılının ilk beş ayında yüzde 5 kayıp olurken, 5 Euro daha dün itibariyle kayıp yaşandı. Asgari ücret açıklanalı daha birkaç gün geçti fakat şimdiden en az 5 Euro kaybedildi.
Biz asgari ücreti kriterlere göre belirlemedikleri için itiraz ediyoruz. Gerçek rakam bu değildir. Baştan toplanılsın ve bu rakam baştan belirlensin.
2 bin 800 TL brüt rakam için yeniden masaya oturacağız, bunun altındaki rakamları kabul etmeyeceğiz.
Asgari ücretin yapısını değiştirelim tabi ama önce kamudan başlayalım. Asgari ücret yasası, sosyal sigortalar, ihtiyat sandığı yasası, sendikalar yasası da eksiktir. Sayın bakan bu ülkeye iyilik yapacaksa bizimle çatışarak değil, özel sektörde sendikalaşmanın önünü açsın, gerisini birlikte halledelim…
Bu topraklar bizimdir. Bu ülkenin gençlerine yaşam hakkı versinler, özel-kamu eşitliğini yaratarak ülkede kalmalarını sağlamalı. Ben Sayın Çeler’in samimiyetine güveniyorum. Özel sektörde sendikalaşmanın önü açılmalı, gerisi zaten gelecektir.”
“Özel sektörde sendikalaşmanın önü, yasalar ile açılmalı”
“Özel sektörde çalışan 103 bin kişiden yüzde 1’i ile örgütlü değil. Hiçbir sendikada bugün asgari ücretli çalışan yoktur. Sendikalı olan işyerlerimizde asgari ücretli yoktur. Asgari ücretliyi temsil edecek birileri derken kimler kast ediliyor bilemiyorum. Bakan, İnönü Meydanı’ndan birilerini burup komisyona mı koyacak? Bireysel temsiliyet mi koyacağız…
Özel sektörde örgütlülük yok. Bağımsız olarak hiçbir işçi o masaya gelip oturmaz çünkü işini kaybetme korkusu var. Özgür sendikaların temsiliyeti dışında bir şey olamaz. Özel sektörde sendikalaşmayı getirdiğimiz andan itibaren, tüm sendikalarımızla birlikte bu insanları sendikalaştıracağız. Bu 103 bin kişiden yarısını belki örgütleyebiliriz. Özel sektörde sendikalaşmanın önü, yasalar ile açılmalı.
Bu 103 bin kişinin içerisinde de yarısından fazlası çalışma izni olan kesimdir. Yani hiçbir istikrarı olmayan, bugün varsa bile altı ay sonra olacak mı bilinmeyen bir kesim var. Bu bağlamda yerli çalışanların da özel sektörde istihdamı ile ilgili gelişmeleri teşvik edilmeli. Özel sektörde KKTC vatandaşları teşviklerle daha çok iş almalı. Tüm bu sorunlarla bütünüyle dokunmalıyız.
Üyelerimiz, bu 103 bin özel çalışanından yüzde 2’si bile değil…
Biz asgari ücrete geçinmeye çalışan bu adada mücadele veren işçilerimizi temsil ediyoruz, bu kişileri örgütleyin, onların da temsilcileri olsun… Ben 2 bin 300 TL’ye çalışan biri değilim evet ama ben bu maaşla geçinmeye çalışan ülke insanımızı düşünüyorum.
Özel sektörde kişileri örgütlemeye kalkıyoruz, hemen işten atılıyorlar. Şimdiki mevcut yasaya göre özel sektörü örgütleyemeyiz, daha keskin ve daha belirgin yasalara ihtiyacımız vardır. Sendikalar yasasını ve 42/96 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Referandum yasasını değişerek örgütlenmen önünü açmalısınız. Devlet yasasıyla örgütlenmek isteyenleri de koruyamıyor, korusun, örgütlesin, her şekilde o masaya birlikte oturalım.”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Aziz Gürpınar: “İşveren veya işçi temsilcilerinin farklı örgütlerinden de katılım eklenmeli”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eski Bakanı Aziz Gürpınar:
“Farklı örgütlerden de katılım eklenmeli”
“Hayat pahalılığı ve asgari geçim endeksi tespitinde günün koşullarına uygun yeni bir model olması gerektiğini düşünüyorum. Hayat pahalılığı ve geçim endeksi bugün asgari ücretin tespitinde çok önemli bir parametredir. Dolayısıyla daha güncel veriler ve parametreler kullanılmadığı sürece asgari ücret tespitinde de bir sıkıntı her zaman yaşanacaktır.
İkinci husus ise bugün itibariyle asgari ücretin tek bir düzeyde ele alınması ve işgücünün niteliği ve kıdemi gibi hususların dikkate alınmamasıdır. İşgücü içerisinde niteliği ve kıdemi dikkate alan değerlendirmelerin yapılması ve buna paralel uygun bir kademelendirme sağlanmasının daha yararlı olacağını düşünüyorum.
Geçmişte bu temelde bir taslak çalışma yapmıştık.
Bunun yanı sıra Asgari Ücret Tespit Komisyonundaki temsiliyetin de daha katılımcı bir şekilde düzenlenmesi daha yararlı olacaktır. Örneğin Komisyondaki işçi temsilcilerinin hepsinin de aynı örgütten olması yerine, ağırlıklı olarak en fazla üyeye sahip olan örgüt olması şartıyla, ikinci veya üçüncü çoğunluktaki örgütlerin de bir şekilde temsiliyetinin sağlanması daha uygun olur diye düşünüyorum. İşveren temsilcileri için de aynı şey düşünülebilir. Yani işveren kanadından gelen temsilcilerin farklı işveren örgütlerinden ve farklı sektörlerden katılması daha yararlı olacaktır.”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler: “Asgari ücretin belirlenmesinde yeni bir sistemin yaratılması için öncü olacağız”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler:
“Asgari ücretin belirlenmesinde yeni bir sistemin yaratılması için öncü olacağız”
Öte yandan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler, 14 Mart 2018 tarihli Asgari Ücret Saptama Komisyonu Toplantısı’nda asgari ücretin belirleme şeklinin doğru olmadığına dikkat çekmiş; hem asgari ücreti belirleme sürecinin hem de ilgili yasanın değişmesi gerektiğini önemle vurgulamıştı.
Bakan Çeler, toplantının ardından yaptığı açıklamada; en kısa sürede tüm paydaşlarla birlikte asgari ücretin belirlenmesinde yeni bir sistemin yaratılması için, adım atılması yönünde Bakanlığının öncü olacağını da ifade etmişti.
Bakanlıktan duyuru…
Bundan hareketle, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ardından yaptığı duyuru ile asgari ücret sisteminde değişiklik yapılması ve mevcut sistemde var olan sıkıntıların ortadan kaldırılması amacıyla; ilgili tüm paydaşlardan 6 Nisan 2018 tarihine kadar yazılı görüş ve öneri istediğini açıkladı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan yapılan duyuruda; "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 1 Mart 2018 tarihinden itibaren geçerli olacak olan asgari ücretin belirlenmesinin ardından; 22/1975 Sayılı Asgari Ücretler Yasası çerçevesinde izlenen asgari ücret belirlenme sürecinde değişikliğe gidilmesini kararlaştırmış ve bu yönde çalışma başlatmıştır. Bakanlığımız, ilgili tüm paydaşlardan, asgari ücretin tanımı ve belirlenmesi sürecinin nasıl olması gerektiği konusunda 6 Nisan 2018 tarihine kadar yazılı görüş, öneri ve tavsiye istemektedir.” denilmişti.