'İstikrarsızlık bezdirdi'

YENİDÜZEN’e konuşan Sanayi Odası Başkanı Ali KAMACIOĞLU, hükümetteki istikrarsızlıktan yakındı, sanayicilerin zor şartlar altında çarklarını döndürmeye çalıştıklarını söyledi

 “Sanayi Odası Başkanlık görevinde yaklaşık 10 ay oldu. 10 ayda 3’üncü hükümet ve hâlâ siyasi istikrarsızlık içerisinde üretim yapmaya çalışıyoruz.”

 “Sanayicinin derdini anlatmaktan yorulduk. Sanayicinin hiçbir derdi çözülmedi”

“Ülke batmış durumdadır. Çok kötü bir ekonomimiz vardır. Bu ekonominin düzelmesi herkes şapkasını çıkarıp bir kenara koyacak”

“Yeni yatırım yok, insanlar ayakta kalmaya çalışıyor”

 

Fayka ARSEVEN KİŞİ

Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Ali Kamacıoğlu, ülkedeki siyasi istikrarsızlıktan yakınarak, sorunlarına muhatap bulamadıklarını ifade ederek, “derdimizi anlatıp geri dönmekten yorulduk” dedi.

Başkan KAMACIOĞLU, “göreve başlayalı yaklaşık 10 ay oldu. 10 ayda 3’cnü hükümet ve halen daha siyasi istikrarsızlık içerisinde üretim yapmaya çalışıyoruz” ifadesinde bulundu.

Özellikle sanayi bölgelerinin özek bir yapıya kavuşması için çalışma yaptıklarını kaydeden KAMACIOĞLU, “Sanayi bölgeleri kimindir, sahipleri kim? Bizler burada kiracıyız. Sanayi Dairesi kiraları topluyor. Belediye sadece evsel çöpleri alıyor.  Çevre Dairesi, çevre sorunlarıyla ilgili ceza yazıyor. Her biri bir bakanlığın altında. Hiçbiri doğru düzgün görevini yapmıyor. Şu an yaşanmaz sanayi bölgemiz vardır” dedi.

Bu hafta Sanayi Odası Başkanı Ali Kamacıoğlu ile sanayicilerin yaşadıkları sorunları konuştuk.

  • YENİDÜZEN: Sanayiciler nasıl bir dönem yaşıyor?
  • Ali KAMACIOĞLU: Göreve başlayalı yaklaşık 10 ay oldu. 10 ayda 3’cnü hükümet ve halen daha siyasi istikrarsızlık içerisinde üretim yapmaya çalışıyoruz. Göreve geldiğimizde Başbakan Ersan Saner’di. Kurultay gündemi vardı.  Sanayinin sorunlarının çözümü de kurultay sonrasına bırakılmıştı.  Kurultay’dan sonra Faiz Sucuoğlu geldi o da seçim sonrasına bıraktı. Seçim sonrasına geldik, bu kez de hükümet krizi ile karşı karşıya kaldık. Sanayicinin derdini anlatıp, gerdi dönmekten yorulduk. Sanayicinin hiçbir derdinin çözümü veya isteği gerçekleşmedi. İsteklerimiz de çok uçuk istekler değildir. Sadece yasal bazı düzenlemelerdir istediğimiz. Ama bizi dinleyecek merciye, hükümete henüz daha 10’ncu ayda ulaşamadık. Bu özde sanayinin genelde ülkenin sorunudur. İstikrarsız bir siyaset halen daha devam ediyor.
     
  • YENİDÜZEN: Yasal düzenlemelerden kastınız nedir? Maddiyata dayalı hükümetin ekonomik durumunu zora sokacak bir talebiniz yok anladığım.
  • Ali KAMACIOĞLU: Önemli olan yasal sıkıntılardır. Maddiyata dayalı sıkıntılar da var anlıyoruz, bütçemiz, paramız yok. Ama bazıları da tamamen yasal düzenlemelerdir.
    Yasal düzenlemelerin içerisinde en önemlisi sanayi bölgelerinin yönetiminin özerkleşmesidir. Şu an sanayi bölgesinde dolaşıyorsunuz. Sanayi bölgeleri kimindir, sahipleri kim? Bizler burada kiracıyız. Sanayi Dairesi kiraları topluyor. Belediye sadece evsel çöpleri alıyor.  Çevre Dairesi, çevre sorunlarıyla ilgili ceza yazıyor. Her biri bir bakanlığın altında. Hiçbiri doğru düzgün görevini yapmıyor. Şu an yaşanmaz sanayi bölgemiz vardır. Bunu çağdaş bir düzeye getirmek için bir Sanayi Bölgesi Yasası hazırladık. Geçen dönem son noktasını da bitirdik ama Meclis’ten geçmedi. Bu döneme kaldı. Şu an halen daha birileri ile görüşüp bunu tekrardan canlandırmadık.

 “Sanayiciler korunmalı”

  • YENİDÜZEN: Elektrik zamları da sanayicinin bir başka sorunu. Sanayici bu zamlar karşısında nasıl etkilenecek? Sizin herhangi bir talebiniz olacak mı?
  • ALİ KAMACIOĞLU: Bizim ilk günden beri talebimiz vardır. Sanayicilerin elektrik fiyatlarının farklı bir tarifeden olmasını istiyoruz. Sebebi de şu; zaten çok yüksek girdi maliyetleri olan bir ülkeyiz. Hammaddemiz dışarıdan geliyor, enerji pahalı, işçilik pahalı, vergiler, kiralar çok yüksek. Şu an her işletme 8-10 tane değişik isim altında vergi ödüyor. Bu kadar ağır yükün altında üretim yapıp, dünya rakipleri ile savaşacak bir durumdan bahsediyorum. Bu sanayicilerin hepsi olmayacak, imkansızı başarmaya çalışıyorlar. Bu kadar yokluk içerisinde bir miktar enerjide veya diğer konularda sanayicilerin korunmasını istiyoruz. Sonuçta biz de 15 bin kişiye hizmet veren örgütüz. Bu 15 bin kişi bu ülkeyi doyuruyor, bu ülkenin ihtiyaçlarını gidermek için çalışıyor. Bu ülkenin ekonomisinde pahalılığın en önemli dengeleyicisi sanayilerdir. Çünkü yerli üretilen bir ürünün mutlaka Türkiye ve yurtdışından geldiğinde yerli üretim ile fiyatı kıyaslanıyor ve fiyat aralığı ciddi boyutta yurtdışına göre daha aza satılıyor ve dengeleme oluyor.
    Şu an bütün bunları yapan bir gruba ayrımcılık ve farkındalık yaratmak hakkımızdır. Daha önce bir 10 kuruşluk indirimimiz vardı. Bu tabi elektrik 40 kuruş iken 10 kuruştu. Yani yaklaşık yüzde 33 indirimli alıyorduk. Bu 10 kuruş sabit kaldı. Enerji 1 TL oldu yine 10 kuruş oldu. Şimdi 2.70 TL’ye elektrik ücreti çıktı yine 10 kuruş var mı yok mu şimdi onu da bilmiyoruz. Olacak mı olmayacak mı, yapılacak mı yapılmayacak mı hiçbir şey bilmiyoruz.
     
  • YENİDÜZEN: Peki ne öngörürsünüz ne olacak?
  • ALİ KAMACIOĞLU: Ülke batmış durumdadır. Çok kötü bir ekonomimiz vardır. Bu ekonominin düzelmesi için herkes çıkarıp şapkasını bir kenara koyacak. Toplumsal mutabakata varmazsak biz bu ülkeyi kurtaramayız. Bu ülkeyi kurtaramazsak ne çocuklarımızın geleceğine bir şey yapabiliriz, ne de bundan sonra herhangi bir siyasi partinin yöneteceği bir ülke ne de sendikalar yönetecek bir sendika bulacak.
    Maalesef gittiğimiz nokta budur. Bu ne gün olur, kaç zaman sonra olur bilemem. Ancak bugünkü hükümet krizine de baktığımda bu 3-5 ay içerisinde de olabilir. Ama biz eğer akli selim 50 milletvekili her şeyi bir kenara bırakıp Kıbrıs’ın ekonomisini ve Kıbrıs’taki sistemi düzeltmek için çalışmazsa başarılı olmamız çok mümkün olmayacak. Biz bu görüşümüzü bütün siyasi partilere bildirdik. Hatta biz yanımıza esnafı aldık, Müteahhitler Birliği’ni, Otelciler Birliği’ni bu görüşlerimizi bildirdik. Ancak siyasilerden hiçbir tepki almadık.
     
  • YENİDÜZEN: Bu kadar sorun içerisinde üretimde ne noktadayız. İhracat ve ithalata rakamlar nedir?
  • ALİ KAMACIOĞLU: Üretimde ülke anlamında 2 yıldır yurtdışından gelişlerin de artmasıyla Kıbrıs’taki üretime talep vardır. Ürettiğimiz ürünlerle ilgili de kalite anlamında sıkıntı yoktur. Biz geçen yıl ithalat ihracata oranımız yüzde 5 civarındaydı. Bu yıl bu rakam yüzde 8’lere çıktı. Tabi Güney Kıbrıs’a baktığımızda bu rakam yüzde 40’tır. 100 liralık mal ithal ediyorlar, 40 liralık ihracat yapıyorlar. Bu oran iyidir. Çünkü gelişmiş ülkelerde bu denge kurulmaya çalışılıyor. Biz bu noktada çok gerideyiz. Ada ülkeleri içerisinde belki de en kötü durumdayız. Bunu düzeltmemiz gerekiyor. İhracatı attırmamız gerekiyor. İhracat ile ilgili birçok adım atmaya çalışıyoruz.  1 yıldır ilk defa Sanayi Odası’nda sanayi sicili hazırlıyoruz. Mayıs ayında yapacağımız mali kurulda ülkedeki sanayinin resmini orada açıklayacağız.
     
  • YENİDÜZEN: Sicilden kastınız nedir?
  • Ali KAMACIOĞLU: Bir tesisin ne kadar üretimi, çalışanı var. Bu üretim için tesisin ne kadarı çalışır, çalışan profili nedir? Tesisin kimlik kartı gibi düşünün. Bunlar 1980’li yıllarda Avrupa’da yapılamaya başlanmış Türkiye 1990’larda biz de 2022’de başladık.
    Şu an çıkan raporları gördüğümüzde bazı sektörlerin yüzde 20’si kullanılıyor. Yüzde 80 kapasite fazlalığı vardır. Bu da bundan sonraki yatırımlar için hangi sektöre neler yapılabileceği konusunda önümüzde bir ışık olacak. Gittiğimiz yurtdışı ziyaretlerindeki sanayici ve sanayi bölgeleri bu sicillerini okuyup, bize anlatıyorlar. Biz bunu ada için ilk defa yaptık. Yaklaşık 15 kişilik bir ekip aralıksız 11 ay bu işte çalışıyoruz. Her firma yerinde ziyaret edildi. Her firma için yerinde tespitler yapıldı. Notlar alındı, raporlar düzenlendi. Bu raporlar tekrar istatistiğe çevrildi.
     
  • YENİDÜZEN: Sanayi tesislerini açma konusunda yeni yatırım var mı, kapanma oranı nedir?
  • Ali KAMACIOĞLU: Yeni yatırım yok sadece insanlar ayakta kalmaya çalışıyor. Herhangi bir yeni yatırım, yeni bir ivme yok. Sadece olan çarklarını çevirmek için çalışıyorlar. Son elektrik krizinden sonra çok üzülerek söylüyorum; çok iş yerimiz olumsuz olarak etkilenecek.
     
  • YENİDÜZEN: Piyasada fiyat dengesizliği çok fazla. Özellikle marketlerdeki aynı ürünlerin bile neredeyse arasında uçurum farklar var. Bu dönemde yerli üretime daha yoğun bir talep oldu mu?
  • ALİ KAMACI: Yasaklama zihniyeti ile bu sorun çözülmez. Etkin denetim yapılması şart. Bu noktada da Ticaret Dairesi’ne çok ciddi görev düşüyor.
    Yerli üretime ise destek yok. Olanlar bile geri alınmaya çalışılıyor. Ancak vatandaş tarafından yerli ürün tercihi yapılıyor. Çünkü yerli ürünler hem daha uygun hem kaliteli. Yerli üretimin daha bilinir hale gelmesi için biz Oda olarak da bu yönde çalışmalar, reklamlar yapıyoruz. Çünkü yerli üreticilerimiz de kendilerini Avrupa standartlarında yarıştırmak için gelişiyor, geliştiriyor.
     
  • YENİDÜZEN: Güneyle ilgili temaslarınız oldu mu? Bir işbirliği söz konusu mu?
  • Ali KAMACIOĞLU: Güneydeki Ticaret ve Sanayi Odası ile ilgili bir girişimimiz oldu. Ancak oradaki oda başkanı çok siyasi. Bize siyasi açıklama yapma kaydıyla görüşebileceğini söyledi. Biz de siyasetten açıklama yapmak istemediğimizi söyledik ve görüşemedik.
    Önce sanayiyi konuşalım, sonra siyaseti. O yüzden maalesef görüşemedik.
    Bu arada tabi oradaki büyükelçilerle görüşmeye çalışıyoruz. İngiliz Büyükelçisi Sanayi Odası’nı ziyaret etti. Fransız Büyükelçisi’ni biz ziyaret ettik. Geçen hafta Almanya Büyükelçisi’ni ziyaret ettik.
    Yeşil Hat Tüzüğü ile ilgili sıkıntıları dile getirdik. AB heyeti ile görüştük. Yeşil Hat Tüzüğü’nün kullanılamadığını anlattık. Onlar da hem fikirler ama bir şey de yapmak istemiyorlar. Kısacası güney Yeşil Hat Tüzüğü’nü kullandırmamak için her şeyi yapıyor.
     
  • YENİDÜZEN: Yeşil Hat Tüzüğü şu an en çok hangi alanlarda kullanılıyor?
  • Ali KAMACI: Bizim doğal kaynaklarımızın daha fazla olduğu tuğla, mermer… Çok fazla bir şey almıyorlar alsalar bile çok sınırlı alıyorlar.

“İlk hedef Pazar Londra”

  • YENİDÜZEN: Bu istikrarsızlık ortamında Sanayi Odası’nın plan programı nedir?
  • Ali KAMACIOĞLU: Ülkedeki istikrarsızlık ayrı bir dünya ama biz sanayicimizin yüzünü yurtdışına çevirmek istiyoruz. Çünkü sanayinin geleceği ve kurtuluşu ihracata bağlıdır. Bu ihracatı geliştirmek için de bir sürü çalışmalar yapıyoruz. Göreve geldiğimiz günden beridir öncellikle ne üretebildiğimizi görebilmemiz gerekir ki daha iyi resmimizi görelim. Bununla birlikte ilk temasımızı 8-11 Haziran’da Londra’ya yapıyoruz. Yaklaşık 15 firmamız ile birlikte oradaki firmalar ile temasa geçip mini bir fuar düzenleyeceğiz. Bu çalışmayı ilk kez Londra’da deniyoruz. Eğer orada başarılı olursak 3-4 firma bile Londra’ya mal satmayı başarırsa bizim için ciddi bir getirisi olacaktır. Bunun devamında da diğer ülkelere de aynı türden geziler yapma hedefimiz vardır.
    İlk hedefimiz Londra ama çünkü ürettiğimiz ürünlerin çoğu aslında yiyecek üzerine. Londra’da 300-400 bin Kıbrıslı Türk yaşıyor. Bizim bu piyasaya ürünleri satabilmemiz gerekiyor. O yüzden Londra piyasası bizim için çok önemli. İngiliz Büyükelçisi de bize bu konuda ışık yaktı. Bunu başarırsak narenciye dahil birçok üründe İngiltere pazarına girebiliriz.
     
  • YENİDÜZEN: Şu an en çok ihraç edilen ürün nedir?
  • ALİ KAMACIOĞLU: Hellim. Ancak Avrupa Birliği, Avrupa’ya hellim satmamız konusunda her türlü zorluğu ve gecikmeyi sağlıyor. Bizi bu pazarın dışında tutmak için çalışma yapıyor. Oradaki denetleme kurulu kuzeye gelmek istemiyor, her yazışmamız 6 ay sürüyor. 

Röportaj Haberleri