Gerçekten merak ettiğim için soruyorum: Saatleri 1 saat geri aldık diye ‘jetlag’ geçireniniz var mı?
Etrafınızda “Ayol, Pazar ve özellikle Pazartesi jetlaga girdim, çıkamadım” diyene rastladınız mı?
Ben jetlag olmadım.
Etrafımda olana da rastlamadım.
Ama yine de sorayım dedim, belki birilerinin başına gelmiştir.
Jetlagın ‘mucidi’ Özdemir Berova’nın siyasi jetlaglığı başka mevzu…
Serdar bey ‘kapı’yı göstermiş kendisine…
Hüseyin Bey de parti içi ‘sandık’ı işaret etmiş.
Eskiler “dereyi görmeden paçayı sıvama” dediler ama Berova unuttu.
Siyaset literatürümüze ‘jetlag’ı kazandırdı ve sonra kendi kendisini imha etti.
Yazık…
***
10 kişilik kabinede bir tek Berova çıkıp ‘yaz saatinin devamı’nı savunabildi.
Bir küsur yılda başka hiçbir bakan ‘Mekke saati’ne sahip çıkmadı.
Başbakan geçen sene ‘bankacılık, havacılık’ der gibi olsa da, mantık ve akıl ve de bilim ve de coğrafya ve de vicdan ve de toplum bakımından arızasız herhangi bir izahat işitmedik.
Hatta ve hiç de hayret verici olmayan bir şekilde Serdar Denktaş “Hata yaptık” diye konuştu.
Yenile…
Koskoca bir kış boyunca insanlara olmadık durumlar yaşat.
Soğukta ve karanlıkta yaşamı topluma zindan et.
Tehlike, hastalık, korku risklerini artır.
Sonra çık ortaya ve “Israr ettik, hata yaptık” de.
E ne oldu şimdi?
Serdar Bey ellerini yıkadı, ak pak mı oldu?
Başbakan Yardımcısı kendisi değil miydi bu ülkenin?
Demek ‘yanlış’ yaptınız!
İyi de “Yanlış yapıyorsunuz” diyenlere ne diye kulak vermezsiniz ki hiç?
Eleştiriyi neden ‘öcü’ olarak görürsünüz ki siz?
Başkalarının görüşlerine, hele halkın vicdanına neden kulak vermezsiniz ki?
Olmaz, değil mi?
‘Anavatan’a yaranmak daha önemli çünkü!..
***
Hüseyin Özgürgün de siyasi jetlag olmuş gibi görünüyor.
Mecliste söylediği “Siyasetçi mahkemede yargılanmaz” sözü buna dalalet olabilir.
Gerçi alışkınız: Özgürgün daha bir ay önce “Bütün ekonomik sorunlar bitti. Devletin bir kuruş borcu kalmadı” mealinde konuşmamış mıydı?
Bu da öyle bir durum işte…
Hakkında soruşturma açılması istemine verdiği cevap bu: “Siyasetçi mahkemede yargılanmaz!..”
Kenan Evren de öyle diyordu!
‘Anavatancı’ olduğu için Evren’i örnek verdim Özgürgün’e…
Kendisi Siyasal Bilgiler okudu. Pinochet’in başına gelenleri de okumuştur herhalde…
Sadece ‘dikatörler’ değil, ‘yolsuzluk’ ve ‘usulsüzlük’ nedeniyle de yargılanmış, cezalandırılmış siyasiler de var, dünyanın her yerinde…
Bizde bile!
Ömer Demir mesela…
Neyse, eski konu bunlar…
İsterse Başbakan araştırıp detay öğrensin.
Jetlagsız günler dileğiyle…