AVRUPA KOMİSYONU ÇÖZÜMÜN MALİYETİ İÇİN DESTEK VERECEK
· “...Avrupa Komisyonu 2014- 2020 yılı için ayrılan bütçe içinde Kıbrıs’ta çözümün maliyetini karşılayabilmek için ciddi rakamlar üzerinde çalışılması öngörülüyor. Hem iyi hem de kötü senaryoda Kıbrıslı Türkleri de içine alacak formüller düşünüldü...”
· “...Ekonomik anlamda dalgalı sularda olduğunuzda bir birlik içinde olmak her zaman iyidir. Kıbrıs bölünmüş olmak için çok küçük ve her iki toplum için bunun zararları var...”
Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilcisi Andrulla Kaminara, KANAL SİM’e konuştu.
Avrupa Komisyonu’nun 2014-2020 yılı için ayrılan 1 trilyon Euroluk bütçe içinde Kıbrıs’ta çözümün maliyetini karşılayabilmek için ciddi rakamlar üzerinde çalışılmasının öngörüldüğüne vurgu yapan Kaminara, Kıbrıs Türk toplumunun ekonomisini AB ortalamalarına çıkarmak için de ayrıca destek fonlarıyla Kuzey Kıbrıs ekonomisini diğer üye ülkelerle aynı seviyeye getirmek için çalışılacağının altını çizdi.
Kaminara, “Avrupa Komisyonu 2014- 2020 yılı için ayrılan bütçe içinde Kıbrıs’ta çözümün maliyetini karşılayabilmek için ciddi rakamlar üzerinde çalışılması öngörülüyor. Hem iyi hem de kötü senaryoda Kıbrıslı Türkleri de içine alacak formüller düşünüldü. Tabii Kıbrıs sorunu çözülürse, artık ekonomik yardıma ihtiyaç duyulmayacak, Kıbrıslılar normal bir üye olacak ve normal kurallar kapsamında AB ortalamasını gerisinde olan ülkelere ekstradan sağlanan fonlardan yararlanacaklar” dedi ve şöyle devam etti; “mesela İrlanda AB’ye katıldığı dönemde en fakir ülkelerden biriydi ama AB’nin fonlarından yararlanarak, bunu aştı. 2 yıl öncesindeki ekonomik krize kadar Luxembourg’un ardından AB’nin en zengin ikinci ülkesiydi, ki Luxembourg da çok küçük ve bankacılık sektörü çok zengin bir ülke.”
Kaminara aynı zamanda geçtiğimiz 5-6 yıl içinde Kıbrıslı Türkler için 260 milyon Euro 2011 için de 28 milyon Euro’luk bir bütçenin kullanıldığını ve önümüzdeki yıl için de benzer bir rakamın kullandırılması için çalışıldığını belirtti.
DÖNEM BAŞKANLIĞI VE MÜZAKERELER AYRI KONULAR
Kıbrıs Cumhuriyeti’nin dönem başkanlığı ile ilgili de konuşan Kaminara, dönem başkanlığını yürütecek olan ülkenin, AB’nin programını uygulamakla yükümlü olduğuna işaret ederken, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin de kendi programını değil bu ortak programı uygulamakla yükümlü olacağını ifade etti.
AB gündeminde üye devletlerin önümüzdeki 10 yıl içinde alınması en zor kararların bu dönem başkanlığına denk geldiğini söyleyen Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilcisi Andrulla Kaminara, bu süreçte 2014-2020 yılı 1 trilyon Euro’luk bütçenin nasıl bölüştürüleceği ile ilgili çalışmaların yürütüleceğini, belirtti. “27 üye devletin bu 1 trilyonluk pastanın hangi diliminin hangi politikaya gitmesi konusunda anlaşması gerekiyor” diyen Kaminara, anlaşmazlık durumunda 2014’den itibaren kullanılacak bir bütçenin olmayabileceğine işaret etti.
Kaminara, müzakerelerle Kıbrıs Cumhuriyeti’nin AB dönem başkanlığının birbirinden ayrı düşünülmesi gerekliliğine vurgu yaparak, Avrupa Komisyonu’nun en erken zamanda Kıbrıs sorununun çözülmesini istediklerini ifade etti ve “biz her zaman iyimseriz, umarız Temmuz öncesinde her iki toplum tarafından da kabul edilen bir çözüm hayata geçer” dedi.
ÇÖZÜMÜN DEĞİL ÇÖZÜMSÜZLÜĞÜN MALİYETİ BÜYÜK
Kıbrıs ekonomisi için çözümün son derece önemli olduğuna vurgu yapan Kaminara, sanılanın aksine çözümün değil çözümsüzlüğün maliyetinin yüksek olduğunun altını çizdi. “Ekonomik anlamda dalgalı sularda olduğunuzda bir birlik içinde olmak her zaman iyidir. Kıbrıs bölünmüş olmak için çok küçük ve her iki toplum için bunun zararları var” diye konuşan Kaminara, çözümle birlikte çok daha fazla turistle ekonomin en önemli ayağı olan turizmde ciddi bir hareketlenme olacağına işaret etti.
Kaminara, çözümle birlikte şirketlerin çok daha büyük bir piyasaya mallarını satabileceğini Kuzey Kıbrıs şirketlerinin ise Kıbrıs’ın tamamı ve Avrupa’ya ürün gönderebileceklerini, bunun yanında Türkiye gibi büyük bir pazarın kullanılabileceğinin de altını çizdi.
TÜRKİYE AB İÇİN ÖNEMLİ
Türkiye’nin AB için son derece önemli bir ülke olduğunun altını çizen Kaminara Avrupa Komisyonu’nun Türkiye ile ilgili hazırladığı rapora vurgu yaparak, Türkiye’nin dış ticaretinin %50’sinin AB ile gerçekleştirildiğini dış yatırımların %80’inin ise Avrupa ülkelerinden geldiğini belirtti. “Bu AB ve Türkiye’nin karşılıklı olarak birbirlerine nasıl bağlı ve faydalı olduğunu ortaya koyuyor” şeklinde konuşan Kaminara, tam üyelik için askıda olan müzakere başlıklarının da Ankara Protokolünün uygulanmasıyla askıdan indirilerek sürecin ilerletilmesi gerekliliğine vurgu yaptı.
KÜRESEL EKONOMİK KRİZ ve EURO BÖLGESİ
Yaşanan küresel ekonomik krize de vurgu yapan Kaminara, AB üyeleri içinde yapılması gerekenleri birlikte yapmak gerektiğine işaret etti. “Tek başına krizle mücadele etmeye çalışmaktansa, birlikte hareket etmenin önemini vurgulayan Kaminara, “birlikte daha güçlüyüz” mesajını verdi.
Bir süredir tartışılan AB’nin bu krizle birlikte dağılabileceğine ilişkin tartışmaları da yanıtlayan Kaminara, 500 milyonluk nüfusla, AB’nin dağılmasının mümkün olmadığını belirterek, “şu anda zor zamanlardan geçiyoruz, kimse bunu inkar etmiyor, ama AB tarihinde bugüne kadar büyük bir master plan yapılmadı. AB buna rağmen şimdiye kadar çok da iyi gitti. Şimdi de önemli kararlar alınabilecek ve ileriye gidilecektir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Euro bölgesinde de belli sorunların yaşandığına işaret eden Kaminara, dünyada ticareti yapılan ikinci büyük para birimi olan Euro’nun son derece güçlü olduğunun altını çizdi. “Euro kullanmayan devletler Euro bölgesine girmek için çalışmalar yapıyor” diyen Kaminara, sorunun hızlı bir ortak hareketin yaratılamaması olduğuna vurgu yaptı. “Euro bölgesi çökmek üzere olan bir şey değil ama Euro Bölgesi ülkeleri her ne kadar birliği oluşturma konusunda hızlı hareket etmişlerse de önlem alma ve ortak çalışma konusunda aynı hızla çalışmadılar. Böylece ortak ekonomik politikalar gerçekleştirilemedi. Şimdi yapılması gereken bunun sağlanmasıdır” dedi.
Yunanistan’da yaşanan ekonomik krizle ilgili de konuşan Kaminara, AB’nin Yunanistan’ın kullanması için beklenen parayı serbest bıraktığını hatırlatarak, Yunanistan’daki krizden en çok etkilenen ülke olan Güney Kıbrıs’ta da işsizliğin %8’e yükseldiğini ancak %12 olan AB ortalamasının hala altında olmasının önemli bir avantaj olduğuna işaret etti.
Bunun yanında Yunanistan şirket ve bankalarının diğer kurumlara olan borçlarının tamamını değil .çok daha düşük bir bölümünün ödeneceği düşünülecek olursa, Kıbrıs’ın da bundan da ayrıca olumsuz etkileneceğini belirten Kaminara, yine de ülkenin yaşanacak şoku atlatabilecek durumda olunduğunu belirtti.