▶ Teknecik Elektrik Santrali’nden yükselen kara duman, son haftalarda yoğunluğunu arttırdı, YENİDÜZEN bölgeye giderek, santral çevresinde ikamet eden yurttaşlarla görüştü.
▶ Bölge halkı, en temel insan haklarından olan “yaşam hakları” konusunda hissettikleri endişeyi dile getirdi, “sağlığımız tehlike altında” dedi.
Serap ŞAHİN
Teknecik Elektrik Santrali’nden yükselen kara duman, son haftalarda yoğunluğunu arttırdı, YENİDÜZEN’e konuşan bölge halkı, en temel insan haklarından olan “yaşam hakları” konusunda hissettikleri endişeyi dile getirdi, “sağlığımız tehlike altında” dedi.
EL-SEN yetkilileri, bölgeyi etkisi altına alan kara dumanın kötü yakıttan kaynaklandığını, yakıtın bitmek üzere olduğunu ve yedek parça eksikliğinden bakım yapılamadığını bu nedenle de dumanın tetiklendiğini belirtiyor.
Teknecik Elektrik Santrali’nden çıkan dumanlar özellikle Çatalköy ve Esentepe bölgesini yoğun bir şekilde etkilerken, iki bölgede de bulunan insanlar sağlığından endişe ediyor.
YENİDÜZEN, söz konusu bölgeye gitti, yerinde gözlem yaptı.
Yeni konut projelerinin yoğunlukta olduğu Esentepe’nin kara duman altında kaldığı görüldü.
Beşparmak köyü civarında da birçok boş villa görülürken, çevre kirliliğinden dolayı insanların bu bölgeleri artık tercih etmemeye başladığı bölge halkı tarafından belirtildi.
Söz konusu dumanı her gün soluyan bölge halkı YENİDÜZEN’e konuştu, “Sağlığımızdan endişe ediyoruz” dedi. Kanser olma ihtimalinin olduğunu belirten bölge halkı, acilen önlem alınması gerektiğini vurguladı.
Santralin zehir saçtığını ve dumanı her gün soluduklarını belirten bölge halkı, kullanılan mevcut sistemin de eksik olduğunu ifade etti,” Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi bir sistem istiyoruz” dedi.
Özellikle son zamanlarda dumanların bölgeyi daha çok etkisi altına aldığını dile getiren bölge halkı, yetkililerin bu şekilde cinayet işlediğini, insan hayatının bu kadar değersiz olmaması gerektiğini söyledi.
Bölge halkı, eksik olan filtrenin de acilen giderilmesi gerektiğini kaydetti.
Bölge halkı ne dedi?
Erol Aslan: Sağlığımızdan endişe duyuyoruz
“Teknecik Elektrik Santrali’nden çıkan duman sık sık oluyor. Her gün yoğun bir şekilde duman soluyoruz. Sağlığımızdan endişe duyuyoruz. Kendi hastalıklarımız zaten var. Ben kalp ve şeker hastasıyım. Bir de üstüne kimyasal duman soluyoruz. Yetkililer acilen gerekli tedbirleri almalı.”
Mustafa Toman: Kanser oluyoruz
“Ben Çatalköy’de yaşıyorum. Bölge halkı olarak bu dumandan şikâyetçiyiz. Devletimiz bu konuya el atmıyor. ‘Yapılacak’ deniliyor ama sonuç olarak değişen bir şey yok. Sağlığımızı hiçe sayıyorlar. Kara dumanlardan zehirleniyoruz ve kanser oluyoruz. Devletin bu işe el atması lazım.”
Havva Gürbüz: Önlem alınması gerekiyor
“Bölge halkı olarak çıkan dumandan rahatsızlık duyuyoruz. Önlem alınması gerekiyor. Bu aralar özellikle çıkan dumanda bir artış var. Dumanın yanı sıra bölgeden pis kokular da geliyor. Zararlı bir gaz ve önlem alınmasını temenni ediyoruz. Bu konuda bir umudumuz yok ama temennimiz o yönde. Dünyanın birçok yerinde güneş paneli kullanılırken, bizim hala milattan kalma sistem kullanmamız da ayrı bir konu.”
Emin Tiyek: Santral zehir saçıyor
“Santral zehir saçıyor. Ben Girne’de oturuyorum ancak Çatalköye ve Esentepe’ye geldiğimde sağlığımı etkiliyor.”
Serap Erişmiş: Pis havayı her gün soluyoruz
“Bölge halkı olarak kendi aramızda da bu konuyu konuşuyoruz. Bu durumdan çok muzdaripiz, çok rahatsızız. Duman ve kokular rüzgârla birlikte her yere yayılıyor. Nefes almakta zorlanıyoruz ve sağlığımızı kötü etkiliyor. Rüzgârla birlikte zehir şerit gibi geçiyor. Bazen dağ yolunu kullanıyoruz ve yol bitene kadar felaket baş ağrısı çekiyoruz. Pis havayı her gün soluyoruz. Son dönemlerde de kanser hastalığında ciddi patlamalar oldu. Onun da farkında ve bilincindeyiz. İnşallah santrale filtre takılır. Halkın sağlığı düşünülürse hepimiz çok memnun oluruz.”
Ünsal Erişmiş: Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi bir sistem istiyoruz
“Teknecik Elektrik Santrali çevreye çok zarar veriyor. Filtrenin takılması için 50 milyon dolar bir maliyeti varmış. Filtre takıldıktan sonraki bir aşama var ve oluşan atıkların imha edilemeyeceği, sıkıntıların tekrar başlayacağı söyleniyor. Biriktirilen filtre aracılığıyla o atık imha edilemeyecek ve vatandaşların evlerine, yedikleri yemeğe, oturdukları masaya geliyor. Bizi yönetenlerin artık buna bir el atması lazım. Bölge halkı olarak bu olaydan çok şikâyetçiyiz. Hastalık vakaları çok fazla arttı. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi bir sistem istiyoruz. Kıbrıs’ın dünyada en fazla güneş gören ülkelerden biri olmasına rağmen, hala yenilenebilir enerjiye dönmediysek, Nuh’un döneminden kalan sistemle hala devam ediyorsak, toplanan vergiler nereye gidiyor? Vergilerin yüzde 85’i kamuya harcanıyorsa nerede? İnsan değeri bu kadar mı?”
Filiz Akgül: Sağlığımızla oynuyorlar
“Elektrik santralinin dumanını solumaktan çok rahatsızız. Santralden 1 kilometre önce duman başlıyor, Esentepe’ye kadar kara bulut. Bir de turistik bir ülkeyiz. Bu şekilde doğamızı öldürüyoruz. Dumanlar doğaya zarar veriyor. Bölgedeki otellerin kokusundan ve çöplerden rahatsızız. Bunlar sağlığımızı çok kötü etkiliyor. Santralin filtresin yapsınlar. Bize filtresiz elektrik sağlıyorlar. Koskoca hükümet, konuşmayı çok iyi biliyorlar ama başka bir şey bilmiyorlar. Bizim sağlığımızla oynuyorlar.”
Özcan Akgül: Cinayet işliyorlar
“Elektrik santralinin bu gidişatı hiç iyi değil. Bu yüzyılda bunları yaşamak çok kötü. Siyasilerimiz resmen bizi ilkel çağda yaşatıyorlar. Sağlığımızı hiçe sayıyorlar. Bölgeye otel inşa ediyorlar ancak yollarda lağım kokuları oluşuyor. Santralden çıkan yoğun dumanlar, başlı başına resmen bir cinayet işliyorlar.
Berker Abacı: Sağlığımızı ve psikolojimizi tehlike altında hissediyoruz
“Güzel ve yeşil Girne’mizin dumanlarla kaplı olması bizi çok rahatsız ediyor. Yıllardır bu şekilde. Sonunda bir gazetenin buna ses olması da güzel bir şey. Sağlığımızı ve psikolojimizi tehlike altında hissediyoruz. Çünkü sürekli elektrikler de kesiliyor.”