“Kardeş olmak için kan bağı gerekmez, can bağıyla kardeşiz biz...”

Sevgül Uludağ

Birgül Kılıç YILDIRIM

(23 Temmuz 2024 Salı akşamı, ünlü film yönetmeni Panikos Hrisantu’nun girişimi ve organizasyonuyla Baf’ın Attika Sineması’nda film yönetmeni Cemal Yıldırım’ın çektiği “Süt Babam” filmi gösterilerek barış mesajı verildi.

Film gösterimine filmin yönetmeni Cemal Yıldırım, filmin kahramanları Birgül Kılıç Yıldırım ve Andreas Efstathiu ve Birgül’ün babası Mehmet Kılıç ile annesi Emine Hanım da katıldı... 1974’te askerliğini yapmakta olan Andreas Efstathiu’nun, Mehmet Kılıç’ın ricası üzerine savaş nedeniyle bulamadığı Pelargon marka sütü bulup getirmesi ve Kanlıdere içine inerek bu sütü Mehmet Kılıç’a vermesi, bunu birkaç kez tekrarlaması ve böylece minik Birgül Kılıç Yıldırım’ın hayatını kurtarmasıyla ilgili olan “Süt Babam” filmi, izleyenlerin yüreğine dokanıyor.

Çok değerli arkadaşımız, kalbi barış özlemiyle dolu Birgül Kılıç Yıldırım’dan Baf’taki film gösterimine dair izlenimlerini ve hissettiklerini yazmasını istedik. Çok anlamlı yazısını aşağıda yayımlıyoruz... Bizi kırmayarak duygularını paylaştığı için Birgül Kılıç Yıldırım’a sonsuz teşekkürler... S.U.)

“Bizim Hikayemiz sizlerle, ilk kez 4 yıl önce bu satırları okuduğunuz bu sayfada,  Sevgül Uludağ’ın desteği ile buluşmuştu.

İlk haber başlığı "Annem babam minnet duyar, ben teşekkür etmek isterim" şeklinde dökülmüştü Sevgül  hanımın  kaleminden ve ben buradan ulaştım Süt Babama. Yolumuzu aydınlatıp  bizlere Köprü oldu Sevgül hanım ve yılların hasretliğini, bekleyişini sonlandırıp  bir çocuğun kahramanını ona getirdi. Sevgül hanıma   ne kadar teşekkür etsem azdır.”

PANİKOS HEP DESTEK OLDU...

“Süt Babam belgeselimizin gösterimi ve her iki toplumla buluşma serüveni 26 Temmuz 2021 Pazartesi akşamı ara bölgede  Dayanışma Evi’nde, Kıbrıslırum film yönetmeni Panikos Hrisantu'nun yöneticiliğini yaptığı Cyprus Film Archive adlı derneğin desteği ve iki toplumlu  Basın Gösterimi ile  izleyiciyle buluşmuştu. Sevgili Panikos, Süt Babam ile ilk buluşmamızda bizlerle birlikteydi ve o günden beri hep yanımızda ve bize destektir.

Sevgili Panikos, 2024’ün ilk aylarından beridir her Salı Baf'ta Attikon Sineması’nda,  film tarihinde klasikleşmiş ve mutlaka görülmesi gereken filmleri filmseverler ile buluşturuyor... Bu etkinlikleri Kıbrıs Film Arşivi adına yürütüyor. Baf Belediyesi de bu konuda sevgili Panikos’a her zaman destek vermekte...”

“KIBRIS TRAJEDİSİYLE İLGİLİ GÖRÜLMESİ GEREKEN FİLMLER...”

1974 harekatının 50. yılı sebebiyle bu film gösteriminde bir değişiklik yaparak “Kıbrıs Trajedisi ile ilgili Görülmesi Gereken Kıbrıslı Filmler” adında bir alt başlık oluşturdu ve Süt Babam belgesel filmimizi de buraya dahil etti. Gösterim tarihimiz 23 Temmuz Salı  günüydü.  Bizleri bir gün önceden misafir etti sevgili Panikos. 3 günlük Baf ziyaretimizin iki günü Poli köyünde, bir gün de Yeroşibu’da  geçti.

Panikos bizleri Poli’de  karşıladı ve otelimize yerleştirdi. Poli’de genellikle oteller aile işletmesidir ve çok samimi bir ortam vardır. Mariella otelde ikinci gün kahvaltı sonrasi Panikos’un Pelatusa köyündeki evine gittik.”

PELATUSA DİYE BİR KÖY...

“Pelatusa yüksek tepelere yerleşmiş  bir  köydür. Baf körfezini bütünüyle ayaklarınızın altında hissedersiniz. Ben ilk kez gittiğimde bu köye hayran olmuştum. Fakat geçtigimiz yıl çıkan orman yangınında  o yemyeşil doğası, devasa ağaçlarının yanıp kül olduğunu gördük.

Bu korkunç yangında maalesef  abimiz Panikos’un da evi yanmış, tamamen kül olmustu. Aylar  sürmüştü  bölgenin ve evlerin toparlanması.

Devletin de katkılarıyla Panikos evini toparladı. "Mutluyum burada" dedi bize.  Ama benliğinde halen daha o yangının izleri duruyor...

Panikos Avroşillo çiçeklerini çok seviyor.

“YANAN AVROŞİLLO ÇİÇEKLERİ...”

Yangın günü  evini, ağaçlarını ve avroşillo çiçeklerini kurtarmak için çok uğraştığını söyledi. Gözünün önünde evinin yandığını ve elinden birşey gelmediğini söyledi. Sonra yanan avroşillo çiçeklerinin küllerinin arasından  yeniden tomurcuk açtığını ve herşeye rağmen her zaman bir umut olduğunu söyledi.

Yanan evini, bahçesini, avroşillo çiçeklerini görüntüleyip kısa bir film de yapmış.  Evindeki bilgisayardan bize izletti... İzledikçe gözümün yaşı dinmedi. O acıyı, o çaresizliği  tüm benliğimde hissettim. Sarıldı bana ve “Avroşillo çiçeklerini düşün, her zaman bir umut vardır” dedi. Mutfaktan güzel kokular geldi burnumuza,  meğer kleftikolar pişmiş. Elbirligi ile sofrayı kurup taptaze yeşilliklerle salata ve mis gibi köy ekmeciğiyle adeta Kıbrıs’ı yaşadık. Ekmek kadayıfımız da vardı tabii ki...”

“İÇİME BİR UMUT DOĞDU, AVROŞİLLO ÇİÇEKLERİ GİBİ...”

“O günün akşamında  Panikos, annem, babam, ben ve Cemal, Süt Babam’ın gösterileceği Attikon Sineması’na gittik. Antreas babam, karısı Arsinoe,  kızları Litsa ve torun Andonis de geldiler. Biz artık kocaman bir aileyiz. Bir anda sinema gelen izleyicilerle doldu. Her yaştan izleyici vardı. Gençlerin çogunlukta oldugunu görünce içime bir umut doğdu, tıpkı Panikos’un söylediği Avroşillo çicekleri gibi... Belli ki gençler de artık sorgulamaya başladı.

Film başladığında sessizliğin içinde sadece hıçkırık sesleri vardı... Film bittiğinde gözlerde yaş, elleri patlayıncaya kadar alkış vardı. Herkesle kucaklaştık, herkesle sohbet ettik.”

“HELAL OLSUN İÇTİĞİN SÜTLERE...”

“Bir izleyici bana dedi ki, “Bir filmde insan en çok birkaç sahnede duygu yoğunluğu yaşar fakat siz bizlere öyle bir ders verdiniz ki  filmin ilk dakikasından bitene kadar gözümü ekrandan ayıramadım ve ağladım. Helal olsun içtiğin sütlere” dedi... Kimse evine gitmek istemezdi sanki o gece. Salonu terk etmek kolay olmadı. Sarılmalar, kucaklaşmalar, ellerimizin  kenetlenmesi. Bizim için barış buydu... Biz barışı halk olarak kendimiz yaratacaktık aslında... Bu, onun göstergesiydi.”

“KARDEŞ OLMAK İÇİN KAN BAĞI GEREKMEZ, CAN BAĞIYLA KARDEŞİZ...”

“İki günün ardından son günümüz Yeroşibu’da, Süt Babam’ın evinde geçti. Tüm aile oradaydık. Biz kocaman bir aileyiz artık. Antreas babamın güzeller güzeli eşi Arsinoe öyle güzel yemekler yapıyor ki tadına doyum olmaz. Sofrada kuş sütü eksikti  dersek yeridir. Tüm gün onlarla birlikte, kahkahaların,  sohbetlerin oldugu bir gün yaşadık. Hem Rumca, hem Türkçe’nin konuşulduğu  kocaman KIBRISLI bir aileyiz biz. Kan bağı olması gerekmiyor kardeş olabilmek için, bizler can bağıyla bağlanmış kardeşiz Litsay’la Hristo’yla.

Duygu dolu 3 gün geçirdik Baf’ta. Artık yola çıkma, geri dönme  zamanımız gelmişti, sarıldık birbirimize sımsıkı ve sözleştik yakın zamanda tekrar görüşmeye.  Bu güzel ve anlamlı organizasyonu düzenleyip barış adına bir ışık da bizim yakmamıza imkan veren Panikos Hrisantu’ya sonsuz teşekkürler...”


Birgül Kılıç Yıldırım, Litsa, Mehmet Kılıç ve Antreas Efstatiu, birarada...

Süt Babam belgeselinde yer alanlar Baf'ta sahnede...