Dansçı Bekir Şimşek, dansçılığı kariyer olarak yapmanın ve dansa ilgili kişilerin yaşadığı zorlukları anlatıyor. Çocukluğundan beri dansla büyüdüğünü söyleyen Şimşek, yeteneğin yanı sıra alınan eğitimin de danstaki önemine işaret ediyor.
“Dans, benim hep içimde olan, çocukluktan beri hayatımın parçası olan bir şeydi”
Dila ŞİMŞEK
Dansçı Bekir Şimşek, dansçılığı kariyer olarak yapmanın ve dansa ilgili kişilerin yaşadığı zorlukları anlatıyor. Çocukluğundan beri dansla büyüdüğünü söyleyen Şimşek, yeteneğin yanı sıra alınan eğitimin de danstaki önemine işaret ediyor.
“Birçok dansı birleştiriyorum, hepsinin temeli ‘Hareket’ten geliyor”
Şimşek, ilk başladığında ‘hip-hop ve break dans’ üzerine yoğunlaştığını, sonrasında ise çağdaş dans eğitimi aldığını ve bunları birleştirmeye çalıştığını belirtiyor. “Bale, çağdaş dans, hip-hop, contemporary dans yapıyorum. Aslında hepsinin temeli aynı: Hareket… Ben bunların hepsinin birbirine bağlantılı olduğuna inanıyorum” diyor.
“Neden dans diye soruyorlar… Bilmiyorum, dans hep oradaydı”
Dansın hayatındaki önemini vurgulayan Şimşek, “Daha önce çok düşündüm dansa neden başladım, nasıl başladım diye… Ama bir cevap bulamadım. Ben bunu bir yerden görerek başlamadım. Hangi mesleği seçsem diye düşünüp karar kılmadım. Dans, benim hep içimde olan, çocukluktan beri hayatımın parçası olan bir şeydi” diye anlatıyor.
“Beklemediğim anda önüme bir fırsat çıktı”
Şimşek, liseyi bitirirken, tesadüfen bir okuldan burs imkanı elde ettiğini ve bunun üzerine dans okumaya karar verdiğini dile getiriyor. “Dans okumak hiç aklımda yoktu. Ama lisedeyken teneffüste bile koridorda dans ederdim, herkes beni böyle bilirdi. Sonra bir fırsat çıktı önüme ve böylelikle Çağdaş Dans eğitimine başladım. Yetenek sınavına girdim ve başarılı oldum” şeklinde konuşuyor.
“Ne yazık ki Kıbrıs’ta, dansçılık diye bir kariyer yok…”
Yakın zamanda Portekiz’den döndüğünü belirten Şimşek, “Yurt dışındaki okullarda birbirinden yetenekli yüzlerce kişi sınava başvuruyor, sadece birkaç kişi seçilirken, bir yabancı kişiye yer veriliyor. Bu yüzden orada bir fırsat yakalamam zor. Ne yazık ki Kıbrıs’ta, dansçılık diye bir kariyer yok… Burada bir şeyleri başarmak daha zor” diyor.
“Ülkemizde çocuklar için başarılı, kariyeri olan bir dansçı modeli de yok ne yazık ki”
Şimşek, dansta eğitimin önemini vurgulayarak, sözlerine şöyle devam ediyor: “Yurt dışından gelen dansçılar, bizlere kıyasla dans konusunda daha bilgili. Yani örneğin biz birinci sınıf eğitimi alırken, onlar üçüncü sınıfmış gibi oluyor. Ne yazık ki bu da dansa verilen önem ve eğitim kalitesinden kaynaklanıyor. Dansçı arkadaşlarım zaten bale bilirken, ben okula başladığımda baleyi en baştan öğrenmem gerekmişti. Aynı yaşlarda ve ‘seviyede’ olmamıza rağmen, aynı dersleri alamıyorduk. Kıbrıs’a baktığımızda, hangi çocuk ben büyüyünce dansçı olayım diyebiliyor? Dansçılar ne yapıyor? Yani çocuklar için başarılı, kariyeri olan bir dansçı modeli de yok ne yazık ki. Umarım ülkemizde bunu meslek olarak yapmak mümkün hale gelir”