Bu sezon iddialı bir lig yaşıyoruz. Takımlar bir birlerine, oyun açısından fazla üstünlük kuramadığı için, şu anki tabloya bakıldığında, birçok takımın, ligde iddialı duruma geldiğini görüyoruz.
Aslında lig bir maraton. Sezon sonuna kadar bu derenin altından birçok sular akacaktır. Maratonu sonuna kadar götürebilecek takımlar, kesinlikle kadro derinliği ve ekonomisi iyi olan takımlar olacaktır.
İşte dün akşam, yukarıda saydığım özelliklere sahip iki takımın karşılaşmasını izledik. Bu iki takım, hem kadro derinliği, hem ekonomik ve hem de kaliteli futbolcu sayısı bakımından, maratonu sonuna kadar götürebilecek güçte takımlar olarak kabul ediliyorum. Ancak dün akşamki performansları çok da iyi değildi.
Karşılaşma birçok açıdan önemliydi. Şampiyonlukta iddialı olmalarının yanında, sahadan galip ayrılacak takımın, liderlik koltuğuna oturacak olması oyuna ayrı bir heyecan ve iddia katmıştır.
Oyuna, iki takım da taraftar desteğini arkalarına alarak, hırslı ve arzulu başladı. Fakat oyun taktiği açısından yenemezsek yenilmeyelim düşüncesi, takımların öncelikli hedefleriydi.
DTB ne istediğini bilerek oyuna başladı. Maçın başında adam adama savunma yaparak rakibine gol fırsatı vermedi. İlk toplara müdahale ederek rakibinin ataklarını engelledi. Ancak duran bir top sırasında Hüseyin Sadıklar’ın topu hızlı oyuna sokması sonrasında dikkati dağılan DTB savunması, kalesinde golü gördü. Golden sonra toparlanıp rakibinin üzerine gitmeye başlayınca, beraberlik golünü buldular. Ancak 84’üncü dakikada John'un golüne engel olamayınca önemli bir deplasman maçından puansız dönmek zorunda kaldılar.
Yenicami kendi sahasında oynamanın avantajını iyi kullandı. Daha çok atak yapmaya çalıştılarsa da, gereksiz pas hataları ve top kayıpları yüzünden pozisyon bulmaları zorlaştı. İlk devre her iki takımın attığı golle 1-1 sonuçlandı.
İkinci devreye takımlar daha temkinliydiler. Hata yapmamaya çalıştıkça hata üzerine hatalar yaptılar. Gereksiz top sürmeler, pas hataları, beceriksizlikler oyunun kalitesini düşürdü. Bir de bunlara hakem hataları eklenince, oyunun tansiyonu yükseldi ve ortam iyice gerildi.
Hakem gerçekten kötü bir maç yönetti. Gereksiz gösterilen kartlar, verilmesi gereken ama verilmeyen kartlar, verilmeyen penaltılar, herkes Caner hocayı itirazdan dolayı oyundan attı derken, Afün'ün oyundan atılması, Halil'in ceza alanı içerisinde Salih'e yaptığı hareket bariz bir penaltı iken çalınmaması ve daha birçok yanlış kararlar. Tek doğru karar, golden sonra tribünlere çıkan John'a gösterilen sarı karttı. Fakat ona da gösterilen ilk kart yanlıştı. "Ne şiş yansın ne kebap kararıydı."
Kısacası kötü yönetilen bir maçta, olay çıkmamasının tek nedeni, futbolcuların ve kenar yönetimlerin iyi niyetleriydi. Herkesin gördüğünü sizler de göreceksiniz. Takımlara eşit mesafede olacaksınız ve hiçbir takıma ayrım yapmayacaksınız. Sizin göreviniz adaleti dağıtmak olacaktır. Ancak o zaman sizlere güven duyulur.
Yenicami fizik gücü iyi bir takım. Ancak güçlerini ekonomik kullanmasını bilmiyorlar. Gereksiz top kayıpları ve pas hataları yüzünden, eforlarını boş yere harcıyorlar. Halbuki, tek top oynamayı deneseler daha verimli olacaklar. Futbol, hızlı düşünüp çabuk karar veren ve uygulayanların oyunudur. Gereksiz top sürmeler, kaptırılan toplar ve hatalı paslar, gereksiz efor harcanmasına neden olur.
Özellikle John ve Moses çok top eziyorlar. Her topu kendileri kullanmak istemeleri, arkadaşlarına pas vermemeleri, takıma zarar veriyor. Anlıyorum, kendilerini göstermek göze girmek istiyorlar, ama kusura bakmasınlar, bir oyuncu kendini böyle gösteremez. Bence buna bencillik denir. Arkadaşlarıyla yardımlaşarak oynamayı bilmelidirler.
Haa, bir de John'a tribünlere çıkmanın sarı kart olduğunu birileri söylesin de bundan sonra takımını on kişi bırakmasın. Bu kadar basit bir şekilde oyundan atılmak profesyonel bir oyuncuya yakışmaz.
Dün akşamki galibiyet Yenicami’yi liderlik koltuğuna oturttu. Lider olmak sorumluluk gerektirir. Yenicami bu sorumluluğu kaldırabilecek güçte bir takımdır. Daha dikkatli ve daha sorumluluk bilincinde hareket ettikleri takdirde, bu maratonu sonuna kadar götürecekler gibi gözüküyor.