Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu “iflas etti” diyorlar.
“Batırdık” diyemedikleri için!
Enerji politikamızın iflas ettiği şüphe kaldırmıyor.
Bir gerçek daha var: Bu faturalar, asgari ücretle, ödenmiyor!
***
Bir kurum zordaysa, işinin ehli en iyi profesyonellere emanet edilir.
Bir kurum çökmüşse, maliyet hesabı tam olur, zararına satış yapmaz.
Bir kurum iflasla anılıyorsa, tahsilatı aksamaz, dışarıda alacak bırakmaz.
Bir kurum batmanın eşiğine geldiyse, bu kadar çok özel tahsisat, ödenek, maaş gideri olmaz.
Bu gerçekler söyleniyor.
Ama ayrı ayrı!
Kendi “payını” örtüyor herkes!
***
Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun yönetim ve karar alma süreçlerinde siyasetin ya da sendikanın böylesine başrolde olması anlaşılır değildir.
Tüm taraflar kendi rolünün çok ötesine geçmiştir.
Bilimsel yönetim ve verimlilikle birlikte toplumsal fayda da ortadan kalkmıştır böylece…
Tam bir “kaos”tur yaşanan!
***
“Elektriğin üretim maliyeti” bilinmiyor!
Pek çok rakam var ortada, kime sorsanız, bir başka formül, bir başka hesap çıkıyor.
Tümüyle bağımsız bir otoriteye “maliyet hesaplaması” yaptırmak şart!
Kurumla hiçbir menfaat ilişkisi olmayan bir otoriteden söz ediyorum.
***
Kıbrıs’ın kuzeyi, Türkiye iktidarları için “yandaşlarını” memnun ettikleri bir alana dönüşmüştür.
İhalelerin Ankara’da çıkma sebebi de bu olsa gerek!
Yeni dönemde Kıbrıslı Türklerin mevduatlarından toplanan ve Kalkınma Bankası'na aktarılan parayla, AK-SA'nın borçları ödenirse şaşmayınız.
İçkiye gelen fonlar da muhtemelen bunun içindir!
“Yavruvatan” örtüsüyle iyi bir “rant” alanıdır Kıbrıs!
Hele de milliyetçilik üzerinden!
***
Hani insanın "az bile" diyesi geliyor.
Niye?
Çünkü senelerce "Ruma" sövdü bu zihniyet ve elektriği oradan aldı, parasını Kıbrıslı Türklerden toplayarak iç etti.
Yedi!
Üleşti!
Bunu yaptığı için de hep seçildi.
***
"Sıramı beklerim" psikolojisidir bu!
- "O yedi, sıra bize de gelecek."
- "O'nun çocuğu arka kapıdan istihdam edildi, bizimki de edilecek."
- "O yandaşlıkla, hatırla, yalakalıkla hayatını kazandı, bu düzen bizi de güldürecek."
***
“Susma sustukça sıra sana gelecek” yanlış anlaşılıyor bazen (!)