“Kıbrıs Barış Süreci”

Serkan Soyalan

Avrupa Parlamentosu bünyesindeki Sol Grup tarafından geçtiğimiz hafta Brüksel’de düzenlenen “Kıbrıs Barış Süreci: İleriye Giden Yol” başlıklı oturuma, AKEL’in davetlisi olarak bizler de katıldık.

Avrupa’nın merkezinde Kıbrıs’ın geleceğini konuşmak için salona girerken, salonda Kıbrıslıların dışında, diğer ülkelerden katılımcıların olduğunu da gözlemledim.

***

Avrupa Komisyonu’nun DG REFORM Genel Müdür Vekili Judith Rosa, AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu, AKEL Avrupa Parlamentosu Üyesi Giorgos Georgiou,  Belçika İşçi Partisi’nden Avrupa Parlamentosu Üyesi ve Sol Grup Başkan Yardımcısı Marc Botenga, AKEL Merkez Komite üyesi Toumazos Çelebis ve Kıbrıslı Türk Eski Özel Temsilci Erhan Erçin’in konuşmacı olduğu etkinlikte, Kıbrıs barış süreci tüm yönleriyle ele alındı.

***

Etkinlikte ilk konuşmayı yapan Avrupa Komisyonu’nun DG REFORM Genel Müdür Vekili Judith Rosa, Kıbrıs’taki ortak sorunlardan bahsetti.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in ev sahipliğinde Kıbrıslı Türk lider Ersin Tatar ile Kıbrıslı Rum lider Nikos Hristodulidis’in 15 Ekim tarihinde New York'taki akşam yemeğinin sonuçlarına atıfta bulunan Rosa, özetle “Biz her iki toplumdaki taraflarımıza, biran önce birleşme çağrısında bulunuyoruz. Her iki toplumdaki muhataplarımızı pozitif bir iklim yaratmaya teşvik ettik. Adada uzun süren sorunların aşılması gerekir” diye konuştu.

Yeni geçiş noktalarının açılmasının önemine de vurgu yapan Rosa, “Yeşil Hat üzerinden daha fazla kişi geçecek, ticaret daha da gelişecek. Yeşil Hat Ticareti insanları daha çok bir araya getiriyor ve güven veriyor. Kıbrıs Türk toplumunun yüzünün AB’ye dönük  kalmasını çok önemsiyorum” dedi.

Kıbrıs’ta çok fazla çocukta kanser vakasının görüldüğünü, bu konunun konuşulması ve üzerinde çalışılması gereken bir konu olduğuna dikkat çeken Rosa, Kıbrıs’taki solar enerji konusunun da çok büyük bir şans olduğunu söyleyerek, bu şansın iyi kullanılması gerektiğini söyledi.

Kıbrıs’ta işsizliğin de ciddi boyutlara ulaştığına vurgu yapan Rosa, “Gençlerin işsizlik sorunu var. Bu ciddi sıkıntılardan biridir” dedi.

***

Sol Grup adına konuşan Başkan Yardımcısı Marc Botenga da Kıbrıs’a 1960’lardan beri dışarıdan müdahalelerin görüldüğünü ve son dönemlerde temel değerlerin ihlal edilmesinin de kendilerini endişeye düşürdüğünü, adanın mevcut bölünmesinin sürdürülebilir olmadığını vurguladı.

Konuşmasında Kıbrıslı liderlere çağrıda bulunan Botenga, müzakerelerin bir anda başlaması ve sonuca odaklanılması gerektiğini söyledi.

***

AKEL Avrupa Parlamentosu Üyesi Giorgos Georgiou da konuşmasında Avrupa Parlamentosu olarak çözüme yönelik çok ciddi çabaları olduğunu ve sorunların çözümü için ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini söyledi.

***

AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu, AKEL’in müzakereler yoluyla barışçıl yoldan ulaşılacak bir çözüm için mücadele ettiğinin altını çizerken, müzakerelerin arzu edilen olumlu sonuca ulaşması için nasıl yeniden başlatılabileceğine ilişkin AKEL’in önerisini detaylı bir şekilde dile getirdi.

Kıbrıs Rum tarafının somut ve sonuç verici girişimlerde bulunması gerektiğine işaret eden Stefanu, çıkmazın aşılması ve müzakerelere devam edilmesi için Kıbrıs Rum tarafının gerekli dinamizmin yaratılmasına yardımcı olacak şekilde hareket etmesi gerektiğine dikkat çekti.

***

Kıbrıslıtürk Eski Özel Temsilci Erhan Erçin de konuşmasında bu toplantının Sol Grup tarafından organize edilmesinin önemini vurgulayarak başladı.

Kıbrıs sorununun çözüm müzakerelerinde uzun zamandır bir tıkanıklık olduğunu söyleyen Erçin, Kıbrıs Sorununun çözümünün hepimiz için çok önemli olduğunu söyledi. Türkiye ile Yunanistan arasında yeniden başlayan diyaloğun önemine işaret eden Erçin, bölünmüş bir Kıbrıs’ın istikrarı kolaylaştıramayacağına, Kıbrıs konusunun da tek başına değerlendirilemeyeceğine vurgu yaptı.

***

AKEL Merkez Komite üyesi Toumazos Çelebis de “evinize iyi bakmazsanız dökülür” diyerek başladığı konuşmasında, toprak konusuna değinerek, mülkiyet konusunda iki bölgeden söz edildiğini söyledi.

Bir yol haritasının hazırlanmasıyla sürece yeniden başlanabileceğini vurgulayan Çelebis, BM’nin her iki tarafa Crans Montana sonucunda varılan yakınlaşmaları kaydettirip ilerlemesi gerektiğine dikkat çekti.

***

İlk bölümde konukların konuşmalarını gerçekleştirdikleri oturumun ikinci bölümünde, katılımcılar sorularını ve görüşlerini de aktarma fırsatı yakaladılar.

***

Oturumun sona ermesinin ardından, salondan çıkarken Çelebis’in söyledikleri kazınmıştı aklıma; “Evinize iyi bakmazsanız dökülür”…

Bizler iyi bakamadık buralara ve döküldü kafamıza… Toza, toprağa karıştık… Beceremedik… Böldük, parçaladık… Parçalandık…

Şimdi ne yapacağımız net, daha fazla vakit kaybetmeden, dört elle sarılmalıyız temizliğe… Bakmalıyız, onarmalıyız ve  barut fıçısına dönüşen bölgemizde Kıbrıs’ı “Barış Adası” yapmalıyız.