Birleşik Kıbrıs- İki Toplumlu Barış İnisiyatifi’nden bir heyet dün akşam Avrupa Parlamentosu Kıbrıs Ofisi Başkanı, Andreas Kettis’i ziyaret etti.
İnisiyatif’ten yapılan açıklamaya göre heyet Kettis’e değerlendirme ve taleplerini içeren bir mektup sundu.
“Hiç şüphesiz Crans Montana'daki görüşmelerin çöküşünü net olarak görmekteyiz ve bunun sonucunda ortaya çıkan çıkmaz, gerilimin yükselme riskiyle, öngörülmeyen sonuçlarla birlikte, potansiyel olarak önceki tüm durumlardan çok daha tehlikeli koşullar yaratmıştır” ifadeleriyle başlayan mektupta hidrokarbon konusunun barış için bir katalizör olmaktan ziyade, yeni bir çatışmanın sebebi haline dönüştüğüne işaret edildi.
“Birleşik Kıbrıs - İki toplumlu Barış İnisiyatifi gelişmelere ilişkin derin endişesini dile getirmek ve büyük bir atılımın başarılması için acilen adımlar atılması gerekliliğinin altını çizmek istemektedir” denilen mektup şöyle devam etti:
“Kıbrıs Türk Lideri Mustafa Akıncı'nın Gutteres Çerçevesini hiçbir önkoşul olmaksızın kabul etmesini ve bu çerçeveye dayanan stratejik bir anlaşma teklif etmesi bizleri umutlandırmıştır. Kıbrıs Türk liderinin yaptığı açık beyanda, iki devlet çözümünün veya konfederasyonun masada olmadığı, görevinde olduğu sürece iki toplumlu, iki bölgeli federasyon için çalışmaya devam etme kararlılığını ifade etmesi bizleri daha da yüreklendirmiştir.
Ayrıca, Kıbrıs Rum Lideri Nicos Anastasiades'in, Türkiye'nin bazı temel konular üzerindeki pozisyonuna ilişkin kaygısını dile getirse de, Genel Sekreter çerçevesini temel alarak karşılıklı bir anlaşmaya varmak için çalışmaya hazır olduklarını belirten ifadesini memnuniyetle karşılamaktayız.
Ancak bu gelişmelere rağmen, Genel Sekreter çerçevesinin içeriğinden açıkça farklı olan sürekli olumsuz söylemler neticesinde olumlu atmosfer zehirlenmektedir. Yapılan açıklamalar, yeniden birleşme yönünde müzakerelere katkı yapmaktan ziyade, daha fazla zorlukların oluşmasına neden olmaktadır.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin son zamanlarda Güvenlik Konseyine sunmuş olduğu raporunda mevcut durumla ilgili olarak benzer bir değerlendirme yapmış ve sivil toplumun bu süreçte oynayacağı rolün dikkate alınması gerekliliğini vurgulayarak, Liderlere sivil toplumu barış sürecine aktif olarak katmalarını teşvik etmiştir.”
TALEPLER…
Mektupta BM Genel Sekreteri’ne “Çerçevesinin içeriğini ve liderlerin yanıtlamasını beklediği sorunları açıklığa kavuşturması” çağrısında bulunulurken, istişare sürecine dahil olarak, masadaki seçenekleri tüm taraflar için açığa kavuşturması istendi.
Genel Sekreterin başarılı bir paketin ne olabileceğine dair net bir resme güvence vermesinin de istendiği mektupta, herhangi bir yeni sondaj çalışması yapılmadan önce Kıbrıs Konferansı'nın yeniden toplanmasının sağlaması da talep edildi.
Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Birliği'nden, taraflar ve Birleşmiş Milletler ile istişarelerde bulunmaları istenen mektup “Bizler bölünmüşlüğün ardındaki sivil toplum olarak, adamızın yeniden birleşmesinde tek yol olan iki toplumlu, iki bölgeli bir Federasyon umudumuzu yaşatma yönünde kararlılığımızı ve gelecek nesiller için barışçıl bir gelecek umudumuzu yaşatacağımızı vurgularız” ifadeleriyle son buldu.