Toplumları etkileyen tüm sosyal olaylar ve değişimler tarihteki yerini alır.
19 Nisan CB seçimleri, toplumda yeni ve değişik eğilimlerin ve yeni tarz adayların ön plana çıkacağı bir seçim olacağa benziyor.
Toplum, ilk kez barış ve çözüm konusunda çoğunluğu yakalamış..
T.C ile olan ilişkilerin bağımsız ve özgür olmasına karar vermiş..
CB adaylarının parti bağlantılarının ağırlığına bakılıyor ama diğer yandan bu mevkiyi yürütebilme kapasite ve dürüstlüğü ön plana çıkıyor.
Körükörüne “deneyim” yerine bildik politikada çok “pişmemiş” adaylar daha çok ilgi çekiyor.
“Sağ” ve “sol” tanımlar eski ideolojik kodlardan azade tutulmuş. Sosyal adalete inanan, hümanist, şeffaflık ve hesapverebilirliği savunan, dürüst, tarafsız, uzlaşma yanlısı, geçmişi temiz, iyi eğitimli CB adayı isteniyor.
Diğer yandan yaşlı aday yerine daha genç adaya yönelme var.
1974’ten günümüze, bu toplumun başarısızlıklarında rol almış eski siyasetçiler yerine, geçmişten yük taşımayan adaylar ilgi görüyor.
--------------
Bu seçimin tarihe geçecek en önemli yanı “erkek egemen toplum” sayılan toplumumuzun seçilme olasılığı yüksek bir kadını CB adayı olarak görmesidir. CB Seçimlerinde iddialı olan ve yarışın içinde olan bir kadını adayı gösteren ve destekleyen siyasi parti, tarihten olumlu puan alacaktır.
Siyasi partilerimizin cinsiyet eşitliği konusunda ciddi olup olmadığı, görülecektir. Kadınları milletvekili, bakan meclis başkanı, başbakan ve CB yapan partilerin adı, kadın tarihimizde yerini alacaktır. Ayrıca, hangi partinin yüksek mevkilere kadın aday gösterdiği, seçtirdiği tarihte yer alacaktır.
Geçmişte, bazı partilerin 1.sıradan kadın aday gösterip alt sıralardaki erkek adayları seçtirdiği unutulmamıştır.
19 Nisan’daki CB seçiminde, kadın-erkek eşitliği savunduğunu söyleyip hemen ardından, “CB için cinsiyet, kadınlık önemli değildir” diyenler, kadın CB adayını küçümseyen, beceriksiz görenlerin maskeleri düşecektir.
Kendilerini aydın, entelektüel sayanların kadın CB adayına bel altı saldırıları, bu seçimi yaşayanlar unutsa bile tarih unutmayacaktır.
1937 yılında, Ulviye Mithat’a feminizimi savunduğu için kadınlığı üzerinden aydın sayılan kadın ve erkekler tarafından yapılan acımasız eleştiriler nasıl ki unutulmamışsa ve yazılı tarihte yerini almışsa, 2015 yılı CB seçimlerinde, saygın bir kadın adaya yapılan çirkin eleştiriler düzeysiz tavırlar ilerideki kuşaklar tarafından hayretle okunacaktır.
Önümüzdeki CB seçimlerinde, bugüne kadar kadınlar üzerinden tüketilen iddialı cins eşitliği konusundaki görüşlerinin, gerçek mi sahte mi olduğu tüm çıplaklığıyla ortaya çıkacaktır.