2023’te bu ülkede hiç mi iyi şey olmayacak?
Görünüşe göre öyle!
Gerçekten iyi bir şey beklemek mümkün değil çünkü “maliye tamtakır” ve “gelir beklentisi” olan bir çok “şey” ciddi tehlike altında...
Mesela nedir bu “şey”ler!
-*-*-
Hemen bu “şey”lere bir bakalım!
Kıbrıs’ta her türlü çözüme karşı olan özellikle de en olası model “federasyonun” belki de en azılı düşmanları olarak karşımızda duran mevcut Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı, Türkiye’deki cumhurbaşkanlığı seçimleri odaklı “Kıbrıs siyasetinde şahinleşme”ye birebir fit!
-*-*-
Bu şahinleşmenin sonuçları, Dünya’dan daha da üzole olmaktır...
Bu izolasyonun sonuçlarının en başında “finans kaynağı sıkıntısı ya da sorununun çözülememesi” gelir...
Bu izolasyonun devamı demek, daha çok göç demektir...
-*-*-
Toplumun yoksullaşması demektir...
Toplumların yoksullaşmasını, “Poverty” diye açıklar İngiliz dili...
-*-*-
Yoksullaşan toplumlarda suçlar artar...
-*-*-
Yoksulluk, sadece yiyecek, giyecek ve barınma gibi temel ihtiyaçları karşılamak için yeterli paraya sahip olmamak değildir...
Yoksulluk, yeterli paraya sahip olmamaktan çok daha fazlasıdır...
-*-*-
Dünya Bankası Örgütü yoksulluğu şu şekilde tanımlar:
“Yoksulluk açlıktır. Yoksulluk barınma eksikliğidir. Yoksulluk hasta olup doktora gidememektir. Yoksulluk, okula gidememek ve okumayı bilmemektir. Yoksulluk iş sahibi olmamaktır, gelecek kaygısıdır, günü gününe yaşamaktır.
-*-*-
Para eksikliğine ek olarak, yoksulluk eğlence faaliyetlerine katılamamakla ilgilidir; çocukları okul arkadaşlarıyla günübirlik gezilere veya doğum günü partisine gönderememektir; bir hastalık için ilaç parasını ödeyememektir...
-*-*-
Yiyecek ve barınak için zorlukla ödeme yapabilen yoksullaşmış insanlar, diğer masrafları pek dikkate alamazlar.
-*-*-
Yoksullaşan insanlar toplumdan da kendi kendilerini dışlamak zorunda kalır...
Veya daha acısı, dışlanır!
-*-*-
Ve sonuçta iyi eğitim almadıklarında, hastalanma oranları daha yüksek olduğunda toplum için olumsuz sonuçlar ortaya çıkar...
-*-*-
Ve çok iyi bilinmelidir ki, yoksulluğun bedelini sadece fakir fukara ödemez!
Bozulan tolum düzeni, öyle bir noktaya gelir ki, zenginler de o toplumda yaşayamaz!
-*-*-
Sağlık sistemi ve eğitim en başta olmak üzere, adalet de çöker!
Ve adalet çöktüğü gün, “eşit egemen devlet” projesi, gülünç bir ahlaksızlık dahi olamaz!
-*-*-
Çare mi?
Çare, sadece ve sadece Kıbrıs sorununun çözümüdür!
2022’nin bu son yazısında, defalarca yazdığımı bir kez daha yazıyorum:
Kıbrıs Türk toplumunun varlığını sürdürebilmesinin tek bir yolu vardır, federal çözüm çatısı altında Avrupa Birliği vatandaşı olmak...
Gerisi sadece yoksulluk ve tabii ki filmin sonudur...
-*-*-
Bu gerçeği görememek, bu gerçeği çözememek, bu gerçeği bilip de inkar etmek; “KIBRIS TÜRK TOPLUMU’NA İHANET”tir...
-*-*-
Uzmanlara göre, çağdaş toplumlar veya devletler için “yoksulluk”, hem bireysel bir kaygı hem de daha geniş anlamda bir toplumsal sorundur...
Ve hükümetler, bu sorunu çözmek için çeşitli refah programları yapmakla mükelleftir...
Bizim hükümet mi?
Koltukta kalalım, bayrak, ezan, hamaset da tamamdır!
Üzgünüm ama işimiz zurnadır!
2023’ten tek dileğim
“Tüm Dünya’da yüksek enflasyon yaşanıyor”...
“Tüm Dünya’da pahalılık var”...
-*-*-
Doğrudur!
Ama tüm Dünya’da, bizdeki kadar ciddi “özel” ve “kamu” farkı olmadığı gibi, “devlet”, vatandaşının yanında duruyor, hizmetinde çalışıyor ve hamasi nutuk dangalaklığına girmiyor!
-*-*-
Bizi, yıllardır sahte hamasi nutuklarla kandırıyorlar, aldatıyorlar, dışlıyorlar, hain ilan ediyorlar ve ne acıdır yoksulluğu önleyemdikleri gibi; “maşallah çok başarılıyız” demekten de kendilerini alamıyorlar...
-*-*-
Ancak asıl acı bunların hamasi dangalaklıkları değildir!
Asıl acı, öyle veya böyle; örnein nüfus yapısı değiştirilerek bile olsa; bu halkın, yaşananlara boyun eğmesidir!
-*-*-
Uyan artık uykudan uyan, uyan esirler dünyası!
Zulme karşı hıncımız volkan!
Kavgamız, ölüm dirim kavgası!
Bu kavga, en sonuncu kavgamız olsun!
Direniş dolu yeni yıl dilerim...
-*-*-
Yani 2023’ten tek dileğim, “uyanmamızdır”...
Brezilyalı yıldız futbolcu Neymar’ın dediği gibi, "Pele'den önce futbol sadece bir spordu. Pele her şeyi değiştirdi... Futbolu sanata, eğlenceye çevirdi...” Huzur içinde uyusun...