Bu haftaki sayfamızda KIBRISLI KİTAPLAR’a, Kıbrıs Türk Basın Tarihimizde bir dönem önem teşkil eden “Tefrika” yayınlarından bir örnekle başlıyoruz. Tefrika; bugünün söylem diliyle “arkası yarın” gibi yazıdizileri olarak anlam bulabilir. Fakat 1950’lere hatta ‘60’lara kadar özellikle “roman-öykü” dalındaki bu gibi yayınlar gazetelerimizde hergün olarak değil haftada bir olarak yayınlanmaktaydı. Elbette bu peryot, gazetenin yayın peryotuyla da ilgiliydi. 1890’lardan itibaren haftalık yayınlanan gazetelerin bu yayın peryotları zamanla günlüğe dönüşmüştür.
Ahmet Yıkık’ın bu çalışması, Kıbrıs Türk Basın Tarihimizde “tefrika” olarak yayınlanan “ilk roman” mesajıyla kitaplaştırılarak okurla buluşturulmnuştur.
Ahmet Yıkık
“KT Edebiyatında İlk Tefrika Roman BİR BAKIŞ-Muzaffereddin Galib”
Günce yayınları, 103 syf, Aralık 2022
“İlk görüşte aşk temasına odaklanan Bir Bakış adlı eser,” Kıbrıs Tanzimat edebiyatının başlangıcını müjdeler. Yazarı, 1891 yılının son aylarında İstanbul’dan adaya gelen Muzaffereddin Galib’dir. Galib, Lefkoşa’da Arap harfleriyle yayımlanan ilk Türkçe gazete olan Zaman’ın kurucusu ve başyazarıdır. Zaman gazetesiyle birlikte adalı Türkler –o zamanki tabirle İslâm Cemaati- Batılılaşma ve çağdaşlaşma yönünde onları harekete geçirecek önemli bir sürekli yayına sahip olurlar.
Batı edebiyatından etkilenerek yenilenmeye başlayan Osmanlı-Türk edebiyatına Batı’dan giren roman türüyle yine Zaman’ın sayfalarında tanışmaları şaşırtıcı olmasa gerek. Nitekim Bir Bakış, Zaman’ın 8 Ocak 1892 tarihli 3. sayısında tefrika edilmeye başlar. Ancak yazarının Meşrutiyet yanlısı siyasi görüşlerinin gazetede yayımlanan makale ve haberlerde yankı bulması, devrin padişahı II. Abdülhamit’i öfkelendirir.
Bu gelişme gazetenin sahibi Tüccarbaşı Derviş Efendi’yi kaygılandırır, dolayısıyla Galib’i bu konuda uyarır. Bu durumdan rahatsızlık duyan Galib’se yazılarına sansür uygulanmasını kabul etmeyeceğini bildirerek gazetedeki görevinden istifa eder. Ardından Yeni Zaman gazetesinin kurulmasına öncülük eder. Böylece Bir Bakış adlı eserini orada tefrika etmeyi sürdürür. Ancak bir süre sonra ‘memleketini özlediği’ gerekçesiyle adadan ayrılınca romanın tefrikası yarım kalır.”
(arka kapak yazısı)
Dr. Fazıl Küçük, bir siyaset adamından öte, Halkın Sesi gibi bir gazetenin kurucusu olmakla da siyasi ve sosyal yaşamımız için büyük önem taşıyan bir liderimizdir. Bugün Halkın Sesi gazetemizin arşivlerini taradığımızda, onun özellikle Atatürkçü, aydın, özgürlükçü ve mücadeleci fikir ve görüşlerinin köşe yazılarına yansıdığını rahatlıkla görebiliriz. Geçtiğimiz haftalarda yaşadığımız “Müftü” olayında, günümüz hükümetinin “duyarsızlığını-korkaklığını” herkes hatırlar. Dr. Küçük yıllar öncesinde böylesi bir olay karşısındaki dimdik duruşuyla, kendini bir kez daha anmamıza neden olmuştur. Bundan dolayı Dr. Küçük’ün siyasi, kültürel ve sosyal yazılarının kitaplaştırılarak genç nesillere aktarılması büyük önem taşımaktadır.
Akile Ruh Ekizoğlu/Nihat Ekizoğlu
“Kendi Anlatımı ile Dr. Fazıl Küçük’ün Anıları”
Dr. Fazıl Küçük Vakfı yayını, 167 syf, Mart 2022
“Kıbrıs Türkünün Lideri Dr. Fazıl Küçük’ün hayatını ve verdiği özgürlük mücadelesini konu alan bu kitap, kendi anlatımıyla kaleme alınmıştır.
14 Mart 1906 yılında dünyaya gelen ve 15 Ocak 1984 tarihinde hayata gözlerini yuman Liderimizin geçirdiği 78 yıllık ömründe neler yaşadığını bu kitapta bulacaksınız.
O’nun halkçı, mücadeleci, özgürlükçü, azimli ve ısrarcı, birlik ve beraberlik taraftarı, Atatürkçü, yenilikçi, samimi, yardımsever, güvenilir, vatansever kişiliğini bulacak ve O’nu daha yakından tanıyıp çok daha fazla seveceksiniz.”
Yine Eski Basınımızdan-Dergilerden yararlanılan bir çalışmayı daha sizlere tanıtıyoruz. SAMTAY Vakfı, özelde Mağusa genelde ise Kıbrıs Türk belleği için azımsanmayacak nitelikli eserleri bizlerle buluşturan bir vakfımız. Merhume iyi insan Suna Atun’ın başkanlığında ve değerli dostum, ülkemiz araştırmacı yazarlarından Bülent Fevzioğlu’nun koordinatörlüğünde, Samtay Vakfı, Suna hanımın vefatına kadar çok önemli yayınlara imza atmıştır. Kendisinin başlattığı ve Bülent Fevzioğlu’nun tamamlayarak yayına hazırladığı, hem Suna hanıma hem de değerli öğretmen merhum İbrahim Zeki Burdurlu’ya bir vefa örneğiyle karşı karşıyayız.
Bülent Fevzioğlu
“Çocuk Denen Evrenden-İbrahim Zeki Burdurlu’nun Çocuk Öyküleri”
SAMTAY Vakfı yayınları, 234 syf, Ocak 2023
“Bugün elinizde bulunan bu öyküler kitabı, SAMTAY Vakfı Kurucu Başkanı, anneciğim Sn. Suna Atun’un yıllar boyu çalışmalarını büyük bir özen ve ilhamla yürüttüğü araştırmaları sonucunda kaynağından derlediği bir yapıttır.
Kıbrıs’ta görev yaptığı sırada öyküler yazmaya devam eden Edebiyat öğretmeni merhum Sn. İbrahim Zeki Burdurlu’nun Olay Dergisi’nde yayınlanan öykülerini derlemiş ve vakfın yayın dizisine ilâve edilmesini plânlamıştı. Malûm, fani dünyada vadeli emellere yer olmadığı gibi, anneciğim, Vakfımızın Kurucu Başkanı Sn. Suna Atun’un kitabın yayınlanmasını sağlamaya ömrü vefa etmemiştir.
Ancak kaynağından topladığı bu öyküler, Vakfımız Yayın Koordinatörü Sn. Bülent Fevzioğlu tarafından gündeme getirilmiş, -anneciğimin aziz hatırasına- özen ve tecrübesiyle yeniden derlenirken, kitaba ilişkin açıklayıcı bilgilerinin de ön sayfalarda yeraldığı gibi, yayına hazırlanmıştır.
Kitabımızı baskıya hazırlayan Sn. Bülent Fevzioğlu ile kapak tasarımını yapan Sn. Lütfiye Seçkin’e en içten teşekkürlerimi bir borç bilirim...Sunat Atun.”
Kıbrıs Türk yazın dünyamızda en çok sevindiğimiz gelişmelerden biri de, yeni kuşak diyebileceğimiz yazarların, farklı edebiyat türlerinde ürünler ortaya koymaları ve bizleri zenginleştirmeleridir. Fezile Olkanlı, mesleğinin de getirisiyle, insan-düşünce-ruh hali merkezli üçüncü romanıyla yine okurun karşısında. 3 kitabı da Türkiye’deki yayınevleri tarafından yayınlanarak, romanları hem Türkiye’deki hem de Kıbrıs’taki okurlara ulaşmakta, beğenilmektedir. Bu kez Fezile Olkanlı “SONSUZ” diyor...
Fezile Olkanlı
“Sonsuz”
İnkılâp yayınları, 232 syf, 2023
“ ‘Zamana karşı koyabilmek için zamana ihtiyacım vardı! Tıpkı, aşkın acısıyla baş etmek için aşka ihtiyaç duyuyor olmam gibi...’
Hazan, bir sabah kapısına getirilen kutuyla birlikte hayatının tamamen değişeceğinden habersiz, evliliği yeni bitmiş, genç ve başarılı bir kadındır. Ömrünün büyük bir kısmını akıl hastahanesinde geçirmiş teyzesinden kalan eşyaların arasından büyüleyici güzellikteki bir madalyon çıkacaktır. Bu habis madalyon, hem onun hem de birçok kişinin hayatlarını, aşklarını ve hatta ölümlerini değiştirmeye hazırlanmaktadır.
Hazan bir anda kendisini zaman, aşk ve ölümle girdiği yılları silmek için çıkacağı yolculuklar, onu asla tahmin edemeyeceği hayatlara ve gerçekliklere götürecektir. Bu gerçeklikler onu, cevaplanması çok zor sorulara ve bedeli fazlasıyla ağır kararlara sürükleyecektir.
Hazan, zamanla girdiği savaşı kazanıp geçmişi değiştirebilecek mi?
Geçmişi değiştirmek, onu mutlu edecek mi?
Sonsuz; zaman, yaşam, ölüm ve en çok da aşkla verilen savaşların, yapılan yolculukların anlatıldığı hüzünlü ama umutlu bir hikâye.”