Avrupa Parlamentosu milletvekili adayı Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek önceki akşam Doğancı’da (Elye) yurttaşlarla buluştu. Yaklaşık üç ay önce adaylığı açıklanan Kızılyürek propaganda süreci ve seçimler hakkında bilgi verdi. Yurttaşların sorularını yanıtlayan Kızılyürek, karşısında gördüğü meraklı kalabalığın kendisine umut verdiğini, Kıbrıslı Türklerin 26 Mayıs’ta AP seçimlerine katılarak varlığını ve sesini dünyaya bir kez daha duyuracağına inandığını ifade etti. Kızılyürek tarihte bir ilk olan bu adaylık ile statüko oyununu bozduklarını ve bu ülkede birbirine düşman olmayan Rumlar ve Türklerin birlikte neler yapabileceklerini dünyaya gösterdiklerini belirtti. Kızılyürek, “bu oyunu bozduk. AKEL ile beraber bozduk. Bu ülkede artık birbirine düşman olan Rumlar Türkler yoktur, çözüm isteyenler istemeyenler vardır, federal devlete inananlarla inanmayanlar vardır” dedi.
AB’YE KÜSMÜŞÜZ YANİ FARE DAĞA KÜSMÜŞ!
Bu seçim yarışına başladıklarında usul usul yollarında yürüdüklerini belirten Kızılyürek, bu sıradan işin birdenbire nedense çok çetrefilli kocaman bir mesele haline getirildiğini kaydetti. Kızılyürek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sebebi de şuydu: İlk defa Kıbrıslı Türkler bu seçime daha fazla ilgi gösterip AB yurttaşı olduklarını hatırladılar. Birden bire ortalık karıştı. Adanın kuzeyinde bazıları sakın ha bu seçime katılma dediler. AB yurttaşı olan Kıbrıslı Türkler neden bu seçime katılmasın? Bizim iki sandalyemiz varmış gasp edilmiş, ‘onları bize verene kadar bu seçime katılmayacağız’ diyorlar. Yalan! Öyle bir şey yok. Kıbrıs Sorunu çözüldüğü zaman o sandalyelerin sahibi olacaksın. Bekleyelim KKTC tanınsın öyle girelim seçimlere’ diyorlar. Yani AB vatandaşlığından kaynaklanan haklarımızı kullanmayalım diyorlar. Niçin? Çünkü biz AB’ye küsmüşüz, yani fare dağa küsmüş. Eğer biz AP’ye katılmazsak nasıl görünür oluruz? Varlığımızı kim fark edecek? Kıbrıs’ın kuzeyi dünyadan bakıldığında görünen bir yer değil. Başına gelen işler ve sorunlar bırakın dünya basınına Türkiye basınına bile haber olmuyor”.
NİHAİ AMACIMIZ KALICI BARIŞA KAVUŞMAKTIR
İki dilli yürütülen kampanyanın adanın iki tarafındaki barış gönüllülerinin sayesinde yürütüldüğünü belirten Kızılyürek, “bu oyunu bozduk. AKEL ile beraber bozduk. Bu ülkede artık birbirine düşman olan Rumlar Türkler yoktur, çözüm isteyenler istemeyenler vardır, federal devlete inananlarla inanmayanlar vardır. Çözüm istemeyenlerin iki tarafta da nasıl ağız birliği yapıp anlaştıklarına bakın. Bir cephe kurmuşlar ve adaylığımıza karşı taarruza kalkmışlardır. İki tarafın milliyetçileri de aynı zihniyeti taşıyor. İşte bu yüzden Kıbrıslı Türkler oy vermeli, görünür olmalı” dedi.
Nihai amaçlarının bu ülkenin kalıcı barışa kavuşması olduğunu belirten Kızılyürek, bu yolda ilerlerken arada yapılabilecek çok şey olduğunu, AB’nin iki toplumun yakınlaşması için yapacağı birçok yardımı bulunduğunu, Rumlar ve Türklerin ortaklaşmalarına yardımcı olabileceğini kaydetti.
Kızılyürek son olarak şöyle konuştu:
“Cebimizdeki pasaportları sadece seyahat için kullandık ama söz hakkımız olduğunu düşünmedik. Bu seçime yüksek katılımla gitmeliyiz ki Kıbrıslı Türklerin de sesi duyulsun. Birileri bundan ürküyor dostlarım. Onların hepsi de barışa inanmayan kesimdir. 26 Mayıs da onlara ders vermek için en yakın tarihtir”.