CTP Milletvekili Asım Akansoy, örtülü ödenek konusunun çeşitli zamanlarda konu olduğunu ancak Kıbrıs görüşmelerinde bu ve benzeri kaynaklara ihtiyaç olduğundan, bu kaynağın kişi bağlamında değerlendirilmemesi gerektiğini söyledi.
Akansoy, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın çalışmalarından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, ambargolar altındaki ülkenin her alanda kuşatıldığı düşünüldüğünde bu gibi toplulukların Kıbrıs Türk halkının kültür alanında sesini duyurduğunu kaydetti.
Kıbrıs görüşmelerinin Kıbrıs Türk tarafının istemiyle 1955’lerden bugüne federasyon teziyle sürdürüldüğünü ifade eden Akansoy, bunun Türk resmi tezi olduğuna işaret etti. Özellikle Türkiye’nin Kıbrıs’ta iki kesimliliği savunduğunu ifade eden Akansoy, Türkiye’nin eski Başbakanlarından Bülent Ecevit’in konuşmalarından konuya ilişkin kesitler okudu.
Türkiye’nin de bugüne kadar Kıbrıs’ta federasyon dışında bir formülü ortaya koymadığını ancak iki tarafta da söylemlerde çok farklı fikirlerin ortaya atıldığını, algı operasyonları yapıldığını ve güven yaratılmadığını ifade eden Akansoy, geçmişten bugüne yaşanan süreçleri değerlendirdi.
Akansoy, bu süreçte Rum liderin zaman kazanmaya yönelik girişimler yaptığını ve doğalgaz sürecinde elini güçlendirmek için hamleler yaptığını anlatarak, eleştirdi ve bu tip yaklaşımların Kıbrıs Türk tarafını süreçte gerileterek zaman kaybettirdiğini söyledi.
Crans Montana sonrasında Türk tarafının çok güçlü bir duruş sergilediğini, sıfırdan müzakereye başlamaya “hayır” dediğini, sonuç odaklı bir süreç istediğini ifade eden Akansoy, 25 Kasım Berlin görüşmesine kadar geçen sürece değinerek, Crans Montana’da raydan çıkan treni raya geri sokan bir karara imza atıldığını kaydetti. Akansoy, parti olarak burada ortaya çıkan karara olumlu baktıklarını ancak tatmin edici bulmadıklarını çünkü artık sonuç istediklerini belirterek statükonun sürdürülemeyeceğini vurguladı.
Kıbrıs konusuna siyasi değil hayati bir mesele olarak baktıklarını ifade eden Akansoy, Kıbrıs’ta artık her iki toplumu da rahatlatacak adımların atılmasının gerekliliğine işaret etti ve Kıbrıs’ta sorunun sadece doğalgaz paylaşımı olmadığını, çok daha derin olduğunu söyledi.
Nisan 2020’de Cumhurbaşkanlığı seçimi olduğunu ve halkın iradesini sandığa yansıtacağını ifade eden Akansoy, önemli olanın Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını ileriye taşımak olduğunu kaydetti. Akansoy, Kıbrıs konusuyla ilgili ciddi bir ortak politika belirlenmesi ve çözümsüzlük durumunda ne yapılacağının ortaya konması gerektiğini vurguladı.
BM parametrelerinin dışına çıkılmasının zaman kaybından başka bir işe yaramayacağını ifade eden Akansoy, Cumhurbaşkanlığı bütçesinin hayırlı olmasını temenni etti.