Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, ‘çok para kazanma’nın yöntemine ilişkin soruyu yanıtlarken enteresan ‘yol’lardan söz etti.;
‘Mesela’ diyerek tabii…
Mesela nasıl?
Bir ‘bet ofisi’nin açılmasına izin verirken mesela…;
Ya da ‘kumarhane izni’ sürecinde mesela…
Kudret Hoca’nın söyledikleriyle beraber başka ‘izin’ler, ‘devir’ler, ‘ihale’ler, ‘ruhsatlandırma’lar da konuşuluyor sokakta mesela…
‘Yüzde 20’ler mesela…
* * *
Mesele ‘çok para kazanmak’ ise, ‘çok para’nın nerelerde olduğuna bakmak lazım önce…
‘Çok para’ nerede var?
Sektörler belli…
Niyeti olan, bu sektörlere yanaşıyor olmalı.
Yoksa ‘çulsuz’ sektörlerle işi ne?
‘Memlekette para çok’ diyorlar.
Gerçi halk hiç görmedi o parayı da, görenler görüyor demek ki.
Görenler gör(e)meyenlere gösterse fena olmaz aslında…
‘Derenin suyundan biz de küpü nasıl doldururuz’ konusunda kime başvurmak gerekir acaba?
* * *
İşi şakaya vuruyoruz ama ortada çok ciddi bir durum var.
Kıbrıs’ın kuzeyinde büyük paralarla oynayan bir kesim ve bu paralar vasıtasıyla siyasetçisinden medyasına, bürokratından anketçiye kadar yayılan geniş bir alana nüfuz edenler var.
Bu durum toplumu huzursuz ediyor.
Adalet duygusu yerle bir olmuş durumdadır.
‘Alnının akı’ gibi bir laf, artık anlamsızdır.
‘Çalışmak’ gibi bir kavranın içi boşaltılmıştır.
Bunların yerine ‘nereden gelirse gelsin’ anlayışı hakimdir.
‘Kısa yoldan köşe dönme’ felsefesi iktidardadır.
* * *
Balık baştan kokarmış.
Balığın başı kokarsa, gövdesi zaten kokuşmuştur.
Kokmuş balık tehlikelidir.
Yerseniz zehirlenirsiniz.
Bizim toplum zehirlenmiş gibidir.
Sıradan bir insan ‘yukarı’ya bakınca ne görüyor?
Memleketi idare etmekle görevlendirilmiş, en tepedekilerin ‘küp doldurmak’la iştigal ettiklerini…
Bir de kendi ‘küp’üne bakıyor sonra…
Küp boş!
Küp delik!
Küp kırık!
Bir türlü öğrenemedi çünkü ‘kısa yoldan çok para kazanma’yı…
Birileri öğrenmiş ama!..