Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Sami Özuslu, Başbakan Ünal Üstel ve Başsavcı Sarper Altıncık’a çağrıda bulunarak, “Yetki de sorumluluk da sizlerde, Ali Kişmir’e açılan davayı geri çekin” dedi.
Kişisel sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yapan Özuslu, Ali Kişmir'in dava konusu halini alan yazısında yazdığı “Beyaz Ev toplantısının” aktörlerinden birisinin “Ersin Tatar muhaliflerinden Ünal Üstel” olduğunu söyleyerek, “Herhalde dava süreci ilerlerse, 'Büyükelçi ve komutanla o toplantıda neler konuşulduğu, 2020 seçimlerine müdahalenin UBP içine dönük bu operasyonla mı başladığı' gibi mevzularla ilgili kendisi ve diğer katılımcı UBP vekilleri de yargıç huzuruna çağrılacaklardır. İlginç bir mahkeme süreci olacak gibi” ifadelerini kullandı.
Başsavcı Altıncık’a, yaklaşık 3 yıldır Başsavcılık'ın önünde duran ve Ünal Üstel'i de birinci derecede ilgilendiren 'Jet raporu' konusunu da soran Özuslu, “Ali Kişmir'i yargı önüne çıkarmayı başaran Balsavcılık'ın Jet Raporu dosyasına da artık bir el atması kamuoyunun beklentisidir” dedi.
“Duruşmaya yalnızca 5-6 iş günü kalmışken suskunluğu seçen Üstel ve Altıncık’a tekrardan çağrıda bulunuyorum: Yetki de sorumluluk da sizlerdedir” diyen Özuslu, “Ya özgürlüklerden yana tavır koyacaksınız, ya da düşünceyi sanık kutusuna sokacaksınız. Tarihe nasıl not edilmek istediğinize buyurun kendiniz karar verin” dedi.
Sami Özuslu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bu sıralar her konuda bol bol konuşan Başbakan Sayın Ünal Üstel, 6 Ekim’de başlayacak Ali Kişmir davasıyla ilgili ise tek bir cümle kurmuyor. Bir süre önce ‘zem-kadih meselelerinde devlet eliyle ceza davası açmanın yanlış ve kabul edilmez olduğunu, isteyenin hukuk davası açabileceğini’ hatırlatıp, Üstel’e ‘Yetkinizi kullanın ve dava konusu şikayeti geri çekin’ çağrısı yapmıştım. Aradan iki hafta geçti, her konuda konuşan Üstel’den bir tek bu mevzuda ses çıkmadı. Belki de beni muhatap almak istemedi. Canı sağolsun. Lakin Yüksek Mahkeme Başkanı Sayın Narin Ferdi Şefik de birkaç gün önce ‘hakaret davaları’ için ‘hukuk mahkemeleri’ni işaret etti. Baktım, Üstel yargının tepesinden gelen bu uyarıya da bir tepki vermedi. Ortaçağ’ı anımsatan ve günümüzde diktatoryal/faşizan yönetimlerin sıklıkla başvurduğu ‘düşüncenin suç sayılması’ belli ki kendisini hiç rahatsız etmiyor. Oysa Ali Kişmir'in yazısında konu ettiği Beyaz Ev toplantısının aktörlerinden birisi de dönemin 'Tatar muhalifi' olarak bizzat Ünal Üstel'in kendisiydi. Herhalde dava süreci ilerlerse, 'Büyükelçi ve komutanla o toplantıda neler konuşulduğu, 2020 seçimlerine müdahalenin UBP içine dönük bu operasyonla mı başladığı' gibi mevzularla ilgili kendisi ve diğer katılımcı UBP vekilleri de yargıç huzuruna çağrılacaklardır. İlginç bir mahkeme süreci olacak gibi...
Geçen sefer bir diğer çağrı yaptığım makam da Başsavcılık’tı. Sayın Sarper Altıncık’a da ‘yetkiniz vardır, bu davayı ileri götürmeyin, durdurun’ çağrısında bulunmuştum. O da ses vermedi. Sağolsun. Sayın Yüksek Mahkeme Başkanı'nın uyarısı sonrası da Sarper bey bir şey yapmadı. Yalnız bu vesileyle sormuş olayım: Yaklaşık 3 yıldır Başsavcılık'ın önünde duran ve Ünal Üstel'i de birinci derecede ilgilendiren şu meşhur 'Jet raporu' konusu ne oldu acaba? Ali Kişmir'i yargı önüne çıkarmayı başaran Balsavcılık'ın Jet Raporu dosyasına da artık bir el atması kamuoyunun beklentisidir... Hatırlatayım istedim.
Duruşmaya yalnızca 5-6 iş günü kalmışken suskunluğu seçen Üstel ve Altıncık’a tekrardan çağrıda bulunuyorum: Yetki de sorumluluk da sizlerdedir. Ya özgürlüklerden yana tavır koyacaksınız, ya da düşünceyi sanık kutusuna sokacaksınız. Tarihe nasıl not edilmek istediğinize buyurun kendiniz karar verin!”