“Köklü değişiklik” lafı önemli!
Hani evlerde söylenir ya “kökten temizlik gerekiyor” diye.
Öylece kirlendik...
Ellerini statükoda yıkayarak arınan bugünün muhalefetinden ilk eleştiri böyle geldi:
“Programda köklü değişiklik yok.”
***
Hep “hukuk devleti”ne vurgu yapılıyor.
“Hukuka saygılı” diyorum ben...
Çünkü “hukuk devleti” demek için önce bir “devlet”e ihtiyaç var.
Öyle “ilan etmek”le olmuyor.
Her gün, her yerde ilan edilir öyle olsa...
Çok daha derin bir mesele bu!
***
“Köklü Değişim” için en kolay yerden başlanabilir böylece: Yasalara saygıyla!
İki önerim vardı.
Birini yazmıştım.
Eski yüksek mahkeme başkanı, savcı ve yargıçlardan oluşacak bir komite...
Akın Sait'ten Nevvar Nolan'a, Osman Enginsoy'dan Derviş Akter'e, Şafak Öneri'den Hakkı Önen'e isimleri de sıralamıştım.
“Yurttaşlık” dosyaları için!
***
Ve ikinci önerim de “Muhaceret Tüzüğü”!
Fasıl 105, Yabancılar ve Muhaceret Yasası’nın 20’nci maddesi altında bir tüzük var.
İşte bu tüzüğün “Giriş İzinleri ile İlgili Genel Kurallar Bölümü” açık seçik!
Üstelik yetki de “muhaceret memuru”na verilmiş, bir başkasına değil...
(a) Yabancının, ülkesine dönüşünü sağlayabilecek bir uçak veya gemi yolcu biletine sahip olması.
(b) Yabancının, Kıbrıs'ta izinli olarak kalacağı sürede, geçimini karşılayacak kadar yeterli maddi olanağa sahip olması ve bunu ispatlaması.
(c) Kıbrıs'ta bulunduğu sürece kalabileceği uygun bir yer olanağına sahip olması.
(d) Kıbrıs'a geliş amacını doğru olarak ve tatminkar bir şekilde belirtmesi.
Ey memur arkadaşlar, öyleyse hadi!
***
Hani “evimizi temizleyelim” diyorlar ya!
Çok da katılmam, coğrafyam ayıplı, yurdum bölünmüş olduğu sürece...
Yine de “evimize giren çıkanı kontrol altına alarak” başlayabiliriz...
Tüzük “saksı” niyetine değilse!