Fikro! Yani Fikri Orakçıoğlu.
Baf’ın efsane futbolcusuydu.
Nefesi yetmedi, ameliyatta kaldı.
Suçlu ‘sistem’ mi ‘hekim’ mi tartışması var yine şimdi…
---
‘Kuyruk sokumu’ndaki apse için operasyona karar verilmişti.
Halk arasında ‘karınca deliği’ derler.
Özel bir hastanede ameliyat oldu.
Uyandı... Nefes alamadı...
Pek çok örnekte olduğu gibi ‘acil’e yani Devlet Hastanesi’ne sevk edildi.
Kurtarılamadı.
---
Hem ailenin hem hekimin üzüntüsünü kimseler kestiremez.
Böylesi acı deneyimler, hekimlerimize yönelik bir ‘güvensizlik’ yaratıyor ki, bundan uzaklaşmak gerekiyor.
Çünkü doğrudan ‘insan yaşamına dokunan’ bu meslek grubu, dünyanın dört bir yanında benzer örneklerle hep yüzleşiyor.
---
Dünyanın dört bir yanında yaşanmayanlar ise farklıdır.
‘Sistem’ mi yoksa ‘insan’ mı demiştik!
Çoğu zaman ‘sistem’ denen kavramı ‘elle tutulur’ kocaman bir ‘yaratık’ gibi düşler, tüm suçu da onun boynuna asarız.
Oysa sistem bileşkedir!..
Yani kurumlar, otoriteler ve insan, tümü sistemin içindedir.
Çoğu zaman ‘sistem’e isyan edenler de onun bir parçasıdır.
---
Dünyadan farklı yaşananlar nedir peki?
- Özel bir hastanede bu ameliyatı yapan hekim, Devlet Hastanesi’nin cerrahi şefidir.
- Peki ameliyat neden ‘devlet’ değil de ‘özel’ hastanede yapılmıştır?
- Ameliyatın yapıldığı saat, yasal, mesai saatidir.
- Mesai saatinde bir kamu hekiminin, devlet hastanesi yerine özelde işi nedir?
- Ameliyata giren anestezi uzmanı yine bir kamu hekimidir ve mesai saatinde, yine yasal olarak hizmet vermekle yükümlü olduğu yerde değildir.
-Üstelik, günün sonunda hasta, devlet hastanesine sevk edilmiştir.
---
Hasta olası bir komplikasyon yani aslında hekimin iradesi ya da müdahale alanı dışında yaşanan bir gelişmeyle can vermiştir.
Otopsi yapılmadığı için kesin sonucu yazmak mümkün değildir.
Ancak işin insan canı dışındaki boyutunda göz yumma, kanıksama, istismar vardır.
Bu ‘sistem’i yaratanlar ya da bu ‘sistemsizlik’ten yararlananlar artık ‘inkar’ı bırakmalı, gerçekle yüzleşmelidir.