Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, “eşit ve demokratik eğitime odaklanmalıyız.” dedi.
KTÖS Genel Sekreteri Maviş yaptığı yazılı açıklamada, ilkokul çağındaki çocukların din hakkındaki kavramların soyut bilgiler olmasından dolayı algılama ve anlama durumlarının mümkün olamayacağı, anlamlandıramadıkları için de bu bilgilerin çocuklarda korku ve kaygı gibi olumsuz etkiler yaratma riski olduğunu kaydetti.
Maviş, "Soyut kavramların 12 yaş ve sonrasında anlaşılabilir olduğu için herhangi bir dini durumun, bilginin 12 yaşından küçük çocukların duygusal istismara uğramasına neden olabileceğini, yetişkinlerin kendi dini inanç ve çıkarlarına yönelik ilkokul çağındaki çocukları bu denli etkilemesi/manipule etmesinin duygusal istismar olarak tanımlanmadığını açık yüreklilikle konuşmalı, eşit ve demokratik eğitime odaklanmalıyız" dedi.
Maviş, “demokrasiyi, barışı, hoşgörüyü, din/vicdan/ibadet ve inanç özgürlüğünün gerekliliğini konuşacağız, çağdaş yaşam ve var olma kavgamıza devam edeceğiz!” ifadelerini kullandı.
“Federal çözüm için adımlar atılmalı…”
Siyasi eşitlik temelinde kapsamlı, adil, iki toplumlu ve iki kesimli federal çözüm için resmi müzakerelerin başlamasını ve teknik komiteler çerçevesinde güven yaratıcı önlemlerin devam etmesi gerektiğini dile getiren Maviş, bu konuda uluslararası girişimler yapılması gerektiğini kaydetti.
"Avrupa Birliği içinde varsayılmamıza rağmen, Avrupa Birliği toprağında Avrupa vatandaşları olarak, hakların yanında AB'nin sosyal, eğitsel ve kültürel birçok programına doğrudan ulaşılamadığının" konuşulması gerektiğini söyleyen Maviş, Kıbrıslı Türklerinin fiilen AB'ye dahiliyetini sağlama çabalarının hızlandırılması gerektiğini belirtti.
Türk Lirası’nın yarattığı enflasyon vergisinin alım gücünü aşağıya çektiğini, vatandaşın asgari düzeyde temel ihtiyaçlarını, kişisel/sosyal gelişim ve eğitimini karşılayabildiğini, ev, araba alma umudunu neredeyse yitirdiğinin de açıklıkla konuşulması gerektiğini dile getiren Maviş, bu enflasyonist ortamda vatandaşın alım gücünü koruyabilecek, vergi yükü altında ezilmesine son verecek enstrümanlara odaklanılması gerektiğini ifade etti.
Okulların depreme dayanıklılık raporlarını, kalabalık okulları ve sınıfları, ihtiyaçları, yabancı öğrencilerin uyumunu, okullar için fizibilite ve kapasite çalışmasını, altyapı/kadro ve beslenme için bütçenin sağlanmasını, beceriye dayalı program geliştirilmesini ve pilot uygulamalarla örnek bir model geliştirilmesinin konuşması gerektiğini kaydeden Maviş, çocuğun yüksek yararını düşünerek eğitime odaklanılması gerektiğini belirtti.