Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), 22 Ocak günü yaşananları basın bildirisiyle değerlendirdi. Yaşananlarla Türkiye’deki olağanüstü hal uygulamasının bir benzerinin hayata geçirilmesinin hedeflendiği öne sürülen açıklamada, olayların Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği tarafından planlandığı iddia edildi.
“Afrika Gazetesi, Cumhurbaşkanı ve Meclis’i hedef alan bu eylemlerin ayrıntıları ortaya çıktıkça, hedefin adanın kuzeyinde de Türkiye’deki olağanüstü hal uygulamasının bir benzerinin hayata geçirilmesi niyeti olduğu açıkça görülecektir” ifadelerine yer verilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“22 Ocak günü polisin göz yumması ile Afrika gazetesine yönelik linç girişimi, Meclis çatısına çıkıp bayrak dikilmesi, Meclis içindeki şiddet gösterileri ve Cumhurbaşkanı Sayın Mustafa Akıncı’ya yine aynı güruhun saldırıda bulunması, tamamen TC Elçiliği’nde önceden planlanan bir senaryonun uygulanmasıdır.”
KTÖS basın açıklamasında “Afrika gazetesine geçmişte defalarca aynı veya benzer manşetleri atmasına rağmen böylesi bir tepki gösterilmişken pazar günkü Afrika gazetesinin nasıl olup da birkaç saat içinde TC Cumhurbaşkanı’nın önüne gittiği ve Erdoğan’ın Bursa’daki konuşmasında Afrika gazetesini hedef gösterebildiği; Cumhurbaşkanı Akıncı ve Cumhurbaşkanlığı yetkilileri, GKK ve Polis Komutanı’nı telefonla arayıp Afrika gazetesine polis zinciri ve koruma istemelerine rağmen neden önlem alınmadığı" soruldu.
Eylemi YDP, UBP’li belediyeler ve bazı derneklerin organize etmesinin; Afrika gazetesinin tabelalarını indiren, camları ve pencerelerini kıran şahıslarla Meclis damına çıkıp bayrak asan eylemcilerin aynı kişiler olmasının rastlantı olup olmadığı soruları da yer alan KTÖS açıklamasında, “Afrika gazetesine yönelik polisin gözleri önünde devam eden şiddet eylemlerine Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın şahsen müdahalesi olmasaydı, polisin önlem almayacağı açık olarak görülmemiş midir?” denildi.
TC Elçilik yetkililerine teşekkür etmeleri…
“Eylemi yapanların önce serbest bırakılmaları, soruşturma ve tutuklanmaları Sayın Akıncı’nın olayın üstüne gitmesi sonrasında gerçekleşmesi, tutuklanan eylemcilerin serbest kaldıklarında sosyal medyadan TC Elçilik yetkililerine teşekkür etmeleri eylemin TC Elçiliği’nde hazırlandığını göstermiyor mu?” sorusuna da yer verilen açıklamada, UBP milletvekillerinin ve genel sekreterinin bazı davranışlarından da örnekler verilerek bu şiddet eylemin de yer aldıklarının görüldüğü savunuldu.
YDP Başkanı Erhan Arıklı’nın Cumhurbaşkanı Akıncı’dan Üst Koordinasyon Kurulu’nu toplantıya çağırmasının rastlantı olup olmadığı sorusuna yer verilen KTÖS açıklamasında, eylemin TC elçiliği tarafından desteklendiğinin göstergesi olduğu savunulan örnekler verildi.
“Tutukluların TC Elçiliği yetkilileri tarafından hapishanede ziyaretleri ise bu olayları kimlerin düzenlediğini açıkça ortaya koymuyor mu?” denilen KTÖS açıklamasında olayların “Kıbrıslı Türklere ait tüm kurumlara el koymak, sendikaları, özgür basını susturmak, yargıyı baskı altına almak ve demokratik örgütleri ortadan kaldırmak” amacıyla gerçekleştirildiği öne sürüldü.
Açıklamada, “Ne yazıktır ki, tüm bu yaşananlar güvenliğimizden sorumlu garantör olduğu iddiası ile adamızda bulunan Türkiye Cumhuriyeti devletinin elçiliği tarafından desteklenmektedir” denildi.