Didem MENTEŞ
Lefkoşa'da 19 Şubat 2016'da ikisi oto galeri olmak üzere üç işyerinin eş zamanlı olarak kundaklanmasıyla ilgili olarak ikinci bir karar daha açıklandı. Olay günü Ömer Arhun’un sahibi olduğu Opel Plaza’nın avlusunda bulunan 15 adet aracı ateşe vererek kundaklayan sanıklardan Eren Baysal 8 yıl, Ozan Ögeyik 8 yıl ve Adem Bağlars 7 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, sanık Adem Bağlars’ın araçları ateşe verilmesinde fiilen bulunmasa da bu suçun işleneceğini bildiğini ve diğer sanıkları ve delileri saklayarak suç işlediğine dikkat çekti. Ayrıca Mahkeme, savcılığın ‘sanıkların kundaklamayı Enver Bahçeciler’in teşvik ve azmettirmesiyle yaptığı’ yönünde getirmiş olduğu davaları, Bahçeçiler’in mahkeme huzurunda olmadığı için bu yönde bir bulgu yapılmasının hukukla bağdaşmayacağı gerekçesiyle yeniden tadil edilmesine karar verdi. Sanıklar, “binadaki eşyaları ateşe vermek” ve “mallara kasten zarar verme” davalarından suçlu bulunarak, mahkum oldu.
Mahkeme, kundaklama olaylarının toplumda korku yaratan, huzur atmosferini bozan suçlardan olup, bu tür suçlara caydırıcı cezalar verilmesi gerektiğini vurguladı.
3 saati aşkın sürede karar okundu
Başkanlığı’nda Ömer Güran, üye yargıç Gökhan Asafoğulları ve üye yargıç Meltem Dündar’dan oluşan Ağır Ceza Mahkeme Heyeti’nin baktığı davada, İddia Makamında Başsavcılı adına Kıdemli Savcı Ahmet Varol ve sanıkların avukatı Mustafa Asena adına Buse Asena mahkemede hazır bulundu. Mahkeme Heyeti adına dava kararını Yargıç Gökhan Asafoğulları okudu. Asafoğulları, saat 11:00’de okumaya başladığı kararın gerekçeleriyle birlikte saat 13:30 raddelerinde bitirdi. Ceza takdirini açıklamadan önce İddia ve savunma makamlarına söz hakkı verdi. Savcı Varol, sanık Eren Baysal ile ilgili sosyal tahkikat raporunun henüz hazır olmadığı gerekçesiyle tehir talep etti. Mahkeme Başkanı Ömer Güran, raporun bir saat içerisinde hazırlanbileceğini bu nedenle oturuma 1 saat ara verdi. Aradan sonra Savcı Varol sosyal tahkikat raporunun sunarken, Avukat Asena karara saygı duymakla birlikte, dava kararını istinafa götüreceklerini dolayısıyla hafifletici nedenleri sunmayacaklarını beyan etti.
Azmettirme kalktı!
Kararı okuyan Yargıç Gökhan Asafoğulları, bölümlere ayırdığı karda tek tek tüm olgulara değinerek, İddia Makamı’nın davayla ilgili 30 tanık dinletip, 90 emare sunduğunu belirtti.
Asafoğulları, “sanıkların Enver Bahçeciler’in teşvik ve azmettirmesiyle, 19 Şubat 2016'da Ömer Arhun’un sahibi olduğu Opel Plaza’yı kundaklamaya teşebbüs” ve “binadaki eşyaları ateşe vermek”, “kasti hasar” ve sanık Adem Bağlars’a ise “far-i fail (suçu örten suç)” işledikleri yönündeki olguları değerlendirdi.
Asafoğulları, savcılığın ‘sanıkların kundaklamayı Enver Bahçeciler’in teşvik ve azmettirmesiyle yaptığı’ yönünde getirmiş olduğu davaları, Bahçeçiler’in mahkeme huzurunda olmadığı için bu yönde bir bulgu yapılmasının hukukla bağdaşmayacak bir husus olduğunu dolayısıyla, “teşvik ve azmettirmesiyle yaptığı’ yönündeki cümlenin davadan çıkarılarak tadil edilmesine karar verdi.
Binaya değil araçların kundaklanmasına mahkumiyet
Yargıç, iddia makamının sanıklara getirdiği “binayı kundaklamaya teşebbüs” davasını değerlendirirken, olayda binayı bir bütün olarak değil, bina ve dışarıdaki araçları ayrı ayrı olarak ele aldı. Binanın bütününe yönelik bir kundaklama girişimi yapılmadığına dair herhangi bir şahadet ve emare olmadığına işaret eden Yargıç, iddia makamının “binayı kundaklamaya teşebbüs” davasını ispatlayamadığına dolayısıyla sanıkların bu davadan beraatına karar verdi. Sanıkların yalnızca binanın avlusunda bulunan araçları (eşyaları) ateşe verdiklerine dair şahadet, görüntü ve emare olduğuna bulgu yapan Yargıç Asafoğulları, İddia Makamının sanıklara getirdiği “binadaki eşyaları ateşe vermek” davasının ispatlandığını dolayısıyla bu davadan sanıkların mahkum olduğunu açıkladı.
Kasti hasar
Yargıç Asafoğulları, kamera ve fotoğraflarda 15 adet aracın hasara uğradığını, ateşe verilen 15 adet aracın 413 bin 598 TL zarara uğradığının tanıkların ifadelerinde de mevcut olduğuna işaret ederek, binadaki malların kasıtlı olarak hasara uğratıldığı yönünde bulguya varmanın kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti.
Yargıç, iddia makamı tarafından sanık Adem Bağlars’a ayrıca “suçu örten suç” getirildiğini ancak sanığın bu suçu diğer sanıkların işleyeceğini önceden bildiğini, fiilen suçta bulunmasa da sanıkları saklayarak ve delileri de yok ederek suça intikal ettiğini vurguladı. Bu nedenle sanık Bağlars’ın “binadaki eşyaları ateşe vermek” ve “kasti hasar” suçlarından mahkum olup, “suçu örten suç” davasından beraat ettiğini açıkladı.
Eksik tahkikat!
Asafoğulları, bu arada sanıkların olay sonrası polisin elde ettiği birçok kamera görüntüsünde dakikaların farklılıklar içerdiği ve bunları bir bütün olarak ele alınmadığını, sanıkların olay sonrası nereden ne şekilde, hangi koşullarda geçtiklerine ve sanıkların üzerlerindeki eşyaları nereden temin ettiklerine dair polisin ayrıntılı bir soruşturma yapmadığına vurgu yaptı. Polisin böyle ciddi bir meselede sanıkların eşyalarını nereden aldıklarını sorulmamasının mesleki açıdan ciddiyetle bağdaşmayacağına dikkat çeken Yargıç, tahkikatta 6 unsurun eksik olduğuna değindi.
Şiddet ve baskının ne olduğu bulgusu yok
Yargıç, sanıkların açık ifadelerinde ve mahkemede vermiş oldukları yeminsiz beyanlarında çelişkiler bulunduğuna dikkat çekerek, bu hususun sanıkların aleyhine bir durum olduğunu aktardı. Yargıç, öte yandan avukatın, sanıkların açık ifadeleri alınırken baskı ve şiddet olduğunu öne sürdüğünü ancak bu baskı ve şiddetin ne olduğuna dair bir bulgu olmadığı gerekçesiyle bu iddialara itibar etmenin mümkün olmadığını ifade etti.
TOPLUM KORKU İÇİNDE… Mahkeme, kundaklama olaylarının toplumda korku yaratan, huzur atmosferini bozan suçlardan olup, bu tür suçlara caydırıcı cezalar verilmesi gerektiğini vurguladı. Bu tür suçların ülkede artış gösterdiğine işaret eden Mahkeme, gerekçesi ne olura olsun hiç kimsenin suç işleme hakkı olmadığına vurgu yaptı.
14 yıla kadar hapislik içeriyor
Sonuç olarak Yargıç Gökhan Asafoğulları, sanıkların kendi ikrarları ve iddia makamının sunmuş olduğu olgular ve emareler ışığında suçlu bulup mahkum ettiklerini açıkladı. Ceza verilirken suçun nevi, sanığın suçtaki rolü ve kişisel durumlarının dikkate alındığını aktaran Asafoğulları, “binadaki eşyaları ateşe vermek” suçunun 14 yıl, “kasti hasar” suçunun ise 3 yıla kadar hapislik cezası içeren suçlar olduğunu dile getirdi.
Binadaki eşyaları ateşe vermek suçunun 14 yıl gibi uzun süreli hapislik cezası öngören ciddi ağırlığı ve vahameti ortay koyan suçlar olduğunu aktaran Yargıç, bu tür olayların toplumda korku yaratan, huzur atmosferini bozan suçlardan olduğuna işaret etti.
Toplum korku içerisinde
Asafoğulları, Bir araca yanıcı madde dökerek, ateşe verip zarara uğratmanın, hangi durumdan bakılırsa bakılsın çok tehlikeli ve ciddi suçlar olduğunu ve bu suçların öngörülmeyecek sonuçlar içerdiğine vurgu yaptı. Mahkemelerin ceza verirken kamu menfaati ve kişi özgürlükleri arasındaki dengeyi koruması gerektiğine dikkat çeken Yargıç, bu tür suçların toplumu rahatsız etmesi bir yana korkunun ve endişenin sürdüğüne işaret etti.
Gerekçesi ne olursa olsun hiç kimsenin suç işleme hakkı olmadığına dikkat çeken Yargıç Asafoğulları, eşyaları ateşe vermek gibi suçların son zamanlarda artış göstermekte ve mal sahiplerine korku yaratmakta olduğunu belirtti. Kimsenin bu korkuyu yaşatma hakkı olmadığını vurgulayan Yargıç, Mahkemelerin bu tür suçlarda caydırıcı prensipleri ön planda tutarak, bu suçu işlemeye yönelik kişilerin geri durmaları nitelikte olması gerektiğini aktardı.
İkisine 8 yıl, birine 7 yıl ceza
Bu olaylardaki zararların büyük ve tadil edilmeyecek türden olduğuna dikkat çeken Yargıç Gökhan Asafoğulları, bu olayda da sanıkların suçtaki rolünün önemine, KKTC’de sabıkasız oluşlarına, şahsi durumlarına da vurgu yaptı.
15 adet aracı ateşe vererek fiilen kundaklayan sanıklardan Eren Baysal ve Ozan Ögeyik’in 8 yıl, fiilen olay yerinde olmasa da suça karışan Adem Bağlars’ın 7 yıl hapis cezasına çarptırıldığını açıkladı.