“Eğer havadan fotoğraf çekecek olursan, o zaman Kutrafa’daki Kıbrıslıtürk evlerinin tam planını görebilirsin” diyordu Tony…
Bundan tam sekiz yıl sonra Kayıplar Komitesi’nin Kutrafa’da kazı başlattığını öğreniyorum – köprünün altında 1964 “kaybı” iki Kıbrıslıtürk’ü aramak üzere başlatılan bu kazı, tüm bunları hatırlamama neden oluyor…
Tony’yle birlikte Kutrafa’ya ilişkin bu bilgiyi araştırmaktaydık – bu bölgeden bir papazın bilgisi olduğu yönünde Tony’nin öğrendiklerinin peşine düştük o gün… Farklı köylere gidip o papazı aradık ve en sonunda Kannavia köyünde bulduk kendimizi… Tony’nin arabasından dumanlar çıkıyordu, makine çok ısınmıştı, neredeyse yanacaktı… Farklı köylerde durup aradığımız papazın adını söylüyor ve onu arıyorduk ve köylüler bizi bir sonraki köye gönderiyordu! O köyde sorduğumuzda bir başka köye yönlendiriyorlardı bizi – sonuçta papazı bulamamıştık… Köylülere göre 1964’te buralarda olup bitenler hakkında bilgisi olabilecek bir papazdı bu…
Sonuçta bu papazı ararken Tony’nin arabasını yakabileceğimizi kavradık ve durup geri döndük Lefkoşa’ya…
Kutrafa’da Kıbrıslıtürkler’in evlerinin bulunduğu yerden küçük birkaç taş almıştım, bunları eve götürdüm, bugünün hatırası olarak, bu köyün hatırası olarak… Kutrafa’nın Kıbrıslıtürk bölgesi “hayalet bir köye” dönüşmüştü ve bu da kalbime damgasını vuracaktı…
Bizim bu ziyaretimizden tam sekiz yıl sonra Kayıplar Komitesi’nin Kutrafa’da kazı başlattığını, kazının köprünün altında yapıldığını duyunca duygulanıyorum, umutlanıyorum, seviniyorum… Ancak bir süre sonra kazı sona eriyor, aradıklarını bulamıyorlar… Belki bu konuda bilgi sahibi okurlarımız yardımcı olurlarsa, köprünün altına gömüldüğü söylenen “kayıp” Kıbrıslıtürkler’den geride kalanlar bulunabilir ve defnedilmek üzere ailelerine iade edilebilirler…
O günlerde bu köprünün altına kimlerin gömülmüş olabileceğini de araştırmış ve bulgularımı Kayıplar Komitesi yetkilileriyle de paylaşmıştım…
Bu “kayıp” Kıbrıslıtürkler’in yakınlarını da bularak onlarla röportajlar da yapmış, bu sayfalarda yayımlamıştım…
O günden bu yana aradan sekiz sene geçti… Bu “kayıp” yakınlarından birisi vefat etti, öteki Avustralya’ya göç etti…
“Kayıp” olan kişi için zaman “kayıp” oldukları tarihte dursa da, geride kalan yakınları için zaman durmuyor, geleceğe doğru akıyor ve durup bizi beklemiyor!
Eğer bu iki “kayıp” Kıbrıslıtürk’ten geride kalanlar Kutrafa’da köprünün altında bulunup daha sonra DNA aracılığıyla kimlikleri belirlense, onları bekleyen yakınlarından bazıları artık burada olmayacaktır… Elbette başka akrabaları vardır somut sonuçlar bekleyen… Bu iki “kayıp” Kıbrıslıtürk’ün yakınları için aradan tam 51 yıl geçti, pek çok Kıbrıslırum “kayıp” yakını için aradan 41 yıl geçtiği gibi… Zaman bizi beklemiyor, zaman sürüyor, bazı “kayıp” yakınları göçüp gitse de, bazıları başka ülkelere göç etse de, zaman durmuyor, bizi beklemiyor…
Kutrafa konusunda daha ayrıntılı bilgi sahibi okurlarımı, isimli veya isimsiz olarak 0542 853 8436 numaralı telefondan beni aramaya davet ediyorum…