UBP – YDP – DP Hükümeti’nin döviz krizine karşı açıkladığı “ekonomik tedbir paketi” ekonomi çevrelerinde karşılığını bulmadı. YENİDÜZEN, kararların uygulanabilirliğini araştırdı…
Ertuğrul SENOVA
UBP – YDP – DP Hükümeti, döviz krizine karşı geliştirdiği ekonomik tedbirler paketini kamuoyuyla paylaştı. Bu kapsamda, “köfter, paluze, eldiven” gibi ürün ve eşyalar “temel tüketim maddesi” olarak sayılarak KDV oranları sıfırlandı; devletin, kiralardan aldığı yüzde 3’lük stopaj vergisinden feragat etmesi kararlaştırıldı. Öte yandan, ithal ürün tedarikçilerine yönelik “denetim” sözü verildi, bankalardaki döviz kredisi taksitlerine ilişkin yeniden yapılandırmadan söz edildi.
Hükümetin, “köfter ve paluzeye” ilişkin tedbiri sosyal medyada dalga konusu olurken, YENİDÜZEN kira ve ithal ürün denetimi konularında alınan kararların uygulanabilirliklerini araştırdı.
Kiralarla ilgili kararı YENİDÜZEN’e değerlendiren Emlakçılar Birliği Yönetim Kurulu üyesi Hüseyin Sadhegi, duyurulan kararın daha fazla detaylandırılması gerektiğini, detaylardan Vergi Dairesi’nin bile haberdar olmadığını ifade etti.
Kararla birlikte, örneğin ayda 400 Sterlin kira veren bir şahsa, devletin yüzde 3’lük stopajı geri ödeyeceğini, bunun da yaklaşık 12 Sterlin’e denk geldiğini belirten Sadeghi, “Bunun ne kadar yardımı dokunur? Bilemiyorum… Belki de psikolojik olarak rahatlamak adına böyle bir uygulama yapıyorlar” ifadelerini kullandı.
Hükümetin perakendecilere ilişkin kararını YENİDÜZEN’e değerlendiren Hızlı Tüketim Ürünleri Tedarikçileri Derneği (TUT-DER) Başkanı Engin Yeşilada ise “Denetime tabi tutulacağı ifadesi o kadar havada ki… Laf ola söylenmiş gibi” yorumunu yaptı, hükümetin bugüne kadar sadece bir kez denetim adına şirketlerden özel bilgilerini talep ettiğini, ancak bu bilgilerin ‘gizli kalacak’ denmesine karşın bir gazeteye sızdırıldığını söyledi.
Yeşilada, bilgilerin alınmasına rağmen, gazeteye sızdırılması dışında başka hiçbir işlemin gerçekleştirilmediğini ifade etti.
Öte yandan UBP – YDP – DP Hükümeti’nin, perakendecilere yönelik denetim sözü, daha önce verilen denetim sözlerini akıllara getirdi. Üçlü koalisyon, göreve geldiği günden bu yana; market fiyatları, et fiyatları ve sebze fiyatlarına ilişkin denetimler gerçekleştirileceğine yönelik pek çok kez vaatlerde bulundu, komiteler kurdu – bozdu ancak kamuoyuna açıklanan denetim sonuçları 2’yi geçmedi…
Emlakçılar Birliği Yönetim Kurulu üyesi Hüseyin Sadhegi:
“Ayda 400 Pound kira veren kişiye, 12 Pound geri ödeme yapılacak… Bunun ne kadar yardımı dokunur?”
Emlakçılar Birliği Yönetim Kurulu üyesi Hüseyin Sadhegi, Hükümetin “Döviz cinsinden yapılmış kira sözleşmelerinde %13, Türk Lirası cinsinden kira sözleşmelerinde %8 olan stopaj vergisinin, %3’ünün kiracıya iade edilmesine yönelik düzenleme yapılmasına” yönelik kararını YENİDÜZEN’e değerlendirdi.
Sadeghi, hükümetin söz konusu kararı açıklamadan önce emlakçılarla hiçbir görüşme gerçekleştirmediğine dikkat çekerek, duyurulan kararın daha fazla detaylandırılması gerektiğini, detaylardan Vergi Dairesi’nin bile haberdar olmadığını ifade etti.
Karar kapsamında, Devletin, kendi alacağı stopaj vergisinden feragat edeceğini belirten Sadhegi, “Örneğin ayda 400 Pound’a kiralanan bir evin yüzde 3’lük stopajı 12 Pound yapıyor. Mevcut kur ile 360 TL gibi bir para. Bu rakam çok mu bir şey ifade eder? Kiracıya ne kadar yarımı dokunur? Bilemiyorum” dedi.
“Belki de psikolojik olarak rahatlamak adına böyle bir uygulama yapıyorlar”
Aylık 300 Pound kira ödeyen biri için de söz konusu stopaj feragatinin, ayda 9 Pound’a denk geleceğini belirten Sadeghi, “Maddi anlamda ne kadar etkisi olur bilmiyorum ama belki de psikolojik olarak rahatlamak adına böyle bir uygulama yapıyorlar. Sonuçta, ayda 400 Sterlin ödeyen kişi, her yıl 140 poundu geri alacak” ifadelerini kullandı.
Sadeghi, “Bu rakamlar devede kulak ama devletin de alabileceği başka tedbir, sunabileceği başka çözüm yok gibi görünüyor” dedi.
“Her ay kiracının hesabına para yatıracak ekipleri var mı?”
Sadeghi, devlete ödenen stopajın kiracıya geri verilmesi konusunun da ayrı bir sorun yaratacağına dikkat çekerek, “Muhtemelen kiracıdan bir banka hesabı istenecek. Ama her ay, ödenen stopajı kiracıların banka hesabına yatıracak bir ekip nasıl kurulacak? Yeterli sayıda memur bulunabilecek mi?” diye sordu.
Sadeghi, bir diğer sorunun ise, yurtdışından gelen yabancı kiracıların Kıbrıs’ın kuzeyinde nasıl banka hesabı açacağıyla ilgili olacağını ifade ederek, “Tüm soruların ortadan kalkması için bir komite kurulmalı” önerisinde bulundu.
TUT-DER Başkanı Engin Yeşilada:
“Denetime tabi tutulacağı ifadesi o kadar havada ki… Laf ola söylenmiş gibi”
Hızlı Tüketim Ürünleri Tedarikçileri Derneği (TUT-DER) Başkanı Engin Yeşilada, Hükümetin “Döviz kurundaki değişikliğe göre fiyatlama yapıp, yapmadığına ilişkin tüm perakendeciler denetime tabi tutulacak” yönelik kararını YENİDÜZEN’e değerlendirdi.
Hükümetin bu kararı açıklamadan önce kendileriyle hiçbir görüşme gerçekleştirmediğini ifade eden Yeşilada, “Denetime tabi tutulacağı ifadesi o kadar havada ki… Denetlenecek onca şey varken, böyle soyut bir kavramı denetleyeceğini söylemek, şapkadan tavşan çıkarmak gibi. Laf ola söylenmiş” şeklinde konuştu.
Fiyatların sadece dövize göre artmadığını, tek koşulun döviz olmadığını ifade eden Yeşilada, “Döviz arttığında elinizdeki stoka göre yeni alacağınız malın fiyatına göre de fiyat arttırılıp arttırılmayacağına karar verilir” dedi.
“Sadece bir kez denetim adına şirketlerden özel bilgilerini talep ettiler, sonra da ‘gizli kalacak’ demelerine rağmen bir gazeteye sızdırdılar”
Hükümetin sadece bir kez, tedarikçi firmaların fiyat ve kar marjlarını denetlemek adına şirketlerin özel belgelerini talep ettiğini söyleyen Yeşilada, “Bu bilgiler bizim mahremimiz, yatak odamızdı. Bilgilerimizi alıp gittiler, bize bu bilgilerin gizli tutulacağını söylediler. Sonra bu bilgiler bir gazetenin manşetinde yayınlandı” ifadelerini kullandı.
Yeşilada, bilgilerin alınmasının ardından bir gazeteye sızdırılmasının dışında herhangi bir adım atılmadığını, denetim yapılmadığını söyledi.
Lafta kalan “denetim” sözleri…
UBP – YDP – DP Hükümeti’nin, perakendecilere yönelik denetim sözü, daha önce verilen denetim sözlerini akıllara getirdi.
Üçlü koalisyon, göreve geldiği günden bu yana; market fiyatları, et fiyatları ve sebze fiyatlarına ilişkin denetimler gerçekleştirileceğine yönelik pek çok kez vaatlerde bulundu, komiteler kurdu – bozdu ancak kamuoyuna açıklanan denetim sonuçları 2’yi geçmedi…
Hükümetin ‘lafta kalan’ denetimleri şöyle:
Market denetimi: “Yüksek karlılığın önüne geçilmesi ve kar oranlarının ortaya çıkartılması” hedefiyle, toplamda 2 kez denetim yapıldığına ilişkin haberler kamuoyuyla paylaşıldı. Denetimler sonucu, sadece 1 kez, Mağusa’daki küçük bir markete yönelik işlem gerçekleştirildi. Daha sonra denetim yapıldığına dair herhangi bir bilgi paylaşılmadı.
Sebze fiyat denetimi: Hükümet, “Yaş Sebze Ve Meyve Referans Fiyatları Belirleme Komitesi” kurduğunu açıkladı. Söz konusu komite, ilk olarak 28 Aralık 2022’de, son olarak da 2 Ocak 2023 tarihinde olmak üzere 2 kez ‘toptan fiyat’ açıkladı. Komiteden sorumlu bakan Olgun Amcaoğlu, bu fiyatların “Market fiyatı değil, markete giriş fiyatı” olduğunu duyurdu. Komiteye ilişkin 2 Ocak tarihinden bu yana herhangi bir açıklama yapılmadı.
Et fiyatları: Başbakan Ünal Üstel, 4 Aralık 2022’de yaptığı açıklamasında, et fiyatlarındaki pahalılığı “kaçak ete” bağladı, bu kapsamda denetimler yapılması adına “Hızır Müdahale Ekibi” kurulacağı sözünü verdi. Aradan 6 ay geçmesine karşın, söz konusu ekibin kurulduğuna yönelik herhangi bir duyuru yapılmadı. Öte yandan Üstel, denetim sözünü verdiği gün “et fiyatlarına müdahale ettik, indirime gidiliyor” açıklamasını da yapmıştı. Üstel’in açıklamasından bir gün sonra ise et fiyatlarına zam gelmişti…