Lalettayn

Sarayda geçen salı gecesi basın mensuplarının katıldığı yemekte Cumhurbaşkanı Eroğlu’na şu soruyu sormuştum: - Dışişleri Bakanı ile ilişkiler nasıl? Müzakerelerin neresindedir Dışişleri? Katkısı var mıdır sürece? Bu sorunun sorulma nedeni, Cumhurbaş




 

Sarayda geçen salı gecesi basın mensuplarının katıldığı yemekte Cumhurbaşkanı Eroğlu’na şu soruyu sormuştum:
- Dışişleri Bakanı ile ilişkiler nasıl? Müzakerelerin neresindedir Dışişleri? Katkısı var mıdır sürece?
Bu sorunun sorulma nedeni, Cumhurbaşkanlığı makamı ile Dışişleri’nin bir süredir ‘mesafeli’ duruyor olmasıydı.
Eroğlu Dışişleri Bakanı ve bakanlığıyla bir sorunları olmadığını söyledikten sonra Özel Temsilcisi Kudret Özersay söz almış, Dışişleri Bakanlığı temsilcilerinin müzakere heyetinde ve teknik komitelerin tümünde önemli bir yeri olduğunu anlatmıştı.
Üç gün sonra Cumhurbaşkanlığı-Dışişleri krizi patlak verdi.
***
Hüseyin Özgürgün UBP içinde ‘Eroğlu’nun prensleri’ arasında yer alıyordu.
Tahsin Ertuğruloğlu’na karşı Genel Başkanlığı kazanırken Özgürgün’ün arkasındaki güç Eroğlu’ydu.
Parti içinde hep el üstünde tuttuğu Özgürgün’ü Dışişleri Bakanı yapan da Derviş Bey olmuştu.
Hüseyin Özgürgün’ün sık sık Eroğlu ile görüştüğü, hatta ‘Saraydan çıkmadığı’ biliniyordu.
Ancak son dönemlerde Eroğlu-Özgürgün ilişkisi eskisi gibi ‘sıcak’ değil.
Ve öyle anlaşılıyor ki sorun, yetki çatışması noktasına kadar ulaşmış bulunuyor.
***
Cumhurbaşkanı Eroğlu eski ‘prensi’ Özgürgün’ün açıklamalarına sert sayılabilecek bir cevap verdi, “Kudret Özersay lalettayn biri değil. Yetkilidir” dedi.
Özgürgün Özersay için ‘yetkisiz’ demişti.
Eroğlu bunu kamuoyu önünde reddetti. Zira Özersay Eroğlu’nun talimatıyla ve bilgisi dahilinde Ankara’ya gitti, orada petrol arama konusundaki üst düzey toplantılara katıldı ve dönüp demeç de verdi.
Bunları hep Cumhurbaşkanı adına yaptı.
Dolayısıyla Özersay için ‘yetkisiz’ demek, Cumhurbaşkanı için ‘yetkisiz’ demekle eş anlamlı!..
Eroğlu bu yüzden sert tepki verdi.
“Lalettayn” gibi bir ifadeyi de bilerek isteyerek seçtiği anlaşılıyor Eroğlu’nun…
***
Saraydaki yemekte Eroğlu’na, “Neden Özgürgün müzakere heyetinde yok? Talat almadı diye ortalığı birbirine katmıştınız. Siz neden almadınız?” sorusunu da sormuştum.
Eroğlu toplu Hristofyas’a ve BM’ye atmış, “Kabul etmiyorlar” demişti.
Son krizde bu sözlerin de etkisi olabilir.
Çünkü Dışişleri Bakanı aslında birçok konuda devre dışı bırakıldı. Özgürgün bunun sıkıntısını yaşıyordu ama dışa vuramıyordu.
Eroğlu’nun bu sözleri bardağı taşıran son damla rolü oynamış olabilir pekala…
***
Saray ile hükümet arasındaki ilişkiler giderek kötüleşiyor.
Eroğlu’nun aynı yemekte ‘erken seçim’den söz etmesi, ülkenin iyi yönetilmediğinden bahsetmesi güvensizliği daha da derinleştirecek gibi görünüyor.
Eroğlu’nun siyasi geçmişini yakından bilenler bunun “Erken kurultaya hazırlık” olduğunu çok iyi kestirebiliyor.
Aslında Eroğlu şu sıralarda “UBP’de yeni yönetimin kurgusu” ile uğraşıyor.
Başta Genel Başkan İrsen Küçük olmak üzere partinin üst düzey kadrosunda çok büyük bir revizyon arzuluyor Eroğlu…
Geçmişte de yaptığı gibi, en yakınındaki insanları bile harcamaktan geri durmayacağı gayet iyi biliniyor.
“Lalettayn” tabiri, Eroğlu’nun ağzından çıktıysa, bir nedeni vardır mutlaka…
Öyle “lalettayn” söylenmiş bir laf değil bu!..

 




Şerife Ünverdi solculuğa mı hazırlanıyor?

 

İzinli olduğum günlere denk geldiğinden sonradan haberim oldu.
Çalışma Bakanı Şerife Ünverdi Danimarka’ya gitmiş.
Oradaki sosyal güvenlik sistemini inceleyecekmiş.
Yanında Başbakan’ın eşi de varmış, ne alakaysa!..
Her tarafı buram buram ‘gezme’ tütüyor gerçi, ama diyelim ki gerçekten orada sosyal güvenlikle ilgili çalışma da yaptı Şerife Hanım…
Ne olacak yani?
Oradaki sistemi KKTC’ye mi getirecek?
Kapitalist sistemin en ‘sosyal adaletçi’ ülkelerinden biri Danimarka…
Gelir düzeyi ve yaşam standardı da bizim dudağımızı uçuklatacak kadar yüksek…
Sağlık ve eğitim başta olmak üzere insana insanca yaşamı devlet güvencesiyle sunuyor ‘Kuzey ülkeleri’ denilen ve aralarında Danimarka’nın da yer aldığı ülkeler…
Oradaki sistemin benzerini savunanlara KKTC’de Şerife hanım ve arkadaşları kısaca ‘solcu’ diyor!..
Yoksa Ünverdi de solculuğa mı hazırlanıyor?
Bakarsınız Danimarka sonrası Şerife Ünverdi “yaşasın sosyal adalet” diye slogan atmaya başlar Bakanlar Kurulu toplantılarında!..

 

 

 

 

 

 

Arşiv Haberleri