“Kimimize göre babayiğitlik, kimimize göre delilik… Kimine göre kentin anası, babası, kimine göre de parlamento için bir sıçrama tahtası: BELEDİYECİLİK”
Mustafa Akıncı bu cümleyi söylediğinde henüz 31 yaşında bir belediye başkanıydı. Lefkoşa Türk Belediyesinin organize ettiği ‘Yerel Yönetimler Semineri’nde (Haziran 1978) belediyeciliğin tanımını bu şiirsel kelimeler ile yapmıştı.
Bu kelimelerin de üzerinde durduğu gibi, belediyecilik siyasetin farklı bir noktasındadır. İnsanların hayatına dokunabildiği için hizmet anlayışının merkezindedir ve bu yüzden de hep siyaset ile teknokrasi arasındaki ince çizgide konumlanır.
Tabii, bu farklılık belediyeciliğin elle tutulur projeler üretmesinden dolayı ortaya çıkıyor. Yapılan bir park ile mahalle halkının yaşam kalitesi yükseltilirken, bir yayalaştırma projesi ile ekonomi canlandırılabiliyor ve bazen de bir toplu taşıma sistemi ile kentin trafiğine soluk getirilebiliyor.
Fiziksel projeler ile anında etki sağlıyor belediyecilik. Doğal olarak da parlamentodan ve hükümetlerden farklı bir siyaset anlayışı ile ilerliyor. Başkentte de durum bundan farklı olmamış belediyenin kurulduğu 1958 tarihinden beridir. Yıllar boyunca başkent belediyeciliğinin dönemleri bir bayrak yarışına dönüşmüş ve her dönemde Lefkoşa’nın cehresine yeni projeler eklenmiş.
- Mustafa Akıncı Döneminde Lefkoşa Surlariçi’ne önemli projeler yapıldı mesela. Özellikle Lefkoşa İmar Planı kapsamında yapılan Arasta Projesi, başkentin kültürel mirasını korumakta ciddi bir rol oynadı. Köşklüçiftlik’te yapılan Kumsal Parkı bir mahallenin yaşam kalitesini artırırken, Terminal projesi gelişen kentin ihtiyaçlarını öngörebildi.
Yine aynı dönemde bu şehrin toplu taşıma sistemi ilk defa tasarlanmış ve uygulamaya geçirilmişti. Bugün Lefkoşa’nın toplu taşıması hâlâ Akıncı döneminde alınan araçlarla yapılmaktadır.
- Burhan Yetkili döneminde 10. Yıl Parkı hayata geçmişti. Buna ek olarak yeşile ve ağaca verilen önem yüksekti. Mesela Saray Otel önündeki meydanı kaplayan koca ağaçların Burhan Yetkili döneminde ekildiğini biliyoruz. Bu ağaçlar Lefkoşa’ya bırakılan büyük bir mirastır.
- Şemi Bora döneminde kentlinin yaşam kalitesini yükselten parklara özel bir önem gösterildi. Barış Manço Parkı, Dr Fazıl Küçük Parkı, Sancaktar Kale Bey Parkı ve Göçmenköy’de Havuzlu Park projeleri ile boş yeşil alanlar değerlendirildi. Bu parklar şehirdeki mahalle kültürünün oluşmasına ciddi katkı sağladı.
Yine aynı dönemde trafiğe bir açılım getirilerek Osman Örek Caddesi (Dereboyu-Metehan Yolu) hayata geçirildi. Bu yolun Lefkoşa trafiğine katkısını günbegün yaşıyoruz.
- Kutlay Erk döneminde rehabilitasyonu tamamlanan binaların bölgeye canlılık getirmesi için Arabahmet Bölgesi Geliştirme Şirketi kuruldu. Akıncı döneminde atılan Arasta adımının devamı olarak Lefkoşa Surlariçi’nin batı bölümü de bu proje ile canlandırıldı. Maalesef bölgede bu canlılık artık sönmüş ve tekrar LTB’nin ilgisini bekler hale gelmiştir.
Buna ek olarak, yine bu dönemde Samanbahçe Evleri’nin restorasyonu tamamlanarak başkente kazandırıldı.
- Cemal Bulutoğluları döneminde aşırı istihdamlar ve birçok yasaya aykırı uygulama ile belediye kötü bir duruma getirildi. Belediyeye on yıllar boyunca bedelini ödeyeceği ciddi zararlar veren bu dönemin günahları yanında, Güngör Çöplüğünün rehabilitasyonu ve Mahmutpaşa Otoparkı gibi sevapları da vardı. Yine aynı dönemde çağdaş standartlarda bir salhane binasının adımı da atıldı.
- Kadri Fellahoğlu’nun 14 aylık döneminde Asmaaltı ve Arasta Yayalaştırma Projesi hayata geçirildi. Akıncı zamanında atılan Arasta Projesinin devamı olan bu adım, Lefkoşa Surlariçine geri dönüşün kıvılcımlarını atmakta ve bölge ticaretinin canlanmasında etkin rol oynadı. Bugün artık projenin uygulandığı bölgede geceleri güven içinde yürüyebilmek mümkündür.
Buna ek olarak Fellahoğlu döneminde Şehit Ecvet Yusuf Caddesi Bisiklet Yolları Projesi hazırlandı. Uzun zamandan beridir ilk defa boş bir yeşil alan, Köşklüçiftlik Nergis Parkı olarak yeniden inşa edilerek mahalle halkına kazandırıldı.
- Lefkoşa’nın son döneminde, bizler 4 yıllık görev süremizin 2.5 yılını tamamladık. Bayrağı devraldığımızda Lefkoşa’nın beklediği çok önemli projeler vardı:
Örneğin bir önceki dönemde yazılı protokolle askerden alınan Mehmet Akif Caddesi’ne paralel yol projesi, Lefkoşa için ciddi bir ihtiyaçtır. Bu proje sayesinde Dereboyu Caddesi tek yol haline gelebilecek, kaldırımları 5 metreye kadar genişleyebilecek ve Lefkoşa trafiği ciddi oranda rahatlayacaktır.
LTB Teknik İşler ve Kentsel Tasarım Komitesinde projesi tamamlanan Şehit Ecvet Yusuf Caddesi Bisiklet Yolları da bir an önce uygulamaya geçmeli ve Lefkoşalıya arzuladığı bu ulaşım sistemini sunmalıdır.
LTB bugün girdiği 2.5 senelik moladan artık sıyrılmalı ve koşmaya devam etmelidir. Bu projeleri tamamlayarak bayrak yarışını sürdürmemiz ve Dereboyu Deresi ile Lefkoşa Kent Ormanı gibi projeleri de artık gündemimize almamız gerekiyor. Çünkü Lefkoşalı, hayat kalitesini artıracak bu belediyecilik dokunuşlarını gerçekten hak ediyor.
Bunu başarmak içinse ne ‘babayiğitliğe’, ne ‘deliliğe’, ne de belediyeyi ‘parlamento için bir sıçrama tahtası’ olarak kullanmaya ihtiyacımız var. Tek ihtiyacımız biraz istek, biraz irade ve bolca da VİZYON.