Didem MENTEŞ
Lefkoşa’da akıl almaz bir olay yaşandı. Daha önceden buluşmak için anlaştıkları Ö.Y.H’yi kaçırarak Kanlıköy’de boş bir araziye götürdükleri iddia edilen M.B ve A.D, ‘cinsel tecavüz’, ‘soygun’, ‘cinsel ilişkiye girmek için zorla alıkoymak’ ve ‘şiddet tehdidi’ suçlamalarıyla dün sabah Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne çıkarıldı. Sülkem Simit Evi Önü’ne önceki gün 15:30 saatlerinde gelerek, M.B’nin aracına bindiği ileri sürülen Ö.Y.H’nin, araçta saklanan A.D tarafından yüzüne yumruk vurularak, Kanlıköy’e kaçırıldığı öne sürüldü.
Kanlıköy’de boş bir araziye götürülen Ö.Y.H’ye, M.B ile ilişkiye girmesi için her iki zanlı tarafından şiddet tehdidinde bulunulduğu iddia edildi.
Zanlıların müştekiye boş bir kağıt üzerine borç senedi imzalatarak, 9 cm boyunda bıçakla müştekiyi korkuttuğu, sonrasında da zanlı M.B’nin, Ö.Y.H ile zorla ilişkiye girdiği ileri sürüldü.
Olay sonrasında zanlıların müştekiyi de yanlarına alarak bir bankaya giderek, toplamda 1500 TL para çektiği ve soygun suçunu işledikleri öne sürüldü.
Müştekinin şikayeti üzerine olay ortaya çıkarken, tutuklanan zanlılar aleyhinde 3 gün tutukluluk emri alındı.
Polis memuru şahadet verdi
Zanlılar Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne çıkarıldı. Ceza Davaları Kıdemli Yargıcı Tacan Reynar huzurunda görüşülen duruşmada, İddia Makamı’nda Başsavcılık adına Savcı Behrat Mavioğlu ve zanlılar şahsen mahkemede hazır bulundu. Savcı, meseleyle ilgili olarak polis memuru Hamza Tarman’ı mahkemeye tanık olarak dinletti. Tarman, mahkemede yeminli şahadet vererek, olayla ilgili olguları aktardı.
Polis memuru Tarman, zanlılar M.B ile A.D’nin ‘cinsel tecavüz’, ‘soygun’, ‘cinsel ilişkiye girmek için zorla alıkoymak’ ve ‘şiddet tehdidi’ suçlarıyla bağlantılı olarak tutuklandıklarını açıkladı.
Kanlıköy’e kaçırdılar…
Tarman, 19 Mart tarihinde saat 15.30’da Lefkoşa’da sakin Ö. Y.H ile zanlı M.B’nin Sülkem Simit Evi Önü’nde buluşmak için önceden anlaştıklarını, bunun üzerine zanlının KR 493 plakalı araç ile bahse konu yere geldiğini kaydetti.
Zanlının, müşteki Ö.Y.H’yi ön koltuğa almasının ardından, araç içerisinde arka koltuğa gizlenen zanlı A.D’nin müştekiyi suratına yumruk vurmak suretiyle kaçırdıklarını belirtti.
Tarman, her iki zanlının da müştekiyi Kanlıköy’de boş bir araziye götürerek, M.B ile ilişkiye girmesi için önce şiddet tehdidinde bulunduklarını aktardı.
Borç senedi imzalattılar…
Yaşananlar üzerine zanlı M.B’nin müştekiye boş bir kağıt üzerine borç senedi imzalattığını da dile getiren Tarman, zanlıların 9 cm boyunda bıçakla Ö.Y.H’yi korkuttuklarını ve M.B ile zorla ilişkiye girdiğini kaydetti.
Tarman, olay sonrasında zanlıların müştekiyi de yanlarına alarak bir bankaya gittiklerini ve borç senedi gerekçesiyle toplamda 1500 TL para çekerek, soygun suçunu işlediklerini dile getirdi.
Olayın müştekinin şikayeti üzerine ortaya çıktığını ifade eden Tarman, her iki zanlının da tutuklandığını, polise verdikleri gönüllü ifade de olayın büyük bir bölümünü kabul ettiklerini aktardı.
Tarman, tahkikat ile ilgili soruşturmanın yeni başladığına değinerek, her iki zanlının da 3 gün süreyle poliste tutuklu kalmasını talep etti.
Zanlı: “Benim tutuklu kalmam hayatımın sonu demektir”
Mahkeme, polisin tutukluluk talebi üzerine zanlılara söz hakkı verdi. Zanlı M.B., müştekiyle ilişkiye girdiğinin doğru olduğunu, zorlama olmadığını bunun cep telefonlarındaki mesajlardan da belli olduğunu savunarak, müştekinin daha önceden kendisine borcu olduğunu bu nedenle 1500 TL parayı aldığını iddia etti. Tutukluluk süresine itiraz eden M.B., “benim tutuklu kalmam hayatımın sonu demektir. Tutuklu kalmak istemiyorum. İlişkiye girdim ben, hayatımda böyle bir şey olacağını bilmiyordum” dedi. Zanlı A.D. ise sadece “ifademde her şey var” dedi.
3 gün tutukluluk
Mahkemede aktarılan olgular ışığında Kıdemli Yargıç Tacan Reynar, olayın ciddiyetine vurgu yaptı. Reynar, meselenin geniş çaplı bir araştırma istediğini, soruşturmanın salimen yürütülebilmesi gerekçesiyle zanlı M.B. ve zanlı A.D.’nin 3 gün süreyle poliste tutuklu kalmalarına emir verdi.