Hüseyin ÖZBARIŞCI
Türk Lirası’nın döviz karşısında eriyip gitmesi, üretimi de baltaladı. Yıllarca gecesini gündüzüne katarak hayvancılık yapan hayvan üreticileri, hemen hemen tüm girdi maliyetlerinin dövize endeksli olmasından dolayı zor günler geçiriyor.
YENİDÜZEN’e hangi şartlarda üretim yaptıklarını anlatan hayvan yetiştiricileri, “Bu zamlarla üretim olmaz” dedi, maliyetlerin yüksek olmasından yakındı.
Ürettikleri çiğ süt fiyatının, harcadıkları maliyetler karşısında “yetersiz” olduğunu belirten hayvan üreticileri, UBP-DP-YDP Hükümeti’nden destek talep etti, “Hayvancı desteklenmeli, ancak bu şekilde ayakta kalabiliriz. Aksi takdirde hayvancı kalmayacak” şeklinde konuştu.
Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Naimoğulları da değerlendirmesinde, üreticiden 14,80 TL’ye alınan çiğ sütün markette nasıl 32 TL’ye kadar yükseldiğini sordu, 15 gün içinde çiğ süt fiyatına zam geleceği bilgisini verdi.
Süt imalatçıları: “Fiyatlar yüksek… Ortadoğu pazarında rekabeti kaybettik”
Önceki gün YENİDÜZEN’e konuşan süt imalatçıları ise, çiğ süt fiyatının “yüksek” olduğunu ifade etmiş, bu fiyatlarla birlikte üretim yapmanın mümkün olamayacağını belirtmişti.
Haberde, süt imalatçıları, çiğ süt fiyatına 3 ayda 6 kez zam geldiğini hatırlatarak, “Ortadoğu pazarında rekabeti kaybettik” değerlendirmesini yapmış, bu bakımdan dolayı pazar kaybı yaşandığını ifade etmişti.
YENİDÜZEN’in manşetine taşıdığı haberde, yapılan zamların üretime büyük bir darbe vurduğunu aktaran süt imalatçıları, tıpkı hayvan üreticileri gibi devlet desteğinin şart olduğuna vurgu yaparak hükümete çağrı yapmış, geçtiğimiz yıllarda özellikle Kıbrıs’ın ürünü olarak tescillenen hellim konusuna yoğunlaşılması gerektiği aktarılmıştı.
Hayvancılar ne dedi?
Kıbrıs Türk Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları:
“Önemli olan fiyat değil, harcanan maliyetlerdir”
Kıbrıs Türk Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları, maliyetlerin yüksek olduğunu belirterek, 15 gün içinde çiğ süte yeniden zam yapılacağı bilgisini verdi. Hayat pahalılığının oldukça fazla hissedildiği bu günlerde üretim yapmanın zorluklarından bahseden Naimoğulları, üreticiden 14,80 TL’ye alınan çiğ sütün markette 32 TL’ye ulaştığını söyledi. “Bu pahalılık karşısında ya üretimden vazgeçeceğiz, ya da fiyatları yükselteceğiz” ifadelerini kullanan Naimoğulları, UBP-DP-YDP Hükümeti’nin hayvancılık konusunda ciddi çalışmalar yapması ve desteklerin artması gerektiğini vurguladı.
Naimoğulları şöyle devam etti:
“Hayvancı yıllarca 1 litre sütle 2 kilo yem alıyordu, 1 litre sütle şu anda 1,35 kg yem alabiliyor. Akaryakıta iki ayda 10 kez zam geldi. Hammadde fiyatları son 3 ayda arttı. Yurtdışından balya getiriyoruz, 1 kg balya 5 TL… Böyle bir durumda üreticinin ürettiği ürün aynı fiyatta kalması mümkün mü? Önemli olan çiğ süt fiyatının ne olduğu değil, önemli olan üretimdeki maliyetlerdir. Bu şekilde üretim olmaz.”
Zübeyir Songur: “Üretici maliyetin altında süt veriyor”
“Bu ülkede ezilen iki sınıf vardır, biri asgari ücretliler, diğeri de üretim yapan hayvancı veya çiftçilerdir.
Biz çiğ sütü 13 TL’ye veriyoruz ama tüketici marketten 30 TL’nin üzerinde alıyor. Peki, aradaki fark nereye gidiyor? Bizim girdilerimiz olan hammadde dövize bağlıdır. Her gün de fiyat değişiyor. Yapılan zamlar zaten ortada. Tüm bunlar karşısında ödendiğimiz süt parası da TL… Benim şu anda devletten alacağım 75 günlük süt parası var. Üretici maliyetin altında süt veriyor. Devlet, üretim yapan hayvancıyı desteklemeli. Güneyde büyükbaş hayvancıya birçok destek var. Her türlü destek veriyorlar, Avrupa’da da böyle… Güneyde 2 yıldır süt ve et fiyatı neredeyse sabit… Sadece çok az bir rakam oynuyor. Hayvancı desteklenmeli, ancak bu şekilde ayakta kalabiliriz. Aksi takdirde hayvancı kalmayacak.”
Kağan Güler: “Ürettiğimiz ürünü değerinde satamıyoruz”
“Zam yapmak da çare değil ama üretici de hak ettiğini almak istiyor. Bu konuda devlet artık çalışmalar yapmalı. Şu anda sadece yaptığımız şey günü kurtarmak. Elektrik, akaryakıt, hammadde… Her şey zamlanıyor, biz üreticiler de yapılan bu zamlar karşısında eziliyoruz, üretemiyoruz. Hayvancılıkta gelecek yok. Ne yazık ki, ürettiğimiz ürünü değerinde satamıyoruz.”
Mustafa Turhan: “Birçok kişi hayvanlarını satıp, bu işten vazgeçiyor”
“Tüm girdilerimiz dövize endeksli ancak bizim kazandığımız para birimi Türk Lirası… Her gün yeni zamlarla karşı karşıyayız. Gençler hayvancılık sektöründen kopup başka sektörlere yöneliyor. Büyükbaş hayvancılık yapan birçok kişi hayvanlarını satıyor ve bu işten vazgeçiyor. Bu da demektir ki, yanlış bir politika uygulanıyor. Tarıma yeteri kadar bütçe ayrılmıyor. Yeterli bütçe ayrılsa, bu zor dönemde devlet desteği daha fazla olup, üretici de ayakta kalabilirdi.”