Meğer “en üst mertebe” elçiymiş!

UBP – YDP – DP Hükümeti’nin, Türkiye’de “yasaklı” Kıbrıslı Türkler konusunu “en üst mertebeden araştırıyoruz” dediği “en üst mertebenin” Lefkoşa’daki TC Elçiliği olduğu ortaya çıktı.

Ertuğrul SENOVA

Türkiye’ye girişleri “ulusal güvenlik aleyhine faaliyet” yürüttükleri iddiasıyla farklı tahdit kodlarıyla engellenen Kıbrıslı Türk aydınlar Mecliste bir kez daha gündem oldu; Başbakan Ünal Üstel’in “en üst mertebeye sordum” sözlerindeki “en üst mertebenin” TC Elçisi olduğu ortaya çıktı.

Öte yandan Mecliste söz alan Erhan Arıklı ise Türkiye’ye girişi yasaklanan Kıbrıslı Türk aydınları, “Interpol tarafından aranan ve Kıbrıs’ın kuzeyinden deport edilen yabancılarla” özdeşleştirdi…

Meclis Genel Kurulu’nda kürsüye çıkan Başbakan Ünal Üstel, 10 Kasım 2023 tarihinde, söz konusu yazıyı TC Elçiliğine gönderdiğini ancak 5 aydır yanıt alamadığını söyledi.

Üstel, “Peki sözlü olarak sorduğunuzda ne yanıt alıyorsunuz?” sorusu üzerine, “Bakıyoruz dediler. Zorunlulukları yok, mahkemeye gidin diyorlar” ifadelerini kullandı.

 

Başbakan Ünal Üstel:

“Bu konuda cevap vermiyorlar”

Üstel, Meclisteki konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Geçtiğimiz hafta yine gündeme geldi, vatandaşlarımız Türkiye’ye girerken bir sürpriz ile karşılaşıyor ve ülkeye giremiyor. Nedeni belli olmayan nedenlerle… Bu nedenlerin ne olduğunu ben de bilmiyorum. Farklı yerlere girişim yaptık. Ben bizzat ilgileneceğimi ve yazı yazacağımı söyledim. 10 Kasım 2023’te yazılı bir soru gönderdim. Ama henüz cevap alamadım. Ankara’yı ziyaret ettiğimde, KKTC’nin Ankara Büyükelçisi’ne konuyu yakinen takip etmesini söyledim. Müteakip defa elçiyi bu konuda uyardım. Bu konuya duyarsız kalmadık. Ama bu bir ülkenin iç konusu. Onun egemenliği. En yüksek yerlere kadar bu konuyu ilettik, yazışmamızı yaptık, her görüşmede dile getiriyoruz ama yanıt alamadık. 4 ayda yanıt alamadık. Cevap vermediler. Kendi egemenlik sınırları içerisinde olan bir konu. Cevap vermiyorlar bu konuda.”

 

“Bakıyoruz dediler. Zorunlulukları yok, mahkemeye gidin diyorlar”

Üstel’in açıklamaları üzerine CTP Milletvekili Sami Özuslu, “Peki sözlü olarak da sorduğunuzu söylediniz, size sorduklarında ne dediler?” sorusunu yöneltti. Başbakan Ünal Üstel ise “Bakıyoruz dediler. Zorunlulukları yok, mahkemeye gidin diyorlar. İmkanımız olsa öğrenirdik. TC böyle bir soruya yanıt vermek zorunda değil” şeklinde yanıt verdi.

Üstel’in açıklamaları üzerine CTP Milletvekili Sami Özuslu bu kez de “Bir arkadaş iki kez cenazesine gidemedi. Bu size göre insani, vicdani bir sorun değil midir?” sorusunu yöneltti. Üstel bu soru üzerine, “Haklısınız ama TC’nin egemenlik sınırları içerisinde karar veriyor. Neden almadığını açıklama mecburiyeti yok. Hukuk yolu açıktır diyorlar” ifadelerini kullandı.

 

“En üst mertebe” elçilik çıktı…

Daha sonra Üstel’in, TC’nin Lefkoşa Büyükelçiliği’ne yazdığı 10 Kasım 2023 tarihli soru Mecliste okundu:

10 Kasım 2023

“Türkiye Cumhuriyeti’ne seyahat eden KKTC vatandaşlarının giriş yasağı olduğu, kendilerine sınır giriş yaptıkları sırada bildirilmekte ancak gerekçeleriyle ilgili bir bilgi verilmemekte olup, TC Elçiliğinden bilgi talep edebilecekleri taraflarına bildirilmektedir. Ancak sonrasında, reddedilme gerekçeleriyle ilgili başvurulardan sonuç alamadıkları Mecliste gündeme getirilmiş ve Meclis bu konuda hükümeti görevlendirmiş olduğu cihetle, giriş yasağı olan kişilerin listesi ve gerekçelerini tarafımıza bildirilmesini arz ederim.”

 

Hükümet ortaklarından YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı:

“Biz de 1426 kişiyi ülkeye almadık, 800 kişiyi deport ettik”  

Üstel’in ardından kürsüye çıkan hükümet ortaklarından YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, Türkiye’ye girişi yasaklanan Kıbrıslı Türk aydınları, “Interpol tarafından aranan ve Kıbrıs’ın kuzeyinden deport edilen yabancılarla” özdeşleştirdi.

İçişleri Bakanlığı’nın, Kıbrıs’ın kuzeyine son 3 ayda 1426 kişi almadığını, 800 kişiyi de deport ettiğini söyleyen Arıklı, bu kişilerden 111’inin TC kökenli olduğunu ifade etti.

“Devlet istediğini alır, istediğini almaz” diyen Arıklı, “Bizim, hangi gerekçeyle almıyorsunuz deme hakkımız yoktur. Gider dava açarsınız. Bizim de muhaceret kanunumuz, polise bile ülkeye almama yetkisi veriyor. Tipini beğenmediği için geri gönderdikleri var. 2 Türkmenistan vatandaşı, pasaportu ve parası olmasına rağmen geri gönderildi. Biz bu tartışmaya girmek istemiyoruz. Açıklama istendi, netice itibariyle cevap verilmiyor” şeklinde konuştu.

Bunun üzerine CTP Milletvekilleri Erhan Arıklı’ya tepki gösterdi; “Yahu eski parlamenterlerden, gazetecilerden bahsediyoruz. Aydınlardan söz ediyoruz. Siz kimlerden bahsediyorsunuz?” ifadelerini kullandı.

 

“Yasaklı” listesindeki isim sayısı 15’e yükselmiş durumda

Süreci yakından takip eden ve “mill güvenlik aleyhine faaliyet” anlamına gelen G-82 tahdit koduyla Türkiye’ye girişi engellenen Araştırmacı – Yazar Dr. Ahmet Cavit An, bugüne kadar Türkiye’ye girişi engellenen Kıbrıslı Türk aydın sayısının, bilinenin aksine 12 değil 15 olduğunu söyledi.

Girişi engellenen ilk ismin 16 Ekim 2020’de, dönemin Afrika gazetesi yazarlarından Özay Hüseyin Kurtdere olduğunu belirten An, yine bugüne kadar sadece eski parlamenter Okan Dağlı’ya verilen kağıtta dava dosyası ve tarihi olduğunu belirtti.

 

15 kişilik liste…

An’ın elindeki listeye göre önce G-82, ardından da N-82 tahdit kodlarıyla Türkiye’ye girişi engellenen Kıbrıslı Türklerin isimleri şöyle:

Özay Hüseyin Kurtdere (G-82 kodu)

Ali Bizden (G-82 kodu)

Ahmet Cavit An (G-82 kodu)

Ali Kişmir (G-82 kodu)

Okan Dağlı (G-82 kodu)

Can Sözer (G-82 kodu)

Abdullah Korkmazhan (G-82)

Aysu Basri Akter (N-82)

Münür Rahvancıoğlu (N-82)

Başaran Düzgün (N-82)

Hasan Küdenler (N-82)

Ulaş Barış (N-82)

Koral Aşam (N-82)

Yusuf Alkım (N-82)

Evrim Hınçal (N-82)

 

Kodlar ne anlama geliyor?

Türkiye, “G-82” kodunu, “milli güvenlik aleyhine faaliyette bulunan veya bulunduğu şüphesi olan yabancılar” için uyguluyor. Hukuki kaynaklar, bu kodun “istihbari bilgilere dayanılarak konulabildiğini ve sadece dava yoluyla kaldırılabileceğini” söylüyor.

“N-82” kodu ise Türkiye’ye giriş yapmak için ön izin almak zorunda olan yabancılara uygulanıyor. Hukuki kaynaklar, bu kodun, ‘ülkeye giriş yasağının bir uygulaması’ olduğunu ve dava açıp kod iptal edilmeden, yabancının Türkiye’ye girmesinin mümkün olmadığını söylüyor.

 

Elçilik “böyle bir birimimiz yok” demişti

Hem Türkiye’ye girişteki Türk yetkililer, hem de UBP – YDP – DP Hükümeti, ülkeye girişleri engellenen kişilerle ilgili elçiliğe işaret ediyor. Özellikle Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, YENİDÜZEN’e yaptığı açıklamasında “kuşkusu olan, elçiliğe sorsun” demişti.

Ancak geçtiğimiz aylarda Lefkoşa’daki TC Elçiliği’ne giden YENİDÜZEN muhabiri, Türkiye’ye girişinde engel olup olmadığını sormuş; “böyle bir birimimiz yok” yanıtını almıştı.

Seyahat hakları gasp edilen Kıbrıslı Türkler’in büyük bir kısmı Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçiliği’ne başvurarak izahat istedi ya da Türkiye’de dava dosyaladı. Ancak hiçbir girişim yanıt alamadı.

Özel Haber Haberleri