Alagadi'de geçtiğimiz Perşembe günü boğulma tehlikesi geçiren 2 kişiden biri olan 33 yaşındaki Mehmet Karadeniz, tedavi gördüğü Kolan British Hastanesi yoğun bakım servisinde yaşamını yitirdi.
Polis, 11.6.2020 tarihinde, Alagadi-2 bölgesinde yüzmek için denize giren ve boğulma tehlikesi geçirdiği için Kolan British Hastanesi yoğun bakım servisinde müşahede altına bulunan Mehmet Cuma KARADENİZ’in (E-33) yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak bugün yaşamını yitirdiğini açıkladı.
2 genç boğulma tehlikesi atlatmıştı…
Polisin açıklamasına göre, Perşembe günü saat 18.20 sıralarında Alagadi 2 bölgesinde denize giren 33 yaşındaki Mehmet Karadeniz ile 22 yaşındaki Dahi Haphap, dalgalara kapılmıştı.
Çevrede bulunanlar tarafından sudan çıkarılan 2 kişi, Girne Dr Akçiçek Hastanesi’nde yapılan tedavilerinin ardından Lefkoşa Dr Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne sevk edilmişti.
Dr. Hüdaverdi: “Hemşire hanım bana dedi ki... Çok genç, çok genç ne olur, ne olur yaşasın!”
İki boğulma vakasına ilk müdahaleyi yapan ekibin yaşadıklarını ve duygularını paylaşan Girne Akçiçek Hastanesi’nde görevli Dr. Özcan Hüdaverdi, her yaz girişi, can kurtaransız plajlarda gencecik insanların boğularak yaşamını yitirmesine isyan etti.
Dr. Hüdaverdi, o anları şöyle anlattı:
“Saat 18.30 civarında aldığım telefon haberi ile yıkıldığımı hissettim. İki kişinin denizde boğulma haberini duydum.
Neden? Neden? Dedim kendime…
Her yaz girişinde onlarca kişinin suda boğulmasına isyan ettim.
Rüzgarlı havada ve dalgalı denizde can kurtaranın bile olmadığı plajlarda neden gencecik insanlar boğularak can veriyor?
Bunun denetlemesi kim? Neden kontrol ve uyarı yok?”
“Gencecik evladımıza 30 dakika boyunca kalp masajı ve solunum desteği uygulayarak yaşama döndürdük...”
“İlk gelen vakanın kalbi ve solunumun olmadığı haberi geldi ve tüm ekip hastane önünde ambulansla gelecek olan gencecik cana can vermek için hazır olda bekledi.
Solunum ve kalbinin atmadığını tespit ettiğimiz anda canımızdan can vererek dönüşümlü kalp masajı yaparak ölümle yaşam arasında çizgide yürüyen gencecik evladımıza 30 dakika boyunca kalp masajı ve solunum desteği uygulayarak yaşama döndürdük...
“Pamuk ipliğinde yürüyen gencimizi hayata doğru çektiğimiz anda…”
Çok şükür ikinci gelen vakanın genel durumunun bilinci açık ve nefes alıyordu.
Mesleki hayatımda ilk defa duygulanarak size anlatmak istediğim şu;
Hayatla ölüm arasında, pamuk ipliğinde yürüyen gencimizi hayata doğru çektiğimiz anda sirenler eşliğinde son sürat ambulansın içinde bana hemşire hanım dedi ki…
Çok genç, çok genç ne olur, ne olur yaşasın!
Ve tüm sağlıkçılarımızın endişeli ve içimize döktüğü gözyaşları ile yaşaması için mücadele ettik.
Yaz ayının başladığı dönemde, sizlerden tüm sağlıkçılarımız adına ricamız var;
Rüzgarlı, dalgalı, kimsenin olmadığı plajlarda denize girmeyiniz.
Sağlıcakla kalınız.”