Mevsimlik işçi TRAJEDİSİ

Pandemi nedeniyle aylarca ülkelerine dönemeyen, ‘paralarını alamadıklarını’ iddia eden narenciye kesim işçileri bir geceyi Girne Limanı’nda döküm saçım geçirdi, Mağusa Limanı’ndan Türkiye’ye gönderildi.

Devrim DEMİR
Aralık ayında mevsimlik işçi olarak aileleri ile birlikte ülkeye gelen işçilerin dramı yürekleri burktu. Aralarında 9 aylık hamile kadının da bulunduğu en küçüğü 9 aylık olan bebekten oluşan 94 kişi apar topar önceki gece Girne Turizm Limanı’na bırakıldı. Eşyaları ile birlikte gece geç saatlerde limana bırakılan işçileri bir daha arayan soran olmadı. Girne Turizm Limanı bahçesinde sabahlayan 94 kişi dün isyan etti.

Dün saatlerce limanda yetkili bulmak için sağa sola koşuşturan işçiler, öğle saatlerinde Girne Limanı’ndan alınarak Mağusa Limanı’na götürüldüler.

YENİDÜZEN’e konuşan işçiler, geceyi sokakta geçirdiklerini çocuklarının aç olduğunu söyledi. Tek istediklerinin ülkelerine dönmek olduğunu belirten kişiler, “Bizi çöp yığını gibi getirip limana attılar, bir daha da kimse yüzümüze bakmadı” dedi.

Sorumluları geldi gerginlik yaşandı…

Mevsimlik işçilerin sorumlusu kontaktör İlhan Karahan da öğle saatlerinde Girne Turizm Limanı’na geldi. İşçilerle gerginlik yaşayan Karahan, salgın sürecinin ortaya çıkması ile talihsiz bir dönem geçirdiklerini belirtti. İşçilerin kaldıkları yerlerin çok iyi olmadığını doğrulayan Karahan, işçilerin salgın sürecinde yasağa düşmemeleri için her türlü gayreti gösterdiğini ifade etti.

Geceyi sokakta geçirdiler… 

Güzelyurt’a bağlı Bostancı köyünde mevsimlik işçi olarak Aralık ayından bu yana yaşamlarını sürdüren işçiler önceki gece Türkiye’ye gönderilecek vaadiyle kandırıldıklarını iddia ettiler.

Önceki gece apar topar saat 23.00 sıralarında Bostancı’dan bir otobüsle alınan işçiler Girne Turizm Limanı’na götürüldü. Biletleri kesildiği vaadiyle limana giden işçiler acı gerçeği orda öğrendi. Biletleri kesilmeyen işçiler, bir TIR dolusu eşyaları ile birlikte döküm saçım ortada kaldı. Hiçbir yetkiliye ulaşamayan işçiler, çocukları ile birlikte geceyi limanın avlusunda geçirdi.

“Açız, cebimizde para yok”

Türkiye’ye gönderilecekleri bahanesi ile önceki gün evlerinden apar topar çıkan işçiler dün isyan etti. Ceplerinde para olmadığı için aç kaldıklarını ifade eden işçiler, “Çocuklarımız perişan oldu. Akşamdan bu yana ağzımıza bir lokma bir şey girmedi. Geceyi ayazın içinde geçirdik, kaldırımların üstünde sabahladık. Bu yapılanı insan insana yaptı. Bizi kullandılar, getirip buraya attılar. Bu çocukları görüp vicdanları rahatsız olsun. Çocuğuma süt alacak param yok cebimde. Tek istediğimiz Ülkemize geri dönelim bir daha asla buraya gelmeyeceğiz” dedi.

Saatlerce sıcak altında iyi bir haber beklediler…

Mevsimlik işçiler, dün gün boyu iyi bir haber almak için sıcak havada çaresizce bekledi. Girne Turizm Limanı’nda çalışan personel ve polis çocuklara ellerinden geldiğince yardım etmeye çalıştı.

Lefkoşa’da faaliyet gösteren Urfalı Osman Bey Konağı boş durmadı. 94 kişinin tüm yiyecek ve içecek ihtiyaçlarını karşıladı, limana gelerek işçilere yemek dağıttı.

Karınları doyan çocukların mutluluğu görülmeye değerdi.

Öğle saatlerinde iddiaya göre “Elçilikten gelen haberle” yeniden hareketlenen işçiler, saat 17.00’de Mağusa’dan kalkacak olan ‘Bozcaada’ gemisiyle hareket edeceklerini öğrendiler.

İki otobüs ayrıldılar…

Temin edilen iki otobüse aktarılan 94 işçi öğle saatlerinde Girne Turizm Limanı’ndan ayrıldılar. Saat 14.00 sıralarında Mağusa Limanı’na teslim edilen işçiler, saat 17.00 de hareket eden gemiyle adadan ayrıldılar. 


Mağdur işçiler YENİDÜZEN’e konuştu

Umut Keskin: “Bizi rezil ettiler”

“Sorumlumuz İlhan Karahan 27 Mayıs günü beni aradı. Biletleriniz hazır, hazırlanın sizi gönderiyoruz dedi. Bizi kandırdı ve gecenin bir vakti limana çöp gibi atıp gittiler. Çocuklarımızla rezil olduk, bizi perişan ettiler. Polis geldi ancak acınacak durumumuza bir şey diyemedi.”


Çavuş Çetin: “Devletin vicdanı bunu kaldırıyorsa sözümüz yok”

Mevsimlik işçi olarak ailelerimizle 5 aylığına geldik. İki ay çalışabildik, salgın nedeniyle üç ay oturduk. Kimse yüzümüze bakmadık, tek istediğimiz ülkemize geri gönderilmek. Cebimizde ekmek alacak paramız yokken bilet paramız nasıl olsun? İlhan Karahan, Songül Karahan ve Hakan Resuloğlu bizi buraya atıllar. Hakkımızı da yol paramızı da vermediler. 94 kişi burada kaldık eğer devletin vicdanı kabul ediyorsa bizde kabul edelim.”


Mehmet İğde: “Bize yalan söylediler”

“Biletlerimizi kestiler vaadiyle kaldığımız derme çatma evlerden bizi gecenin karanlığında buraya getirdiler. Bize yalan söylediler, Elçilik bize bilet alsın diye aylarca aç parasız süründürdüler.”


Memduh Kesik: “Bizi insan yerine koymadılar”

Kandırdılar bizi sırf bizi bölgeden kaçırmak için eve gelip bir sürü yalanlarda bulundular. Akşam saatlerinde bizi buraya getiridler, hepimiz dışarıda yattık. Biri hayrına bizi buraya getirdi muhatap olduğumuz kişiler telefonlarını bile açmıyor. İki ay çalıştık sabah gittik gece yarısına kadar esir gibi kimse gelip denetlemedi bakmadı. Çok mağdur durumdayız kimsenin umurunda olmadı.


Aydın Kesik: “Bizi sefil gördüler”

“Ekmek parası için bu ülkeye çalışmaya geldik. Bizi dışladılar, terimizin karşılığını istedik, kimseye bir zararımız olmadı. Biletlerimiz kesildi diye bizi kandırdılar, hangi sorumluyu aradıysak aşağıladılar. Biz başka bir dünyanın insanı değildik, sefil gördüler, horladılar. Elektriğimiz suyumuz kesik aylarca süründük. 15-20 gün oldu banyo yapamayan arkadaşlarımız var. Bizi kimse insandan saymadı.”


Fatma Kesik: “Doğum yapmak için saat bekliyorum”

“Aralık ayında çalışmaya geldik. Son üç aydır sefalet içinde geçti hayatımız. Karnım burnumda doğum yapmak için gün saat bekliyorum, akşam geceyi betonda geçirdim. Karnıma bir lokma bir şey girmedi. Kimse bizi insan yerine koymadı, alnımızın teri ile para kazanmak için geldik. Kandırdılar, gece yarısı getirip buraya attılar.”

 

 

Özel Haber Haberleri