“Bunu yazmayınız” demişti, Başbakan...
- “Hasan Sertoğlu’nu severim...”
- “Futbolun birleşmesi çabalarına kalpten destek verdim...”
- “Benim tanıdığım Hasan Sertoğlu, belediye başkan adaylığından vazgeçer…”
İçimden şunu demek geçmişti:
- “Canınız çeker...”
Haklı çıktı!..
***
“Utanç” varsa ortada...
‘Ulusal’ yönetime aittir.
“Övünç” varsa, Sertoğlu’na...
Nasıl bir “kin”le karşı durdular, futbolun birleşme çabalarına...
***
Sertoğlu ‘dik’ durdu.
Takdir gördü.
Umarım süreci ‘alnı ak’ tamamlar.
Ve tarihe geçer...
***
YENİDÜZEN Geleneksel Spor Ödülleri’nin töreni vardı dün…
Yine ‘yüzleştik’ yeteneklerle...
Tümü başarılı...
Pırıl pırıl insanlar...
Ve ‘kapan’a kısılı, tümü!..
Hem ‘biz’ hapsettik onları...
Hem ‘dünya’...
Ey, her ‘açılım’a diş bileyenler!
Gözünü ‘bencillik’ bürüyenler!..
‘Kin’le beslenenler...
Nasıl bakarsınız bu gençlerin gözüne!
***
Ödüllerimizi verirken biz, Hasan Sertoğlu ve ekibi aramızda olamadı.
Çünkü yine görüşmeleri vardı.
Yine ‘dünyayı’ kovalıyorlardı, bu ‘kaypak’ düzenin inadına…
Onlara saygımızı, hayranlığımızı dile getirdik, tebrik ettik, alkışladık.
***
‘Tarih yazacak’ deriz ya!..
O da yalan!..
Çünkü ‘tarih’i de ‘benzetiyor’ kendine göre bezirganlar...
‘Kahraman’ı bol, ‘aymaz’ı az!..
‘Uyku ilacı’ niyetine yol alıyor, nice ‘kalem oynatıcılar’...
Tarih nasıl yazar, bilemem de...
‘Vicdanlar’ anımsar umarım.
***
Barış karşıtlığı ve çatışma kültürü ile kendini var edenler, unutulacak...
Böyle teselli oluyorum.
‘Unutulmak’ şans olacak, onlar adına.
“Lanetlenmek” yerine!..
Yüz kere...
Bin kere...
Milyon kere...